En sona yazacağımız gerçeği, en başa alarak soralım: -”Bu ülkede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a rağmen (daha doğrusu Reis-i Cumhur istememesine rağmen) görevinin başında durabilecek üst düzey yönetici var mıdır? Ya da olabilir mi?” İstisnalar kaideyi bozmaz!..

*

Peki Merkez Bankası Başkanı “istisna” olabilir mi? Zor. Öyleyse tekrar soralım: -”Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Cumhurbaşkanına rağmen (öyle veya böyle) o makamda durabilir mi?” Hem de, Erdem Başcı’yı da, ondan önceki Durmuş Yılmaz’ı da o göreve dönemin Başbakanı sıfatıyla atayanın Sayın Erdoğan olduğu da ortada iken. O zaman Merkez Bankası üzerinden “indir-bindir” hesabıyla böyle faiz kavgası (varmış gibi!) niye? Ya da neden yapılıyor? Hem de ekonominin dümenindeki Başbakan Yardımcısı Babacan ve Maliye Bakanı Şimşek’in MB’nin politikalarını doğru bulmalarına rağmen. İşte bu tablo ister istemez, “Ortada bir danışıklı dövüş mü var?” sorusunu ister istemez akla getirmiyor değil. Var mı, yok mu? Size kalmış!..

BUYRUN DİVAN’A!..

“Eyy, Trabzonspor’da Divan’ı koltuk ya da çekyat sananlar” diyerek, “Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davul zurna az” hesabıyla doğru bildiklerimiz adına gönlümüzün değil, aklımızın çemberinden geçenleri yazıp, söyleyip duruyoruz. Artık, fazla uzatmaya, evelemeye gevelemeye hiç gerek yok. Tercihinizi; “Divan-ı Hümayun” gibi görenler yerine, şimdiye kadar ki gibi; “Divanı kanepe, çek yat yeri” olarak kullananlardan yana yapmayın. Yoksa, bu devran “Aynı tam, aynı hamam” hesabıyla sürer gider.

FARK ETMİYORSANIZ, AYETE BAKIN...

Yüzde 99’u nüfus kağıdına göre Müslüman (!!!!!) olan Türkiye’de son olup bitenlere, yaşananlara “Cenab-ı Allah, Kur’an-ı Kerim’de böyle haller için acaba ne buyuruyor?” diye Diyanet’in mealinden baktığınızda tarif şöyledir: * -”Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir.” A’râf Suresi 179’uncu Ayet