SON DAKİKA



Haber > Gündem > Trabzon’un gururları...

Trabzon’un gururları...

10 Aralık 2015 Perşembe - 11:06








Geçen hafta önemli bir sinema olayı yaşandı. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin 52.’si gerçekleşti. Yönetmenliğini Mustafa Kara’nın yaptığı “Kalandar Soğuğu” adlı Trabzon filmi, 3 dalda birincilik ödülü aldı.

Filmin ilk ödülü değil bu. Dünyanın önemli sinema olaylarından biri olarak kabul edilen Tokyo Film Festivali’nde ‘en iyi yönetmen ödülü’nün yanı sıra, ‘seyirci ödülü’nü de almıştı. Nuray Yeşilaraz, uzun yıllardır Trabzon’da sahnede izlediğimiz bir arkadaşımız. Asıl mesleği hemşire. İşten arta kalan zamanlarda amatörce tiyatro ile uğraşıyor. Özellikle Trabzon Şehir Tiyatrosu’ndaki performansı ile dikkat çekmişti. Altın Portakal ödülünde, ‘en iyi kadın oyuncu’ olmaya hak kazandı.

Haydar Şişman, Trabzonlu bir resim öğretmeni, ressam. Trabzon Umut Tiyatrosu’nda amatörce tiyatro ile uğraşıyor. Antalya Film Festivali Uluslararası kategoride ‘en iyi erkek oyuncu ödülü’nü kazandı.

“Kalandar Soğuğu” aynı zamanda “Rüzgar’ın Hatıraları’’ adlı filmle birlikte ‘en iyi müzik ödülü’nü almayı da başardı. Başta Mustafa Kara, Nuray Yeşilaraz ve Haydar Şişman olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür borçluyuz. Trabzonspor Kongresi’ne verdiğimiz önem ve duyarlılığın hiç olmazsa bir kısmını da bu olaya verseydik kötü mü olurdu? Bütün yozlaşmaya, baskılara karşın güzel şeyler de yapılabiliyor. Bu çalışmalara, çabalara, özverilere destek olmak hepimizin görevi. Arkadaşlarımızla gurur duyduk. Onlar da, başarılı ve üreten diğer insanlarımız da; çocuklarımıza, genç kuşaklara örnek olacaktır. Tabi bizler genç kuşaklara bu başarılı insanlarımızı örnek gösterebilirsek...

GEREKİRSE TEZEK YAKMAK


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya’nın Türkiye’ye gelen doğalgazı kesmesi halinde ne yapılacağına ilişkin bir soruya, “Biz hayat boyu doğalgazla yaşamadık. Bu millet çileye alışıktır. Allah’ın izniyle bunların üstesinden geliriz” yanıtını verdi.

Erdoğan tabi ki haklı. Ulusal çıkarlarımızı ilgilendiren, Ulusal dayanışma içinde olunması gereken zamanlarda her türlü özveriyi gösterir bu Millet! Ama buna değecek bir şeyler olmalı. Ulusal fedakarlıkla, yanlış politikaların faturasını halka ödettirmeyi birbirine karıştırmamak gerek.

Erdoğan’ın bu sözleri, yıllarca Cumhuriyet’in ilk yılları ve İkinci Dünya Savaşı döneminde Cumhuriyet hükümetlerine yaptığı ağır saldırı ve eleştirileri akla getirdi. Cumhuriyet’in ilk kuşakları yoktan bir ülke var ederken büyük sıkıntılar yaşandı. İkinci Dünya Savaşı yıllarında, savaşa girme olasılığına karşı buğday ve temel gıda maddeleri asker için depolanmak zorunda kalınmış ve karne ile ekmek dağıtılmıştı. Erdoğan, ülkeyi savunmak adına zorunlu olan bu uygulamayı “Milleti aç bıraktılar’’, “Karneye mahkum ettiler’’ gibi haksız bir suçlamayla siyasetin malzemesi yapmıştı.

Gerektiğinde toplum; onuru, özgürlüğü, egemenliği ve Ulusal çıkarları için acı da çeker, tezek de yakar. Tıpkı Erdoğan’ın ‘temcit pilavı’ gibi gündeme taşıdığı o zorlu yıllarda olduğu gibi.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap