A+ A-
Yorum
10

Kıtalar kuruyor, yeraltı suyu azalıyor, deniz yükseliyor

Yayın Tarihi: 31.08.2025 - 13:17 | Güncelleme Tarihi: 31.08.2025 - 08:17
Science Advances Dergisi'nde yayımlanan bir araştırma dünyanın su kaynaklarıyla ilgili sarsıcı bir tabloyu ortaya koyuyor. Esra Toptaş yazdı…
Kaynak:HABERTÜRK

Yeni bir araştırma, 2002’den bu yana kıtasal kurumanın yayıldığını, tatlı su kaynaklarının azaldığını ve deniz seviyesinin yükselmesinde karasal katkıların arttığını ortaya koydu. Araştırmanın sonuçları çarpıcı. Ve bu sonuçları Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız yorumladı:

* Science Advances dergisi, Karasal Su Depolamasındaki (TKD) küresel değişiklikler üzerine yapılan araştırmanın sonuçlarını yayınladı. Derginin iklim bilimine ayrılmış bölümünde yayınlanan makale, TKD’nin 2002’den bu yana nasıl ve neden değiştiği sorularının yanıtını arıyor. Karasal Su Depolamasındaki değişiklikler, küresel ve bölgesel tatlı su mevcudiyetinin kritik bir göstergesidir. Yapılan çalışmada NASA tarafından toplanan veriler yardımıyla bu kritik gösterge hakkında bazı sonuçlar elde edilmiştir.

* Giriş bölümünde yazarlar, iklim değişikliğinin dünya sisteminde, dünyanın su döngüsündeki değişiklikler de dahil olmak üzere, önemli değişikliklere yol açtığını belirtiyorlar. Küresel sıcaklıklar rekor seviyelere ulaşmaya devam ederken ve 2024 yılı son 175 yılın en sıcak yılı oluyor , gezegen giderek artan aşırı sel ve kuraklık yaşıyor.

* Ayrıca yazarlar, yaygın buzul ve buz tabakasının erimesi ve deniz seviyesinin yükselmesi, orman yangını riskinin artması ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi iklim değişikliğinin diğer etkileriyle ilgili çok sayıda çalışmaya atıfta bulunuyorlar. Bu değişiklikler, hem dünyada hem de yüzeyin altında depolanan toplam tatlı su miktarı olarak tanımlanabilen TWS’yi de etkiliyor: kısaca TWS, dünyada depolanan tüm buz, kar, yüzey suyu, gölgelik suyu, toprak nemi ve yeraltı suyunun toplamıdır.

* Araştırmacılar, dünyanın kurak alanlarının daha da kuruduğunu, nehirlerde ve göllerde yüzey suyu depolanmasının azaldığını ve toplumun giderek yeraltı suyuna yöneldiğini, bunun da uzun vadede yeraltısuyunda büyük azalmaya yol açtığını tespit etti.

* Karasal su depolanmasındaki (TWS) değişiklikler, tatlı su bulunabilirliğinin kritik bir göstergesidir. Araştırmada NASA GRACE/GRACE-FO verileri kullanılarak kıtaların 2002’den beri benzeri görülmemiş bir karasal su depolaması kaybı yaşadığı ortaya koyuluyor. Kuraklık yaşayan alanlar her yıl Kaliforniya’nın iki katı büyüklüğünde artarak Kuzey Yarımküre’de “mega kuraklık” bölgeleri oluşturuyor. Dünyanın kurak/ıslak alanlarının çoğu daha kurak/ıslak olmaya devam ederken, kurak alanlar artık yağışlı alanlardan daha hızlı kuraklaşıyor.

* Araştırma sonucu: Kuruyan alanlar hızla artıyor: Araştırma, tüm kıtaların son yirmi yılda benzeri görülmemiş oranlarda kuruma yaşadığını ve kuruyan kıtasal alanların her yıl Kaliforniya Eyaleti’nin yaklaşık iki katı büyüklüğünde arttığını ortaya koydu.

* Araştırmaya göre Dünyada karasal su depolamasında gözlemlenen değişimler, Kanada,Rusya , Orta Amerika/Avrupa kuraklıkları ve yeraltı suyu tükenmesinden kaynaklanmaktadır. Buzullaşmamış kıtasal bölgelerdeki TWS kaybının %68’nin yeraltı suyu tükenmesinden kaynaklandığı ileri sürülüyor. Dünyanın kurak bölgeleri kurudukça ve nehir ve göllerdeki yüzey suyu depoları azaldıkça, yeraltı suyuna daha fazla bağımlı hale gelindiği belirtiliyor.

* Son araştırmalara göre , dünya buzullarının %83’ünün önümüzdeki 80 yıl içinde eriyeceği; kuraklığın şiddetinin son 5 yılda arttığı; nehirlerde, göllerde ve rezervuarlarda yüzey suyu depolanmasının azaldığı; ve dünyanın başlıca akiferlerinin yarısının hızla tükenmekte olduğu tahmin ediliyor.

* Makaledeki tartışmada yazarlar, kıtasal kuraklığın genişlemesi, aşırı kuraklıktaki artış ve tatlı su bulunabilirliğinin azalması ve deniz seviyesinin yükselmesi üzerindeki etkilerinin, dünya genelinde toplum ve tüm karar vericiler için en önemli endişe kaynağı olması gerektiğini savunuyorlar. “Burada bildirilen eğilimlerin sağlamlığı ve 2014’te başlayan büyük El Niño’nun ardından TWS ve kıtasal kuraklığın davranışında yaşanan kritik değişim, bu eğilimleri tersine çevirmenin pek olası olmadığı anlamına gelebilir. Bu eğilimler bir araya geldiklerinde, iklim değişikliğinin etkisi konusunda bugüne kadarki en kötü mesajı veriyorlar. Kıtalar kuruyor, tatlı su bulunabilirliği azalıyor ve deniz seviyesinin yükselmesi hızlanıyor.”

Etiketler