Birkaç gün önce Suudi Arabistan tarafından açıklanan, Müslümanların çoğunlukta olduğu ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu 34 ülke arasında kurulan, 'Teröre karşı İslam ittifakı' ne anlama geliyor? ‘’İslam birliği’’ ya da ‘’İslam ittifakı’’ gibi bazı çevrelerde sempatik çağrışımlar yaratan oluşum, aslında neye hizmet edecek?

ABD ve Batı çıkarlarına uygun bir Ortadoğu kurma amacı ile oluşturulan Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) en önemli ayaklarından biri, İslam dünyası içinde Batı sömürgeciliğine karşı çıkacak bağımsızlıkçı antiemperyalist ülkeleri ve güçleri bertaraf etmekti. Libya ve Suriye operasyonu bu nedenle yapıldı. Bu amacı gerçekleştirmenin en önemli ayaklarından biri ise, başta İran olmak üzere Müslüman coğrafyada Şii etkisine karşı bir Sünni ittifak oluşturmaktı.

Ne yazık ki Türkiye de, Sünni ittifak oluşturma amacı güden mezhepçi Ortadoğu politikasına büyük destek verdi. Bugün Irak parçalanışsa, Suriye kan gölüne dönmüşse, İslam coğrafyasında oluk oluk Müslüman kanı akıyorsa, bu politikanın büyük günahı var.

TERÖR ÖRGÜTLERİNİ KİM YARATTI?

Mezhepçi politikanın en dramatik sonucu, İslam Devleti örgütü (IŞİD) ve El Nusra başta olmak üzere dinci terör örgütlerinin palazlanması, devlet kuracak düzeye gelmeleri oldu. Daha düne kadar bu oluşum ve örgütleri açık ya da gizli destekleyen ABD, Batı, Türkiye, Suudi Arabistan ve diğer bazı İslam ülkeleri, şimdi yarattıkları canavara karşı bir mücadele görüntüsünde. Bu zalim örgütlere bugün bile belirli oranda destek sürüyor. Sözgelimi Suudi Arabistan kaynaklı Vahabi-Selefi hareketi şiddet yanlısı Sünni örgütlerin ideolojik altyapısını-dayanağını oluşturuyor. Erdoğan yönetiminin en yakın dostu Katar’ın, başta El Nusra olmak üzere Suriye’deki birçok terör örgütünün arkasında olduğu gizli değil.

BİRLİK Mİ, AYRIŞMA MI?

Dolayısıyla Suudi Arabistan öncülüğünde oluşturulan 'Teröre karşı İslam ittifakı'nın, varlık nedeni çok tartışmalı. Üstelik bu oluşum, mezhep esasına dayalı. Çünkü Şiilerin çoğunlukta olduğu İran’ı dışlamış durumda. Ayrıca nüfusu en kalabalık Endonezya da bu yapının içinde yok.

Aslında bu yapının ilk harcı, Suudi Arabistan’ın Yemen’deki Husi-Şii hareketine karşı başlattığı askeri müdahale sırasında atılmıştı. Ve ne yazık ki Erdoğan da, gerekirse bu koalisyona askeri destek vereceklerini söylemişti.

BOP’UN JANDARMASI

ABD ve Batı, kendi çıkarlarını savunacak bir jandarma gücü kurmanın, Müslümanları birbirine kırdırtacak, böylece BOP’a hayatiyet kazandıracak bir oluşumun peşinde.

Oysa Ortadoğu’da, halkları ezen, özgürlükleri kısıtlayan, adaletsizliği yaratan, terör ya da şiddeti besleyen en önemli kaynaklardan biri, küresel sömürgecilik desteğindeki Suudi Arabistan, Katar ve benzeri devletlerin yönetimleri, onların baskı ve ayrımcı politikaları.

Kurulan askeri güç, BOP’un jandarması olacaktır. Yazık ki Sünni İslam dünyası, küresel zorbaların-sömürgecilerin çıkarlarını korumak için devletiyle, terör örgütüyle seferberdir...