Türk güvenlik birimleri TC tarihinde görülmemiş bir koordinasyon planlaması ile son bir aydır Güneydoğu'da fevkalade başarılı "Terör operasyonları" yapmaktadır. Bu operasyonlar sadece yurt içerisinde değil, sınır boyu ve sınır ötesi harekâtları da kapsamaktadır. Edindiğimiz bilgilere göre, teröristlerin görev yapan özel birliklerden kaçma imkânları dahi kalmamıştır. Şehir içerisinde veya kırsalda tespit edilen terörist birliklerinin tüm kaçış yolları Türk güvenlik birimlerince tutulup, vatan hainleri çembere alınarak tek tek imha edilmiştir. Bir güvenlik birimi elemanının söylediği gibi "Ellerindeki tek imkân, sadece yollara yerleştirdikleri patlayıcılar kalmıştır".

Zaten dikkat ettiğinizde Türk güvenlik elemanlarının zayiatı da ya bu patlayıcılar ya da üzerlerine bağladıkları intihar malzemelerinin patlatılması sonucudur. Cesurca ve delikanlıca çarpışacak ne cesaretleri ne de imkânları kalmıştır. Ha, gelelim bu temizlik harekâtlarından HDP'li temsilcilerin endişelerine. Bu temizlik harekâtlarından sonra kurulacak devlet otoritesi, o bölgede halkın huzurunu sağladığı anda BDP'nin işi bitmiş demektir. Halk etrafta kim otoriter ise, haliyle onun tarafında gözükür, bu normal bir toplum psikolojisidir.

Zira silahsız ve savunmasız insanın yapabileceği başka şey de yoktur. Fakat, bu bölgelerde mevcut hainlerin temizlenmesi şimdilik yeterli değildir. Bundan sonra alınacak tedbirler, kurulacak yeni adil ve yeterli devlet otoritesinin sürekliliğinin halkın yaşantısında görecekleri huzurun, devlet şefkati ile terör örgütünün zulmü arasındaki farkı kıyas ederek anlamaları ve karar vermeleri sağlanmalıdır. Bu mukayese, körü körüne sempatizanlar dışındaki normal halktan HDP'ye oy verenler nezdinde fevkalade puan kaybettirip, halkın Devlet'e bağlanmasını sağlayacaktır. Zaman içerisinde elbette ticaretin, sosyal yaşantının ve hizmetlerin götürülmesi ile telafi edilecek ve halk kazanılacaktır. Bunlar hep belli bir zamanla ve devlet otoritesinin sürekliliği sayesinde oluşabilecektir.

Bu dediklerimiz sağlandığı taktirde görülecektir ki; bunu takiben yapılacak ilk genel seçimde HDP bu bölgede en az %50 oy kaybedecektir. İşte HDP’nin bu operasyonlara esas karşı çıkış sebebi bu mantıktan ileri gelmektedir. Bu da ‘PKK hareketinin bitmesi’ anlamını taşır. Dedik ya; bugün orada mevcut teröristlerin temizlenmiş olması, bu işin bittiği anlamı asla taşımamalı ve bununla iktifa edilmemelidir. Gelelim HDP Milletvekili Bayan Figen Yüksekdağ'ın "Silvan'da çocukları katlettiniz" ifadesine. Vallahi insanın gülesi geliyor.

Gerçekten bunlarda ne utanma ne de sıkılma kalmamış. Madem onlar çocuktu, ellerine neden silah verip te, Şırnak, Silvan, Cizre vesaireyi işgal ettirmeye kalkıştın. Bunların ellerine silah verip, dağlara sürdüğün zaman onların çocuk olduğunu bilmiyordun da, şalvarları delinince mi çocuk oldular Figen hanım? Ellerindeki bombalarla, daha dün evlenmiş, çocuklarının kokularına doyamamış Devlet güvenlik elemanlarını, yol kenarına yerleştirdikleri patlayıcılarla şehit edenler senin çocuk dediklerin değil mi? Buralar TC topraklarıdır ya adam gibi oturup yaşarsınız veya bedelini ödersiniz, tercih sizin Figen hanım. Artık işiniz bitmiştir, tüm endişeleriniz bu yüzdendir.