SON DAKİKA



Haber > Gündem > Marka Şehir Trabzon Çalıştayı..

Marka Şehir Trabzon Çalıştayı..

26 Mayıs 2015 Salı - 10:31








‘En kötü gerçeğin, en güzel yalandan iyi olduğunu’ hiç ama hiç unutmayacağız. Unutursak; kendimizi güzel yalanlarla avutur, oyalar dururuz. Güzel bir çalışmadan söz etmeden önce bunları neden yazdım? Nedeni; niceliği ile niteliği ters orantılı olan Trabzon’un geçmişte sahip olduğu markaların, birer birer kaybolmaya yüz tutmasıdır. En belirgini de, “Şampiyon Trabzonspor” markasının bile son onay tarihinin bundan tam 30 yıl öncesine olmasıdır. Marka şehirler; marka kişileri, marka ekonomik ürünleri, marka ekipleri ile var olabileceğine göre, Trabzon’un markalara sahip olma konusunda son yıllarda ciddi bir kayıp içinde olduğunu öncelikle bilmemiz, anlamamız gerekir. Bilir, anlarsak yeniden marka olabilme yolunda en önemli adımı atabilmişiz demektir.

*

Söz konusu kötü gerçeğin Trabzon’un üzerine tam olarak kabul gibi çökmediğini düşünen ‘Bizim Neslin Uşakları’nın, niteliğin üzerine çöken külleri kaldırmayı hedefleyerek, başkanları Sefa Bayar Yavuz’un önderliğinde başlattıkları ‘Marka Şehir Trabzon Strateji Çalıştay’ı hafta sonu Trabzon Novotel’de başarıyla start aldı. Üstüne basa basa, 40 yıllık mesleki hayatımdaki Trabzon’un geçmişinden bugününe geçen süreyi hatırlayarak söylüyorum. Trabzonlu İş Adamları ve Bürokratlar Derneği’nin, Başkan Atalay Şahinoğlu’nun yönetiminde organize ettikleri organizasyon, işlevi ve içeriği açısından çok başarılı olmuştur. Şimdi Çalıştay’da müşterek fikir birliğine varılan sorunlar ile çözüm yollarının hayata geçirilmesi için el birliğinin hayata geçirilmesine odaklanılacaktır.

*

Yaşımız uygun, titrimiz de bulunmasına rağmen resmi kayıtlara geçerek davet alamadım. Ama, almam gerekmiyordu. Ben oradaydım. Çünkü, Atatürk’ün “Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır”ının ne demek olduğunu biliyordum. Onun için Trabzon söz konusu olunca, her şeyin ‘teferruat’ hanesine yazılarak hareket edilmesi inancı ile zaman zaman fikir ve zikir jimnastiğine iştirak ettim. Eleştirilecek yönler, yönlerimiz yok mu? Olmaz mı? Ama, “Gözümün gördüğünün yarısına inanır, kulağımın duyduğunun hiç birine inanmayarak işimi yaparım” dediğim için, gördüklerimi aklımın cenderesinde yoğurduktan sonra bu hakkı kullanma doğrudur.


*

Bu neye benziyor bilir misiniz? Namaz kılmadan dua etmeye. Yani, amel yapmadan (namaz kılmadan), emek sarf etmeden, elini taşın altına koymadan eleştirmeye (dua etmeye) benziyor. Bunun doğru olabileceğini; değil söylemek, yazmak, sanmak bile kendi kendini kandırmaktır.

*

Sağdan soldan, medyadan siyasetten, aşağıdan yukarıdan az da olsa çatlak sesler geldiği için, has ve yararlı bir işe, hem de işini gücünü bırakıp, taa İstanbul’dan gelerek soyunan dostlarımız gönülsüz olmasınlar, ‘yel kayadan bir şey almaz, alamaz’ diye bunları karaladım. Ama gelin görün ki; hani derler ya, “Bir kötünün bütün mahalleye zararı vardır” diye, işte bize bile o kadar güzel işler arasında, devede kulak bile olmayan, zurnanın son deliği sayılabilecek işlerden söz ettirdile.

Ama şimdilik. Şu siyasetin bulanık suyu bir arınsın, toz dumanı bir dağılsın, daha detaylı bakacağız. Konuşarak değil yaparak, bina inşa ederek değil, üretip ihraç ederek, gerçek kalkınmanın olabileceğinin konuşulduğu Çalıştay’ı aktarmaya devam edeceğiz. Ama, aktarırken de saygıdeğer Atalay Şahinoğlu’nun, “Söylediklerinin, vaat ettiklerinin takipçisi olacağız” demesini de 7 Haziran’dan sonra unutacağımızı sanıyorlar ise aldandıklarını da göstereceğiz.


Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap