Aslında; “Bu ülkede neler oluyor?” diye başlık atacaktım! Ama; o kadar çok atmışım ki! Onun için, akıl almaz olaylar zirve yaparak yaşandığı için “Böyle şeylerin ülkesi olduk” diye başladım.

*

Hangi şeylerin? İşte bir kaçı:

*

6 ayda biteceği vaadi ile hiç gereği yok iken başlatıp, 5 yıldır Kapatamadığımız Suriye defteri... Yetmemiş gibi ona eklenen Rusya seferi...

*

5 yıl, karga misali besleyip büyüttüklerimizin artan ihanetleri ve savaş güçleri ile dışımızdaki, Halep’dekilere benzeyen Güneydoğu’da olup bitenler.

*

Adeta “Ahalinin gözü başka yerde iken, şu altın madeni işini halledelim” düşüncesiyle saldırılan Artvin Cerrattepe’de “Biri ağır, 26 yaralı” diye kayıtlara geçirilen devletle vatandaşın vücut vücuda gelişi...

*

Çocukluğumuzdaki “Binbir gece masalları”nı hatırlatan, asayiş olaylarının yarattığı ölümün bin bir çeşidi...

*

Ve de futbol ile yapılan dünyada eşi benzeri görülmemiş işlerin finali... Galatasaray-Trabzonspor maçında hakem Deniz Ateş’in, belli merkezlerin talimatı ile adaletsizlik adına düdük çalması...

*

Böyle şeylerin ülkesi nasıl mı düzelecek? Ne zaman; bu toprakların halkı tekrar millet olmayı becerip de Trabzonsporlu Salih gibi sahaya inip, kırmızı kartı eline alıp, yanlış yapanlara çekerse!

RİYAKÂRLIĞIN DA BU KADARI!

Yandaş ya da yoldaş değiller artık, resmen ‘geçmişte ne yaptıklarını bile bile unutan(!)’ tetikçi konumundalar! Bazı değil birçok gazete televizyon, radyo, internet sitesi. Geçen akşam birisinde bir programa takıldım. Haklı olarak bugünkü PKK, PYD, YPG’nin yaptıklarından, Onlara destek olan anlı şanlı ülkelerden söz ediyor ve de ekliyor: “Bir de bunlara çanak tutan, adeta onlara destek olan Türkiye’deki bazı çevreler, basın organları, gazeteciler.”

*

“Allah Allah” dedim. Çünkü, aynı kişinin, aynı programda bundan bir yıl öncesine kadar PKK, PYD ve PYD’yi yere göğe sığdıramayan sözler sarf ettiğini, utanmazsa “Melek” ilan edeceğini gözünün içine baka baka dinlemiştim!

*

Bu kadar riyakârlık, bu kadar utanmazlık, bu denli aymazlık olur mu? Ya da, halkı bu kadar salak yerine koyan bir zihniyet! Veya, koyuldukları yerden sesini çıkarmayan bir güruh!

MHP, GENEL MERKEZİ KAPATSIN!

2019 genel seçimlerinde MHP’yi bir kez daha barajın altında bırakarak, partiyi siyasi hayattan komple silme amacı adım adım hedefine koşuyor! Son olarak 4 il ve bilmem kaç ilçeyi görevden alan Genel Merkez işgalcilerine bir tavsiyemiz var. Balığın baştan koktuğunu herkes biliyor. Siz de biliyorsunuz! Onun için, MHP ağacının dallarını budamak ile uğraşmayın! MHP’yi böyle yok edemezsiniz. Çünkü MHP kökü sağlam bir çınardır. MHP camiasına gerçekten iyilik yapma gibi bir düşünceniz var ise, çöreklendiğiniz genel merkezi kapatın, olsun bitsin. Bu dava sizden ve içinde cirit attığınız şatafatlı binadan kurtulduğunda, küçük bir otağda küllerinden yeniden doğar. Hem de 2019’da iktidar hesabıyla..