Trafik sigortasında yeni dönem başladı. Herkes dikkatli olsun
Yayın Tarihi: 01.05.2024 - 13:56 | Güncelleme Tarihi: 01.05.2024 - 13:55
Zorunlu trafik sigortası primlerinin belirlenmesinde dikkate alınacak husus, her ay asgari ücret, yedek parça, bakım-onarım ve motorlu araçlardaki fiyat değişimleri önemsenerek hesaplanacak.
Böylelikle ödenecek prim tutarında, araçların modeli, yaşı ve ikamet edilen bölgenin yanı sıra endeksi oluşturan fiyatların değişimleri de etkili faktörleri arasında yer aldı.
Hasar maliyet endeksinin hesaplanmasında aylık olarak, asgari ücret artış oranının yüzde 45'i, Türkiye İstatistik Kurumunun açıkladığı harcama endeksinde olan, yedek parça ve aksesuarlar fiyat artış oranının yüzde 30'u, aynı endeksteki motorlu araçlar fiyat artış oranının yüzde 15'i ve kişisel ulaştırma araçlarının bakım ve onarım fiyat artış oranının yüzde 10'u ele alınarak belirlenecek.
SEDDK tarafından yayımlanan genelge kapsamında, hasar maliyet endeksine göre hesaplanan mayıs ayı prim artışı azami yüzde 3 olarak hesaplandı. Böylelikle sigorta şirketleri, zorunlu trafik sigortası poliçe fiyatlarında mayısta azami yüzde 3 artış uygulanabilecek.
ÖNEMLİ FAKTÖR ASGARİ ÜCRET
Konuya yönelik soruları cevaplayan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı Özgür Yılmaz, hasar maliyet endeksinde en önemli kalemin asgari ücret artışı olduğu söyleyerek şu sözleri paylaştı:
"Hasarlar mevcut asgari ücret düzeyine göre belirleniyor. Bir işçinin maaşının artıyor olması, tüm maliyetlere yansıdığı için hasar onarım fiyatı da otomatikman artmış oluyor. Hükümetten yapılan açıklamaya göre, asgari ücrete ara zam olmayacak. Bu zammın olmaması hasar maliyet endeksini artırmayacağı için zorunlu trafik sigortasında primlerin çok fazla yükseleceğini düşünmüyorum."
Trafik sigortalarında hesaplanan prim oranının sektördeki şirketlere negatif etkilerinden söz eden Yılmaz, kaskoda olduğu gibi serbest tarifeye geçilmesi gerektiğini vurguladı.
Yılmaz, mevcut uygulamadan dolayı kaza yapmayan, hasarsız sürücülerin de yüksek prim ücretleriyle karşı karşıya kaldığına dikkat çekerek, serbest tarifeye geçilmesiyle sigortalının daha uygun primlerle poliçeye ulaşabilir konumda olabileceğini söyledi.
Sektörün serbest tarife öncesi yarı serbest tarifeye geçilmesi önerisini yorumlayan Yılmaz, şu ifadeleri kullandı.
"Üst sınırın devlet tarafından belirleneceği bir tarifenin uygulanması daha mümkün. Bu tarife ile sigorta şirketlerinin hasardan elde edilen zararı kurtarabilmek adına primlendirmesini kendi yapabileceği bir aralık hakkı tanınabilir. Sektör temsilcilerinin otoriteye bu taleple gittiklerini biliyoruz. Bu çalışmaları da düşünürsek ben hasar maliyet endeksi uygulamasını serbest tarifeye hazırlık olarak görüyorum.
Muhabir/Editör:Erol Taşkın