A+ A-
Yorum
10

Bakan Fidan: YPG konusunda beklenen yapılmazsa gereği yapılacak

Yayın Tarihi: 08.01.2025 - 09:29
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG varlığı için, "Terör örgütü YPG konusunda beklenen yapılmazsa gereği yapılacak. Gereği askeri operasyondur" dedi
Kaynak:HABER MERKEZİ

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'de terör örgütü PKK/YPG'nin tasfiyesiyle ilgili beklenen adımlar atılmazsa askeri seçeneğin gündeme geleceğini söyledi. CNN Türk canlı yayınında soruları yanıtlayan Fidan, "Bizim onlara verdiğimiz ültimatom ortada. Amerikalılar üzerinden de verdik, basın üzerinden de verdik. Kime? YPG'ye. Uluslararası terörist savaşçı niteliği taşıyan, Türkiye'den, İran'dan, Irak'tan gelmişlerin terk etmeleri gerekiyor. PKK'lı kadroların ülkeyi terk etmeleri gerekiyor. Şu anda buna yönelik bir hazırlık da görmüyoruz, niyet de görmüyoruz açıkçası" ifadelerini kullandı.

"Şartlarımız belli"

"Eğer askeri harekat olmasını istemiyorsanız bunun şartları bellidir" diyen Fidan şöyle devam etti: "Bu şartları çok basit bir şekilde, sadık bir şekilde, hiçbir şeyden, hiç kimseden saklamadan ortaya koyuyoruz. Nedir şartlarımız? Uluslararası başka ülkelerden gelen terörist savaşçıların ülkeyi terk etmesi. PKK'lı yönetim kadrosunun ülkeyi terk etmesi. Terör örgütünün üst düzey yöneticilerinin Suriye'yi terk etmesi gerekiyor. Onlar kendilerini biliyorlar, isimleri bizde var. Daha sonraki kadroların silahlarını bırakarak yeni sisteme dahil olmaları gerekiyor. Bu kansız, problemsiz bir geçiş. Buna mukabil, oradaki PKK'lı olmayan, aziz Suriyeli Kürtleri canlarına, mallarına herhangi bir zarar gelmeden normal hayata katılmaları ve yaşamaları gerekiyor. Yani Suriyeli yeni yönetim de bunun garantisini bize veriyor. Çünkü şartlarımız arasında bu da var. Suriyeli, Kürt vatandaşların da canları, malları güvence altında olacak, yeni yönetime katılacaklar. Eşit yurttaş olarak orada var olacaklar. Tabii, onun da garantisini istiyoruz. Çünkü Esad döneminde Kürtlerin bir kısmına vatandaşlık verilmemişti. Kimlik verilmemişti. Ben MİT müsteşarı iken, bu devrimden önce, iç savaştan önce yaptığım görüşmelerin bir kısmı Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bunu halletmek üzerineydi."

YPG konusunda Türkiye'nin beklentileri karşılanmazsa gereğinin yapılacağını, bunun askeri harekat olduğunu belirten Fidan şunları söyledi: "Sen terör faaliyeti içerisindesin. Bunu kendin de kabul ediyorsun. Toplamışsın dünyanın her tarafından adamları. Başkasının toprağını işgal etmişsin. Petrolün üstüne çökmüşsün. Başkasına hapishane hizmetleri sunarak para alıyorsun. Böyle bir düzen kurmuşsun, uluslararası düzen. Hangi ülkeden, hangi servisten, hangi ülkenin askeri yetkilisinden ne duydun, ne aldın, kime ne söz verdiğinin haddi hesabı yok ortalıkta. Yani bu maskaralığa artık bir son verilmesi gerekiyor bölgede."

"ABD'nin mazeretlerinin yüzde 85'i gitti"

"Benim için tehditsin, Suriye için tehditsin, Irak için tehditsin, bölge için tehditsin, en önemlisi Kürtler için tehditsin" diyen Fidan şöyle konuştu: "Artık bu tehdidin, bu yanlışlığın, bu çılgınlığın ortadan kalkması gerekiyor. Kaç yıldır mağarada yaşayan insanların yönettiği, bu insanları mağaraya çekip, örgüt kurup yönetmeye başladıkları zaman internet yoktu. Birçok şey yoktu. Amerika orada çeşitli bahaneler için vardı. Şu anda özellikle oradaki varlığını Biden yönetimi döneminde devam ettirirken geliştirdikleri mazeretlerin yüzde 85'i gitmiş durumda. İran varlığını, Rus varlığını bahane ediyorlardı. Şimdi DEAŞ ile ilgili bir konu var. DEAŞ ile mücadele meselesini gündeme getiriyorlar. Orada şunun altını çizmek lazım. Yabancı medyaya da söylüyorum. Şimdi DEAŞ ile mücadele diye sundukları konu PKK'nın onlara verdiği hapishane hizmetleri."

"Suriye'ye Guantanamo muamelesi yapıyor"

11 Eylül saldırılarından sonra ABD'nin Guantanamo'da kurduğu cezaevi sisteminin benzerini Suriye'de hayata geçirdiğini ve PKK'nın da bunun gardiyanlığını yaptığını anlatan Fidan şunları söyledi: "11 Eylül olaylarından sonra Amerika biliyorsunuz teröre karşı savaş diye bir küresel koalisyon oluşturdu. Ve dünyanın her yerinden topladığı savaşçıları kendisine ait, fakat Küba'da bulunan Guantanamo'da bir cezaevi kurdu, oraya koydu .Herhangi bir yargılama hukukuna, hiçbir hukuka tabi değiller. Zaten öyle olsun diye bir yer bulundu. Ama bu Amerika'daki siyasetçileri çok zor durumda bıraktı. DEAŞ'la mücadele sonrasında da yakalanan yabancı savaşçılara, Avrupa'dan başta olmak üzere gelenleri koyacak bir yer aradılar. Avrupalılar kendi vatandaşlarının kendileri istemiyor. Yani DEAŞ'lı, Belçikalı adam var. Tabii. DEAŞ'lı, Fransız adam var. İstemiyor. İngilizler istemiyor. Onu almak, yargılamak istemiyor. Orada ölsün ya da başka bir şey olsun diyor. Yani bir tür Suriye'ye Guantanamo muamelesi yapıyor. Ve onun da gardiyanlığını PKK yapıyor."

Cumhurbaşkanı Recep Tayipp Erdoğan'ın talimatı üzerine Milli Savunma Bakanlığı ile birlikte bu konu üzerinde çalıştıklarını belirten Dışişleri Bakanı, Cumhurbaşkanımız şunun da talimatını verdi, DEAŞ için 'Başka kimse kontrol altında tutamayacaksa ben kendi askerimle bunu kontrol altında tutarım'. Türkiye olarak biz buna da hazırız. Şu anda tüm aktörlerin davranışlarını analiz ediyoruz" dedi.

ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın ilk döneminde Suriye'deki askerlerin çekilmesi yönünde talimat verdiğini ama sistemin dinlemediğini ifade eden Hakan Fidan şu görüşleri paylaştı: "Bu da Amerikan sisteminin bir garipliği. Şimdi yeni dönemde tekrar bakacağız ne yönde karar verilir. Trump ne der? Sistem dinler mi? Onları görmem lazım diyorsun. Şöyle, bu Amerikan davranışı açısından önemli. Cumhurbaşkanımız konularını, sınırlarını çok net çizdi. Bizim tavrımız belli. Biz kan dökülmeden bu sorun hallolsun istiyoruz. Şam'ın şimdi yeni bir sahibi var. Yeni yönetim var. Yani Suriye halkı artık yönetimi kendi eline alıyor. Bunlar, bu adamların çünkü kendi sınırları içerisinde kalıyor. Eskiden Esad'ın böyle bir şeyi yoktu. Bunlar eğer buna karşı dururlarsa, o zaman atılacak adımlar belli. O zaman bunların niyetinin ne olduğu da belli. Bunların niyetinin aslında herhangi bir ülkeyle barış içerisinde olmak değil, bulundukları yerde terör ve kaos çıkartmak gibi bir niyetleri var anlamına gelir. Ama buna da kimse müsaade etmez."

Etiketler