A+ A-
Yorum
10

Müjde Ar aklı!.. "Çürük Çarık"

Yayın Tarihi: 05.11.2015 - 15:35 | Güncelleme Tarihi: 06.11.2015 - 09:34

Akıl Allah’ın insanlara verdiği en önemli nimetlerden biridir. Parayı satın alabilecek en önemli vasıf aynı zamanda... Paranın yokluğu değil ‘aklın’ yokluğu sizi yanlışa götürür. Böyle bir hatırlatmayı yapmamın nedeni, dünün sinema oyuncusu, bugünün akil(!) kadını ve kendi cenahının saltanat temsilcisi Müjde Ar’ın Twitter hesabından verdiği “Ucuz olsun diye pazara akşam gidip çürük sebzeleri alanlar, saltanat hayatı yaşayanlara oy vermiş...” mesajıyla aradığı oy vermenin akıl(sızlık) arayışı...

Siyaseti, kendini ve ülke geleceğini para üzerinden şekillendirmeye çalışanların prim yaptığı bu günlerde, Müjde Ar’ın bu türden bir mesaj vermiş olmasına çok da şaşırmamak lazım. Müjde Ar mesajında, ‘ezilen ve yoksul insanların kendilerini sömürenlere destek verdiği’ imasında bulunurken, kendisin de aynı insanlar tarafından zengin edilmiş, kendi saltanatına da onlar sayesinde ulaşmış olduğunu unutmuş olmalı... Diyeceğim o ki; olayları cinsiyet, kimlik, sınıf üzerinden yorumlamak hiç de sağlıklı değil, objektif bir bakış açısını yansıtmaz... Bu tür açıklamalar bir gerçeği yansıtmaktan ziyade, siyaseten ortaya getirilmiş, ayrıştıran ve aşağılayan bir dilden öteye gitmeyecektir.

***

Gelelim şu ‘çürük çarık’ diye ifade edilen Pazar hikâyesine... Hafta da bir kurulan, insanların neredeyse bütün ihtiyaçlarına cevap veren semt pazarlarına gidip de alışveriş yapmayanımız var mı? Marketler bu geleneğimizi baltalasa da, büyük çoğunluğumuz, hâlâ ihtiyaçlarımızı pazarlardan gidermekteyiz. Bilen bilir... Ankara pazarlarının önemli bir özelliğidir. Türkiye’nin dört bir yanından gelmiş her türlü ürünlere rastlamanız mümkündür.

ÇÜRÜKLERİ AYIKLAMAK MARİFETTİR, MARİFET!..

Size düşen, ‘pazardan nasıl alışveriş yapılır’ yolunu yöntemini bilmektir. Sabah ve akşam olmak üzere, pazara iki farklı saatte gidilir. Erken saatlerde yapılan pazar ziyareti daha çok bakınmak ve keşif içindir. Fiyatları öğrenme amacı taşır. Akşama yakın, pazarın son saatlerinde yapılan pazar ziyareti ise ürünleri daha ucuza almak içindir. Özellikle meyve ve sebzelerin en ucuz saatleri akşam vakitleridir. Kısmen ezilmiş, bir tarafa atılmış ürünlerin sağlamlarını büyük bir itina ile seçersiniz ve bolca alırsınız. Daha ucuz diye aldığımız kırılmış yumurtaları eve taşırken gösterdiğiniz itinayı, o sabrın neticesinde sofranıza düşen bereketi düşünürseniz; bu sadece ‘yoksulluk’ anlamına gelmez; daha ‘akıllıca’ alışveriş demektir... Diğer taraftan... ‘Pazar’ deyip geçmeyin.

Pazar alışverişi, öyle marketin dilsiz raflarından bir şeyler alıp eve taşımaya benzemez. Oradaki muhabbetin insan psikolojisine verdiği güzelliği de yabana atmayın. Hele hele pazardan alınan taptaze ve organik meyve-sebzeleri, market raflarından alınan bekletilmiş, şoklanmış, ne idüğü belli olmayan meyve-sebzelerle kıyaslarsak; yapılan işin ne kadar “akıllıca” olduğunu daha iyi anlarsınız. Ayrıca da... Çok çabuk yoruluyoruz, çok çabuk sinirleniyoruz.

Hastalıklarla mücadele için çok zaman harcıyoruz. Bütün bu olumsuzlukların sağlıksız beslenmenin neticesi olduğunu, pazardan alışveriş alışkanlıkları olanların ise daha sağlıklı beslendiklerini, dolayısıyla daha kaliteli bir yaşam sürdüklerini bile söyleyebiliriz. İşaret ettiği saltanatla kendi saltanatları arasında maddi hiçbir fark olmayan Müjde Ar gibilerine, “Allah kimseyi, yaşamını sadece ‘para’ üzerinden değerlendiren ve şekillendiren insan konumuna düşürmesin” demek yeterli olur sanırım. Bütün Pazar esnafına selamlarımı yolluyorum. Siz okurlarıma, gönül ve iman zenginliği diliyorum.

Muhabir/Editör:Nurcan YAZICI