Kefen edebiyatı ben diyeyim "yine hortladı", siz söyleyin "yine sahne aldı!.." Eee, nede olsa yine gündemde seçim var ya!.. * Ne zaman ahret hesabına mezarın ucu değil de, dünya için altlarındaki makamın ayaklarının sallandığı görülse, birileri kürsüden nutuk atarak "kefeni sırtlarına geçiriyorlar!.."

Yahu; tüm Adem oğullarının kefeni dünyaya gözlerini açtığı andan itibaren zaten hazırdır ve sırtındadır. Hatta bana göre, iç çamaşırlarına beyaz rengin hakim olmasının da nedeni budur!.. Kaldı ki kefenin; ne zaman ve nerede giyileceğini bir tek Allah bilir. Öyle ise, "kefen" denilen 2 metrelik bez, sadece kendilerine mahsusmuş gibi lâf edenlere ne demeli? "Bırakın şu kefen edebiyatını artık" dersek, yanlış mı olur? Olmaz. Ve de bir gerçek: "Gelişmemiş toplumların en gelişmiş edebiyatının ana konusudur kefen!.."

*

Hadi oldu olacak, bu dünya da öteki için "kefen edebiyatı" yapanlara "kıssadan hisse" almasını biliyorlar ise iki mısra da Necip Fazıl'dan hatırlatalım: "Ruhuma bir kefen bezi yeter de; Yetmez aç nefsime sırma ve ipek."

SÖYLENENLER, GÜNÜ GELDİĞİNDE ÖNLERİNDE OLACAK...

Hep "Çok konuşan çok hata yapar" hesabıyla hatırlatmış durmuş, hatta "Çok lâf yalansız, çok mal haramsız olmaz"ı da pekiştirme sıfatı gibi ardına eklemişimdir. Hele hele, çok konuşan kişilere, topluma hitap edenlerden olmaları halinde, "Kırk düşünün bir konuşun" uyarısı da yapmış ve de "boğazın dokuz boğum olmasının sebebi de budur" diye de sayfalarca yazmışım. Ama, bakıyorum da, özellikle "aday adayı" sıfatı ile milletvekilliğine talip olanlar, kendilerine avantaj sağlamak için olsa gerek, öyle konuşuyor, öyle vaatlerde bulunuyor, öyle ifadeler sıralıyorlar ki, inanın "yerden yere vursak" hak ediş noktasında bunlara az gelir.

Bazen dayanamıyor, birkaçını sütunlarımıza konuk ediyoruz. Hatta hiç yapmadığımız şekilde, isimlerini kullanmadan, "bazıları" diyerek. Bilesiniz ki nedeni, aday adaylık sürecinde nasiplerine iyi veya kötü sebep olmamak içindir. Ama, aday adaylığı süreci geri de kaldığında, aday olamayanlar dahil olmak üzere, ağızlarından çıkanları, eteklerine döktüklerinin hepsini ismi ile cismi ile önlerine koyacağız. Hele hele, özellikle iktidar partisinden makam ve mevki kapmak için "aday adaylığı kartvizine" soyunanları, çok ama çok yakından takip ederek, bu yoldan varsa elde ettikleri kamuoyuna teşhir edeceğiz.

AHMET YOLOĞLU DAİRE BAŞKANI, SIRA...

Trabzon Büyükşehir Belediyesi'nde yeni oluşturulan Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi'nin başkanlığına meslektaşımız Ahmet Yoloğlu'nun atanması doğru işlerden biridir. Meslektaşımıza başarılar diliyorum. Ardından da, dünya çapında spor tesislerine sahip olan ve sporcu kimliği ile bilinen Trabzon için, Spor Dairesi Başkanlığı'nında acilen tesis edilmesi konusunda Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Gümrükçüoğlu ve meclisin acele etmesi gerektiğini de eklemek istiyorum.