SON DAKİKA



Haber > Gündem > "Ermeni Soykırım" yalanı için önce kendinize bakın

"Ermeni Soykırım" yalanı için önce kendinize bakın

18 Nisan 2015 Cumartesi - 10:28








Avrasya Üniversitesi’nin gazetelerdeki, “kendi kendimize” şekliyle olan kınama ilanına görünce dayanamadım. Ülkemde olup bitenlere baktım. Aklıma neler gelmedi neler!.. * Avrupa Parlamentosu; “1915 Ermeni Soykırımı” diyor ise, biliniz ki bu tarihi ters yüz edenler, küstahça gücü sadece Vatikan ile Ermeni diyasporasından almıyor. “Müslüman” diye geçinip de, Allah’ın “Alak” suresinde, “İkra” yani “Oku” diyerek gönderdiği Kur’an’ı Kerim’i bile anlamayan, okumayanlar için, yüzde 97’si senede bir kitap kapağı bile açmayan yığın olanlara, Ermeni yanlılarının bu gücü nereden aldıklarını hatırlatalım.

*

Devlet-i Aliye’nin tepesindekiler olmayan Türkiye-Ermenistan dostluğu (!) için Erivan’da protestolar altında milli maç izler ise... “Soykırım vardır” diyen, anlı şanlı yazarlardan danışman, kimisinden de milletvekili adayı yapılır ise... “Ermeni iddiaları doğru mu, değil mi diye araştırılsın” diye, sanki varmışcasına lâflar edilir ise... Adamların mal varlıklarını sanki gasp etmişiz gibi, geri vermek için yasalar çıkarılır ise... Hrant Drink’in kabul edilemez katledilişini bahane ederek, “Hepimiz Ermeniyiz” sloganı ile Türklüğe karşı bir cephe oluşturulmasına ses çıkarılmaz ise... Diyaspora 100. Yıl hesabıyla onca hazırlığı yaparken, sen sadece iç politika ile meşgul olur isen... Anlayacağınız, onca “ ...isen,....isen,...isen” denilmesine sebep olur isen olacağı budur.

Adeta, “Kendi söyler, kendi dinler”, ya da “Kendi çalar, kendi oynar” misali, sadece “lâf, lâf, lâf” ederisen, bugün olup bitenden, adına bakanlık bile kurduğun Avrupa Birliği’nin kararından şikayet edemezsin? Kaldı ki, hadi diyelim ki, şikayet ettin. Yahu bunu hiç değilse, Ermeni mezalimi dün yaşayanların torunu, bugün kendi de yaşamış olan konunun bir numaralı uzmanı, muhterem insan, ilim ve ahlak adamı Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar’ın yaptığı gibi yap, becer. Git, Ermeni Soykırımı tasarısını kabul edenlerden biri olan İsveç Parlamentosu’nda böyle bir kararı alanların gözünün içine baka baka, “Soykırım Yalandır” de. Ama, dersiniz, demezsiniz. Size kalmış. Ancak, bilesiniz ki, bugüne kadar olup bitenler için, Hacı Bektaş Veli’nin bundan asırlar önce söylediği, benim de bugüne uyarladığım gerçekle yüzleşme zamanınız geldi de geçiyor. “Her ne arar isen kendinde ara, Brüksel, Vatikan, Erivan’da değildir!..”

YAZARKEN Mİ, YOKSA KONUŞURKEN Mİ?

Bir yaşam biçimi haline getirdiğim, yazma da beni tereddüde düşürmedi değil. Hani “Yazmak yaşamaktır” diyordum ya!.. Hem de özgürce. Ama özgür olma adına gönderilen iki satırla kaç gündür boğuşmuyorum değil. “Yazarken mi özgürüm; yoksa konuşurken mi? Bunun muamması içindeyim.” İşte iki satır bu. Bir yanda, fiziki olarak virgüller, noktalarla müdahale edilen satırlar, bir de gönülden kopanları anlatmaya kifayet etmeyen kelimeler. Ö yanda, kemiği olmayan dil ile akıp giden sözler, konuşmalar. Zor bir ikilem ama; bilinen o ki; “Söz uçak yazı kalır.” Kalanlarla hesaba çekilmek daha kolay olduğu için olsa gerek, kelimelerden kaçışımız.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap