CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, çay üreticilerinin yüksek gübre fiyatlarından ötürü mağdur olduğunu belirterek üreticilere destek verilmesini istedi. Deniz, çayda destekleme bedelinin artırılması gerektiğini ifade ederken çay müstahsilini koruyacak olan çay kanunun da ivedilikle çıkarılması gerektiğini dile getirdi. AK Parti Rize milletvekillerine de seslenen Deniz, Varlık Fonu’ndaki ÇAYKUR’un satılmaması konusunda üreticilere garanti vermelerini talep etti. Rize’de deniz dolgusu üzerine inşa edilmesi planlanan Şehir Hastanesi projesi ile ilgili de açıklamalarda bulunan Deniz, önemli tespitlerde bulundu. Deniz, Rize’de 3 milletvekilliği için de iddialı konuşarak 3 vekilliğe talip olduklarını söyledi.

İşte Deniz’in açıklamaları…

ÜRETİCİYE DESTEK VERECEKSİNİZ

Gübre fiyatları dolara bağlı ise doları düşürmeniz lazım. Geçen sene dolar 6-7 liraydı. Dolar fiyatlarını o seviyelere düşürmek için faizleri artırmak zorundasınız. Hani siz faizden kurtarmak istiyordunuz. Şu anki kuru tamamen dolar ve faiz ikilemine soktunuz. Birinden birine vazgeçmeyeceksiniz. Nasıl olacak bu iş? Bunu yapma şansınız yok. Keşke olsa. Biz isteriz vatandaşımızın ucuz gübre almasını. Ama devlet şunu yapmak zorunda: Gübre için vatandaşa artık destek vereceksiniz. Destekleme fiyatlarını 13 kuruştan en az 37 kuruşa hatta 50 kuruşa çıkarmak zorundasınız.

GÜBRELEMEMEK ÇÖZÜM DEĞİL

Bazı insanlar tepki olarak gübre vurmayalım diyorlar. Gübre vurmadığınız zaman üçüncü sürgünden sonra dışardan çay ithal etmek zorunda kalıyorsunuz. Çay ithal etmeye başlarsanız çayın geleceği artık karanlığa düşer. Gübre için vatandaşlara destek verilmesi ve gübre fiyatlarının düşürülmesi gerekir. Yoksa ‘ben birinci sürgünde gübre vurmayayım, ikinci sürgünde gübre vurayım’ düşüncesi bir çözüm değildir. O uzun vadede kendi ekmeğini elinden kaçırman gerekir.

ÜRETİCİNİN HAK KAYBI VAR

Doları geçen seneden bugüne yüzde 80-90’dan fazla artırmış oldunuz. Vatandaşın 1 sene vadeli vermiş olduğu çaylar var. Bu vatandaşın uğramış olduğu haksızlığın kaybı nasıl olacak? Yani vatandaşın ne günahı var? Sen ‘faiz yükseltmeyeceğim, düşük kur uygulayacağım’ diyorsun. Ben de sana güvendim, ürünümü 1 sene vadeli verdim. Bu aradaki fark ne olacak? Siz yapmış olduğunuz kötü uygulamalarla vatandaşların zarar etmesine neden oluyorsunuz. Biz her zaman şunu söylüyoruz; kötü yönetimler vatandaşın kaderi olamaz, olmamalı. Vatandaşlar, kötü yönetimlerden kurtulmak için elinden geleni yapması gerekiyor.

BAYRAMOĞLU DÖNEMİNDE ÇAY KANUNU VARDI AMA…

Çay üreticisini koruyacak çay kanunu ne zaman çıkacak? Çay kanunu derken biz şunu söylüyoruz: Üreticiyi koruyacak bir çay kanunu ne zaman gelecek? Yoksa eskiden Ali Bayramoğlu döneminde ortaya çıkartılan bir çay kanunu vardı, vatandaşın zararına olan bir çay kanunuydu. Buna dikkat etmek gerekir. Bizim çıkarmış olduğumuz bir çay kanunu var. Meclise de bunu verdik. AKP ve MHP’nin oyları ile reddedilen bire süreç var. Bizim çay kanununa baktığımız zaman üreticinin korunması temelli bir çay kanunu var. Üreticinin korunmasına yönelik bir çay kanuna acilen ihtiyaç var.

ÇAYKUR’UN ÖZ SERMAYESİ ARTIRILMALI

Bu arada acele olarak ÇAYKUR’un öz sermayesinin artırılması gerekiyor. Çünkü ÇAYKUR giderek müthiş bir borç batağına sürükleniyor. ÇAYKUR’un giderlerinin çoğu faiz giderleridir. ÇAYKUR’un bataktan kurtarılması gerekir. Onun için ÇAYKUR’un da hızlı bir şekilde öz sermayesinin artırılması gerekiyor. ÇAYKUR bu bölgenin en önemli dayanağıdır. ÇAYKUR elinizden giderse bu bölge biter.

VEKİLLER ÇAYKUR İÇİN GARANTİ VERSİN

Ben açıkçası ÇAYKUR’un şu anki halini merak ediyorum. Katarlılar ve Birleşik Arap Emirlikleri ile bir sürü anlaşmalar yapıldı. Varlık Fonu garanti gösterilerek birtakım kredilerden bahsediliyor. ÇAYKUR’da Varlık Fonu’nda. ÇAYKUR’un durumu ne? Varlık Fonu’nda yer alan tüm kurumlar, özellikle ÇAYKUR, birilerine satılacak mı satılmayacak mı? ÇAYKUR’un satılıp satılmayacağı konusunda Rizeli milletvekillerin garanti vermesi lazım. Biz iktidara geldiğimiz zaman Varlık Fonu’nu zaten ortadan kaldıracağız.


BELEDİYENİN GÖREVİ SAHA AÇMAK

Rize’de saha yok deniliyor. Devletin ve belediyenin görevidir saha açmak. Kentin gelişmesi için alan açacaksınız. İnsanlar görevini yapmıyorlar, sonra da Rize’de alan yok diyorlar. Rize’de saha olmadığını yeni mi biliyoruz? Rize’nin coğrafyası bu dağlar, taşlar, topografya yeni mi oluştu? Hepimizin bildiği bir coğrafya. Türkiye’nin en güzel coğrafyalarından bir tanesi. Ama biz bu güzel coğrafyayı yok etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Kenti yukarıya taşımak o bölgeleri yok etmek anlamına gelmez ki. Alanı açarsınız. Daha düzgün bir coğrafya inşa edersiniz.

BENCE 12 İLÇEDE HASTANE OLMALI

Şehir hastanesi ile ilgili düşüncemizi daha önce söylemiştik. Rize’de 10 tana hastane yapılmasından yanayım. Çünkü pandemi bize şunu gösterdi ki tek hastane sorunu çözmez. İnsanları tek bir yere yığacaksınız. Örneğin vatandaş Kalkandere’den kalkıp şehir hastanesinde tedavi olacak. Adam, evinden çıktığı zaman sağlık hizmetlerine ulaşabilmeli. Kalkandere’de, İkizdere’de, Derepazarı’nda, İyidere’de de olacak. İnsanlar evlerinden çıktıklarında hemen hastaneye gidecekler. Bence Rize’nin 12 ilçesinde hastane olması gerekir.




GELECEK NESİLLERİN PARASINI HARCIYORUZ

‘İnsanlar yatırıma karşı çıkıyor’ demek doğru bir şey değildir. Bu kurnazlıktır. Artık bu kurnazlıklara gerek yok. Rize’de hastane, liman, havaalanı yapılmasına neden karşı çıkalım? Böyle bir şey olabilir mi? Rize’de tren yolu yapılacak. Yapılsın, neden yapılmasın? Biz sürekli tren yolu yapılmasını savunuyoruz. Ama bir şeyi yaparken geleceğe dönük yatırım yaparsınız. Biz sadece bugünkü insanların parasını harcamıyoruz, gelecekteki nesillerin parasını bugünden harcıyoruz. Gelecekte Rize’de yaşayacak insanların geleceklerini karartacak yanlış işler niye yapalım?

ESKİ YAPILANLAR ŞİMDİ TARTIŞILIYOR

Rize’de bugün emniyet müdürlüğü, hastane, AVM, üst geçit yapıldı. Çay bardağının olduğu yer var. Şimdi Millet Bahçesi yapacaksınız, o da ayrı bir sorun. Bunların hiçbirinden memnun değiliz. Bunlardan Rizelilerin haberi yok. Ondan sonra faturayı Rizelilere kesiyoruz. Bunlar doğru şeyler değil. Birlikte program yapmayı bilmemiz lazım. Büyük hastaneler sıkıntılıdır aksine küçük yerel hastaneler yapacaksınız. Bir yerde tıkandığınız zaman diğer taraftaki hastaneyi kullanacaksınız. Çocuk onkolojisi, ortopedi ile ilgili ayrı bölümleriniz olacak. Rize’yi bir çekim haline getirebiliriz.

KÖYLERİN BOŞALTILMASI İÇİN…

Gündoğdu’ya hastane yapılsın itiraz etmiyoruz. Yalnız Gündoğdu’nun sahilini dolduracağınıza Gündoğdu’yu arkaya doğru geliştirin. Köylerdeki insanların arsaları değerlendirsin. İnsanlar köylerde yaşasın. Kentleri biz böyle inşa etmek zorundayız. Artık herkesin kentlerde yaşayacağı bir dünya yok. Hepimiz köyler boşaltılıyor diye şikayet ediyoruz ama köylerin boşaltılması için de elimizden geleni yapıyoruz. Biz yatırımların yapılış biçimine karşıyız, yatırımlara değil.

RANTA DAYALI BİR SİSTEM KURULMUŞ

Ranta dayalı bir sistem kurmuşsunuz. Siz o hastaneyi yapacaksınız, muhtemelen müteahhidi de bellidir. Onları ihaleye bile açmıyorsunuz. Birileri para kazanacak diye yatırım yapılmaz. İhtiyaç varsa yatırım yapılır. Dünya farklı bir yere gidiyor, Geleceğin dünyasını bugünden tasarlayıp iş yapmamız lazım. Belki yol yapmayacaksınız. Belki uzmanlık alanı geniş olan başka bir hastane yapacaksınız. Hastaneye karşı değiliz ama yapılış şekline ve yerine karşıyız.

RİZE’DE 3 MİLLETVEKİLİNE TALİBİZ

Biz, Rize’de yapmış olduğumuz çalışmalar neticesinde Millet İttifakı olarak 3 milletvekiline de talibiz. Millet İttifakı olarak Rize’den milletvekili çıkarmak şu an zorunludur. Rize’deki milletvekillerin şu ana kadar Rize ile ilgili yapmış olduğu çalışmalar bakın. Millet İttifakından milletvekillerimiz çıktığında Rize’nin sorunlarını Meclis’te gündeme getirecekler. Biz iktidardayız diye konuşmayacağız diye bir durum olmayacak. İktidar milletvekilleri konuşmaz diye bir kavram yok. Çıkacaklar kürsüye çayla ilgili ne gibi bir sorun varsa bunu dile getirecekler. Sorunun giderilmesi için mücadele edecekler.

SES ÇIKARMAYAN VEKİLLERİMİZ OLMAYACAK

Bizim arkadaşlarımız vatandaşla birlikte mücadele edecekler. Biz kapalı kapılar arkasında değil kamuoyu önünde bunları dile getireceğiz. Millet İttifakı’nın milletvekilleri Rize’yi temsil için gidecekler. Bu anlamda ses çıkarmayan, konuyu dile getirmeyen, sadece kapalı kapılar ardında konuşan ya da basına geldiği zaman ‘şurada şunu yaptık’ türü açıklamalar yapan vekillerimiz olmayacak. Rizeliler ile konuşulacak. Halkın talepleri, sivil toplum örgütleri ile görüşülecek. Yerelin istekleri doğrultusunda Meclis’te mücadele edilecek. Bunları savunabilecek arkadaşlarımızı Meclis’e göndereceğiz.