DKİB Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan’ın “Trabzon İçin 12 Çağrı” başlıklı açıklamasındaki 4’üncü madde, neden uygulanmaz anlamak mümkün değil. Hem de, Afrika’nın bilmem hangi ülkesine yarı dolulukla sefer yapan THY tarafından. İşte yüklendiği sorumluluğun sahibi Ahmet Hamdi’nin, TTSO ve TTB’de başta olmak üzere bölgedeki tüm sivil toplum kuruluşları ve işadamları tarafından da desteklenen 4’üncü maddedeki isteği: * “İhracatçılarımızın ve iş adamlarımızın mağduriyetinin giderilmesi amacıyla, THY tarafından İstanbul-Trabzon-Sochi hattında karşılıklı seferler düzenlenmesi.”

*

Ahmet Hamdi’nin talep ettiği Türkiye ile Rusya arasında seferler var aslında. Ama İstanbul-Sochi arasında. Burada uygulanması istenen İstanbul-Sochi seferini yapan uçak, rotasından çıkmadan Trabzon’a inip, yolcularını aldıktan sonra yarım saatlik bir aradan sonra yoluna devam edecek. Böylelikle başta Trabzon’dan olmak üzere bölgeden Sochi’ye gidecek işadamları ve ihracatçıların 25 dakikalık bir uçuş için İstanbul’a, oradan da Sochi uçağına binmek için en az bir günlerinin zayi edilmesinin önüne geçilmiş olunacak.

*

Neden yapılmaz? Neden uygulanmaz? Hem de Genel Müdürü Rizeli Doç. Dr. Temel Kotil’in olduğu THY’de. Sanırım, bölgedeki illerden seçilen siyasi erk sahiplerinin bir umursamazlığı söz konusudur. Hele hele şu sıralar işleri de çok ya!.. İşin özeti şudur: Herkes istiyor ama THY yapmıyor.

DOLARLA KİM KAZANIR?

Sokakta rastgele 100 kişiye sorduk: -Doların yükselmesini en çok kim ister? 100 kişiden 99’unun cevabı: -Doları stok edenler. Anladınız mı? Yüksek tepelerde neden “MB, faiz, enflasyon, döviz”den söz edilip durulduğunu? Bir uyarı daha. Bu ekonomi de muhtemel bir olumsuz gelişme için, suçu başkalarına yıkma adına bir ön hazırlık olabilir mi? Hep birlikte göreceğiz.

ANALAR AĞLAMASIN DA BIRAKMIŞ MIYDI?

Papağan misali tekrarladığım gibi: Hiç evelemeye gevelemeye gerek yok. PKK silah bırakmaz, bırakamaz. Ya bırakır gibi gözüküyor... Ya da birileri, yalan öğüten değirmenlerine su taşıtmak için; PKK’yı silah bırakmış gibi gösterir!.. Geçmişte birkaç kez olduğu gibi. Son olarak da “Analar Ağlamasın” senaryosunda olduğu gibi. Silahı bırakmış mıydı?