ABD Başkanı Donald Trump’ın Hindistan’dan yapılan ithalata %50’ye varan ek gümrük vergileri getirmesi, ülkenin ihracatını bu mali yıl içinde %40’tan fazla azaltabilir. Bu, yaklaşık 37 milyar dolarlık bir kayıp anlamına geliyor. Hindistan, Ukrayna savaşı sonrası Rusya’dan petrol ithalatını artırarak en az 17 milyar dolar tasarruf etmişti.
Tarifelerin yansımaları uzun süre hissedilecek ve bu durum Başbakan Narendra Modi için siyasi açıdan da yıpratıcı olabilir. Tekstil, mücevher ve değerli taşlar gibi emek yoğun sektörlerde binlerce iş tehlikede.
Rusya ve ABD arasında denge arayışı
Analistler, Hindistan’ın önümüzdeki haftalarda vereceği yanıtın, Rusya ile on yıllardır süregelen ortaklığını şekillendireceğini ve ABD ile giderek karmaşıklaşan ilişkilerini yeniden şekillendireceğini söylüyor. Washington, bu ilişkileri Çin’in Hint-Pasifik’te artan etkisini dengelemek için önemli görüyor.
Delhi Stratejik ve Savunma Araştırmaları Konseyi kurucusu Happymon Jacob, “Hindistan’ın birkaç yıl boyunca savunma ekipmanları için Rusya’ya ihtiyacı var, uygun fiyatlı petrol bulduğunda buna ihtiyacı var, kıtasal alanda jeopolitik desteğe ve hassas konularda siyasi desteğe ihtiyacı var. Bu da Rusya’yı Hindistan için paha biçilmez kılıyor” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Trump döneminde Delhi ile Washington arasındaki zorluklara rağmen ABD, Hindistan’ın en önemli stratejik ortağı olmaya devam ediyor. Hindistan’ın henüz birini diğerine tercih etme lüksü yok”
Hindistan hükümetinden iki kaynak, Yeni Delhi’nin Washington ile ilişkileri onarmak istediğini, ABD’den enerji alımını artırmaya açık olduğunu ancak Rus petrolünü tamamen kesmeye yanaşmadığını söyledi. Dışişleri bakanı, Salı günü yaptığı açıklamada ABD ile ticaret, enerji güvenliği (nükleer işbirliği dahil) ve kritik minerallerin araştırılması üzerine görüşmelerin sürdüğünü aktardı.
Petrolün varili 200 dolar olabilir mi?
Rus ham petrolü, savaş öncesinde sıfıra yakın olan seviyelerden bugün Hindistan’ın toplam alımlarının neredeyse yüzde 40’ını oluşturuyor. Analistler, bu ithalatı derhal durdurmanın hem ekonomik açıdan imkânsız olduğunu hem de uluslararası kamuoyunda baskıya boyun eğme anlamına geleceğini söylüyor. Hindistan’ın alımlarına, Modi’nin memleketi Gujarat’ta dünyanın en büyük rafineri kompleksini işleten milyarder Mukesh Ambani’nin Reliance Industries liderlik ediyor.
Reuters’ın incelediği Hindistan hükümeti iç raporlarına göre, dünyanın üçüncü büyük petrol tüketicisi ve ithalatçısı olan Hindistan Rusya’dan alımı durdurursa, küresel petrol fiyatları üç kattan fazla artarak varil başına yaklaşık 200 dolara çıkabilir. Ayrıca Hindistan bunu yaptığında, Rus petrolünün küresel ölçütlere göre sunduğu yüzde 7’ye varan indirimden de mahrum kalacak.
Hindistan bu gelişmelerin ardından ABD’yi çifte standart uygulamakla suçladı: Rusya’dan petrol ithalatı nedeniyle kendisinin hedef alındığını, ancak ABD’nin hâlâ Rusya’dan uranyum hekzaflorür, paladyum ve gübre almaya devam ettiğini belirtti. Yeni Delhi, Rusya’dan petrol alımlarını artıran Çin gibi ülkelerin cezalandırılmadığını da vurguladı.
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Hindistan’ı Rus petrol alımlarını keskin şekilde artırarak “kazanç sağlamakla” suçladı ve bunu “kabul edilemez” olarak nitelendirdi. CNBC’ye verdiği röportajda Bessent, savaşın başlamasından sonra Hindistan’ın Rus petrolü alımlarını hızla artırdığını, Çin’in ise bu dönemde payını sadece yüzde 13’ten yüzde 16’ya çıkardığını söyledi.
Hindistan Dışişleri Bakanlığı ise Rusya’dan yapılan ham petrol ithalatının “Hintli tüketiciler için öngörülebilir ve uygun maliyetli enerji sağlamayı amaçladığını” açıkladı. Bunun küresel piyasa koşullarının dayattığı bir zorunluluk olduğunu vurguladı.
Yeni Delhi, günde yaklaşık 2 milyon varile ulaşan Rus petrol ithalatının durdurulmasının tüm tedarik zincirini bozacağını ve yurtiçi akaryakıt fiyatlarını fırlatacağını belirtiyor. Hindistan, Joe Biden döneminde ABD yönetiminin Rusya’dan petrol alımlarını desteklediğini, bunun da küresel fiyatların istikrarlı kalmasını sağladığını hatırlattı. Rusya ise Hindistan’ın alımlarını sürdüreceğini beklediğini açıkladı.
Modi, tarifeler hakkında doğrudan konuşmadı ancak çiftçilere destek sözü verdi. Bu açıklamalar, Trump’ın Hindistan’ın tarım sektörünü dışa açma taleplerine üstü kapalı bir yanıt olarak yorumlandı. Çiftçiler ülkede önemli bir seçmen kitlesi ve Modi, bu yıl Bihar eyaletindeki zorlu seçimlere hazırlanıyor. Ayrıca Ekim’e kadar mal ve hizmet vergisinde büyük indirim sözü vererek iç talebi canlandırmayı hedefliyor.
Çok taraflı diplomasi
Çok kutupluluk hedefiyle diplomasi trafiğini artıran Hindistan, son günlerde üst düzey yetkililerini Rusya’ya gönderdi. Modi ise yedi yıldan uzun bir sürenin ardından bu ay ilk kez Çin’i ziyaret edecek. Hindistan-Çin ilişkileri, 2020’deki ölümcül sınır çatışmasının ardından ancak yaklaşık bir yıl önce yumuşamaya başlamıştı.
Modi’nin, Pazar günü başlayacak Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmesi bekleniyor. Ancak kaynaklar, Hindistan’ın Çin ile ilişkilerinde hâlâ çok temkinli olduğunu ve Rusya’nın umut ettiği gibi üçlü bir zirveyi şu an düşünmediğini söylüyor.
Küresel yansımalar
Uzmanlara göre diğer ülkeler, ABD tarifelerine Hindistan’ın vereceği tepkiye göre pozisyon alabilir. Jacob, “Diğer ülkeler için asıl çıkarım şu: Eğer yükselen büyük bir ekonomik ve askeri güç olan Hindistan bile ABD’den yoğun baskı görüyorsa, onların bu baskıya direnecek kapasiteleri çok daha az olabilir” dedi.
Jacob sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle de Trump’ın öngörülemez ve agresif jeopolitik hamleleri göz önüne alındığında, mevcut dinamikler Çin’in potansiyel bir denge unsuru olabileceği şeklinde yorumlanabilir”.
Uluslararası ilişkiler uzmanları, Trump’ın son adımlarının ABD-Hindistan ilişkilerini 1998’de ABD’nin Hindistan’a nükleer silah denemeleri nedeniyle yaptırım uygulamasından bu yana en kötü dönemine soktuğunu söylüyor. Ticaretin yanı sıra, bu kriz Hindistanlı teknoloji uzmanları için çalışma vizeleri ve hizmetlerin dış kaynak kullanımı gibi alanları da etkileyebilir.
Türkiye avantaj sağlayabilir
Ve Hindistan bazı tarifeleri geri aldırmayı başarabilse bile, ticarette birçok sonuç kalıcı olabilir. GTRI’nin kurucusu ve eski Hindistan ticaret yetkilisi Ajay Srivastava, “Çin, Vietnam, Meksika, Türkiye ve hatta Pakistan, Nepal, Guatemala ve Kenya gibi rakipler avantaj sağlayabilir. Bu da Hindistan’ın kilit pazarlardan tarifeler kaldırıldıktan sonra bile dışlanmasına yol açabilir” dedi.