SON DAKİKA



Haber > Gündem > Bahçeli kapıları kapattı da!..

Bahçeli kapıları kapattı da!..

20 Ağustos 2015 Perşembe - 10:54








7 Haziran'dan önce; "Milletin vereceği karar doğrudur" diyenler, sonrasında milletin verdiği kararın yanlış olduğunu (!) ispatlamak için ellerinden ne geliyor ise artlarına koymadılar. Koymamayı da sürdürüyorlar. Kimler? Onlar, bunlar, şunlar! Aklı olan anlıyor, işine gelmeyenler ise aklı olan insanlardan alıp başka yaratıklara transfer bile ediyorlar. Ama öyle şeyler, (hem de tüm gerçekler ortada iken) milletin gözünün içine baka baka söyleniyor ki, akıl alacak gibi değil. Mesela, "Devlet Bahçeli'nin tüm ihtimallere kapıları kapattığı" söyleniyor da, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 17 Ağustos Pazartesi günü yapılan görüşmeden bir gün önce, "Devlet Bahçeli'yi muhatap kabul etmiyorum" demesinin, "kızım sana diyorum, gelinim sen işit" hesabıyla Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, "Bu ortaklık da CHP ile olan gibi kabulüm değildir" mesajı olduğu anlaşılmıyor ya da anlaşılmak istenmiyor! Hiç eveleme gevelemeye gerek yok. Siyaseti Ankara'da üst perdeden yapanların; milletin verdiği, vereceği kararla uzaktan yakından ilgisi yok. Onlar, kendi düşündükleri uygun ise milletin kararının doğru olduğuna inanıyorlar o kadar. Bu neye benziyor bilir misiniz? Rus Çariçesi İkinci Katherina, hükümeti ile arasındaki ilişkileri şöyle özetlerdi: -Bakanlarımın görüşlerine, benim gibi düşünürlerse katılırım... * Kıssadan hisse, Katherina'nın yerine liderleri; bakanların yerine de milleti koyarak; doğru mu, yanlış mı? Varın düşünün!

PKK'YI, TERÖRİSTLERİ YENİ ÖĞRENENLERE!

Bazıları resmen sokak jargonu tabiriyle; "jetonları geç düşen" takımından! İyi şeyler olunca, "Ben yaptım, biz eyledik", kötü işler zuhur edince, günah çıkartırcasına; "Anlayamadık, bilemedik, göremedik, kandırıldık, saptırıldık, şimdi öğrendik..." Anlayacağınız ortalıkta bir ‘...dık... tık... dık... tık’ savunmasıdır gidiyor. Tabii buna akıl ve mantık çerçevesinde ‘savunma’ denebilir ise.. Hadi buna da bir kıssa uyduralım! Çokça da yazıp, anlatmıştık. Fatih, İstanbul'u fethettiğinde bizim Yeniçeri Temel, surlara tırmanmış ve şehrin içine atlamış. Önüne çıkan ilk Yahudi'yi boynundan yakalayıp çekmiş palasını; "Selâvat getir, keseceğum seni" diye bağırmış. Yahudi selâvatı ne bilsin. Ama Temel'in kendini kesmek istediğini anlamış. Ve; "More.. Beni niye kesecesen.. Fatih, 'gayri müslimlere dokunulmayacak' diye emir vermedi mi?" Temel; "Olsun, ben yine de seni keseceğum" diye ısrar edip durmuş. Yahudi bakmış ki olacak gibi değil; "More, bari niye kesecesen beni, onu söyle" deyince, Temel; "Siz Hz. İsa'yı çarmıha gererek öldürdünüz" cevabını vermiş. Yahudi 'de, "Ama o, bin 400 sene önceydi" dediğinde, Temel; "Olsun... Ben yeni öğrendum" diyerek gerekçesini söylemiş. * Bugün olup bitenleri açılım süreci hesabına 5 yıldır bilmeyen, görmeyen, öğrenmeyen, anlamayanlara ithaf olunur!

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap