A+ A-
Yorum
10

Samsun'da denetimli serbestlik hükümlülerine yönelik ‘Bağımsızlık Köyü' kurulacak

Yayın Tarihi: 22.10.2025 - 16:35
Samsun Denetimli Serbestlik Müdürü Mehmet Ofluoğlu, Türkiye'de benzeri yıllar önce İstanbul'da uygulanan ancak mevcut şartlara uygun olmayan bir projenin geliştirilmiş hali olan "Bağımsızlık Köyü"nün Samsun'da kurulacağını, proje kapsamında günlük 400 hükümlüye bağımlılıkla mücadele alanında hizmet verileceğini söyledi.
Kaynak:İHA

Samsun Denetimli Serbestlik Müdürü Mehmet Ofluoğlu, "Türkiye'nin Yüzyılı Vizyonu ve 20 Yıllık Deneyimle Denetimli Serbestlik" konulu basın toplantısında Bağımsızlık Köyü'nün ayrıntıları hakkında bilgi verirken, şu anda uygulanan denetimli serbestlik uygulamaları hakkında açıklamalarda bulundu.

"Bağımsızlık Köyü Projesi dünyaya örnek olacak"


Yurt dışından gelenlerin de Samsun'daki Bağımsızlık Köyü'nü örnek alacağını dile getiren Ofluoğlu, "Müdürlük olarak Bağımsızlık Köyü Projesi'nin üzerinde çok duruyoruz. Burada özellikle bağımlılık alanında, uyuşturucu kullanan bireyler anlamında bağımlılıkla mücadeleyi adliye koridorlarının dışına çıkartıp, daha müstakil, eğitim kurumu havasında bir alanda sürdürmek istiyoruz. Çeşitli atölyeler kuracağız. Bunu Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ve Yeşilay ile birlikte oluşturacağız. Üniversite bize akademik, teorik destek verecek. Uzmanlarımız da olayın pratiğinde ve mutfağında Bağımsızlık Köyü'nde birlikte çalışacağız. Köyün oluşturulacağı bir yer bakıyoruz. Şehrin dışında bir yer istiyoruz. Köy, şu aşamada yatılı hizmet vermeyecek. Yatılı olması için Sağlık Kurumları İşletmeciliği Yönetmeliği'ne uygun olması lazım, onun bir takım şartları var. Bununla ilgili Sağlık Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı çalışıyor. Burayı yatılı planlamıyoruz. Günübirlik ve iki farklı giriş planlıyoruz. Bir yükümlüler, ceza alanlar, tedbir alanlar bir de gönüllüler yani uyuşturucudan uzak durmak isteyip, bu hizmetten faydalanmak isteyenler diye iki farklı giriş yapacağız, onların birbirleri ile temasını önleyeceğiz. Çocuklar, yetişkinler ve kadınlar ayrı olacak. Titizlikle proje üzerinde çalışıyoruz. Proje yıllar öncesinde İstanbul'da uygulanmıştı. Biz Samsun'da İstanbul'un çok ötesinde bir yer yapmış olacağız. İstanbul'daki yer günün ihtiyaçlarını tam olarak karşılamıyor. Bizim Bağımsızlık Köyü emsal olacak, yurt dışından gelen heyetlerin örnek alacağı ve ülkelerine ithal edecekleri bir çalışma olacak. 8 atölye üzerinden başlayacağız. Aynı anda 400 hükümlüyü buradan faydalandırabileceğiz. Şimdiye kadar birçok projeyi hayata geçirdik, altyapımızı hazırladık ve çok nitelikli işler ortaya çıkardık. Müdürlük içerisinde de birimlerimizi kurduk, uzmanlıklarımızı ayarladık. Valilik, SBB, DOKAP, OKA, OMÜ, Gençlik ve Spor Müdürlüğü, Kültür ve Turizm Müdürlüğü gibi tüm paydaşlarla görüştük. İnşallah projemizi sonuca bağlamak kaldı" dedi.

"Hükümlü ve yükümlü kamu yararına ücretsiz çalışmak zorunda"


Hükümlülerin denetimli serbestlik kapsamında sadece imza atıp evlerine gitmediklerini, kamu yararına ücretsiz olarak çalışmak zorunda olduklarının altını çizen Mehmet Ofluoğlu, "Ortalama 6 bin civarında hükümlüye hizmet üretiyoruz. 92 personelimiz var. Etki alanımız Samsun Ağır Ceza Alanı ile aynı. Merkez ilçelerin yanında Asarcık ve Kavak'ta yargı alanımız içerisinde. Valilikle iş birliği yaptık ve protokol ile yaklaşık 20 okulu, hükümlüler eliyle ücretsiz boyattık. Ayrıca farklı birçok kamu kurumunun tamir, tadilat, onarım ve boya gibi işlerini hükümlülere yaptırıyoruz. Bu işler denetimli serbestlik hükümlülerin aldıkları cezanın karşılığıdır, gerekliliğidir ve yapmak zorundalar. Bunların yanı sıra Atakum'da bulunan tuvaletler, SBB'ye ait park ve bahçelerin temizliği bizim memurlarımız gözetiminde hükümlülere yaptırıldı. Hükümlülerin bu uygulamalardan muaf olmasının şartı ya sigortalı bir işte çalışmaları ya da hastalıklarını raporla belgelemeleridir. Bunun dışındaki her hükümlü ve yükümlü kamu yararına ücretsiz çalışmak zorunda. Yani bu bir cezadır" diye konuştu.

"Suça sürüklenen çocukların aileleri ile de görüşüyoruz"


Çocuk yaştaki suçluların sadece kendileri ile değil, aileleri ile de görüştüklerini belirten Ofluoğlu, "Suça sürüklenen çocukların sadece kendileri ile değil, aileleri ile de görüşüyoruz. Aileleri ile görüşürken de daha profesyonel görüşelim diye uzmanlarımızın her birine aile danışmanlığı eğitimi veriyoruz. Bunun da finansmanını Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan (OKA) karşılıyoruz. Ayrıca şu anda bulunduğumuz binada suça sürüklenen çocuklar yukarıya çıkmasın, yetişkin hükümlüler ile karşılaşmasın, kimseyi görmesin, aklı çelinmesin diye adliyenin girişinde özel bir birim kurduk. Çocuklar geliyorlar, iş ve işlemlerini girişte halledip, dönüyorlar. Onların uzman ve memurlarını da ayırdık. Çocuk Hizmetleri Büromuzda sanatsal, sportif, kültürel birçok çalışma yapıyoruz" şeklinde konuştu.

"Ev hapsinde olup, elektronik kelepçesi olmayanları manuel takip ediyoruz"


Ev hapsi olup da elektronik kelepçesi olmayan hükümlülerin manuel olarak personel tarafından düzensiz ve belirsiz aralıklarla farklı saatlerde kontrol edildiklerini açıklayan Ofluoğlu, şunları söyledi:


"Ev hapsi veya elektronik kelepçe konusundaki uygulama farklılıkları uzmanların verdiği risk puanından kaynaklanıyor. Kişinin yeniden suç işleme riski yüksekse farklı tedbirler alınır. Risk yüksekse hükümlüye akşamları ev hapsi verilir. Ev hapsinde de elektronik izleme yöntemlerini kullanırız. Bu elektronik kelepçe olarak bilinir. Kendisine GPS ile uygulanan sınırların dışına çıkamaz. Çıktığı an uyarı bize düşer ve 2. uyarıdan sonra dosyayı kapatırız ve kişi kalan süresini ceza infaz kurumunda geçirir. Samsun'da şu anda 36 adet elektronik kelepçe var ve hepsi aktif durumda. Bu sayıyı arttıracağız. Genel müdürlük yerli üretime geçti. Sayıları artıyor. Şu anda 3 bin kişinin üzerinde hükümlü var. Biz kelepçe ile takip etmediğimiz yükümlüleri manuel takip ediyoruz. Memurlarımız veya kolluk kuvvetleri evlere gitmek suretiyle takip ediyor. Bunu belirsiz ve düzensiz aralıklarla farklı saatlerde yapıyor. Bunun bir takım risk ve sakıncaları var. Hem hükümlü ifşa ediliyor, komşuların mobbingine maruz kalabilir hem de denetleyen personel için de riskleri var. Samsun özelinde değerlendirmek lazım birçok bölgede durum böyle. Teknolojiyi daha fazla kullanarak hem suistimallerin önüne geçer hem de daha şeffaf ve net olur. Biz gittik, kontrol edip geri geldik. O arada çıktı mı çıkmadı mı kafamızda soru işareti kalmasın. Daha net, objektif kriterlerle takibini yapma anlamında elektronik kelepçe uygulaması önemli bir uygulama."

Etiketler