Değerli okurlarım, belediye başkanlarımızın elbette tek tek herkese zaman ayırması mümkün değildir. Bu sebeple, sizlerin sesi olarak şahsıma ulaştırdığınız bilgiler ve yorumlar neticesinde kaleme aldığım bu yazıyla mesajlarınızı sayın başkanlarımıza duyurmak istiyorum... Umarım sorularınız cevap bulabilir. Bir vatandaşımız soruyor, "Sayın belediye başkanlarım, yoğun bir eleştiri altındasınız. Bu eleştirileri, 'meyve veren ağaç taşlanır' şeklinde mi yorumluyorsunuz?"

Yine bir vatandaşımız, “Şekerleri var, unları var, neden helva yapmıyorlar?” şeklinde nükteli bir eleştiride bulunuyor. Burada sormak istediği, iktidardan aldığı bütün desteğe rağmen, Trabzon’a gerçek anlamda neden bir yatırım ve hizmet getirilmediğidir? Yine bir başka konu, seçimler esnasında ortaya getirilen projelerin hâlâ neticelenmemesi, gecikmesi ya da gündeme hiç gelmemiş olmasıdır. “Şehir hastaneleri projesinden vazgeçtik, sağlık kenti olacağız vaatleri bile havada kalmış, seçim propaganda malzemesi olarak tozlu raflara kaldırılmıştır.” diyorlar.

Trabzon insanı verilen sözlerin takipçisidir. Haklı olarak vaat edildiği halde göremediği hizmetleri konuşuyor. Vatandaşlar, bu gür sesini Belediye Başkanı Sayın Gümrükçüoğlu’na duyurmak ve verilen sözlerin yerine getirildiğini görmek istemektedir. Bir başarı veya başarısızlık vardır yorumunu, her ne kadar objektif yaklaşsam da inandırıcı olmayacağını düşündüğüm için ben yapmıyorum. Bu yorumu tüm Trabzon’un nabzını değişik bölgelerinde tutan, araştırma gruplarından ‘ORC Araştırma'nın 2014 yılı en başarılı belediye başkanları anket sonuçları vermektedir. Bu başarısıralamasında maalesef Trabzon Belediye Başkanımız hiç yer alamamıştır. Bu listede beni mutlu edense, partisi ne olursa olsun, bir kadın belediye başkanının (Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin) başarı sıralamasında 3. olmasıydı. Devam ediyoruz...

Peki, bu başarıya(!) göre Trabzon ilimiz, 'yaşanabilir kentler sıralamasında' nerelerde olur derseniz? Onu da yaşayanlar her gün dillendiriyor zaten... Vatandaş diyor ki: 'Görünen köy kılavuz istemez.' Kentsel dönüşüm, sağlık kenti, turizm bölgesi ve benzeri projelerin yerine getirilme noktasında on adım arkadan gidildiği için ister istemez her şeye geç kalıyoruz. Sağlık konusunda çevre iller hatta ilçeler bile kendine yeter duruma geldiler. Ticaret ve turizm derseniz, sizler de iyi biliyorsunuz ki Batum bu konuda dikkatleri üzerine çekiyor.

Ne Trabzon’un tanıtımı ve reklamıkonusunda, ne de buralara ulaşım konusunda sağlıklı tek bir adım atılmadı! Son tahlilde görülmüştür ki, kar ve yağmurla da mücadele edemeyen bir kent durumundayız. Hükümete Trabzon’u sorduğunuz zaman, ya açılan tünelleri ya da Akyazı stat projesini anlatıyor. Tünel yapmak, yol açmak bir yatırım olabilir mi? Bu çalışmalar bir ön hizmettir ve ancak, yatırımlarla birlikte ifade edilebilir. Âcizane bir fikir de benden: Trabzon’da, 'yayla kültürleri' adı altında bir proje oluşturulabilir, bu konuda yapılacak yatırımlar size önemli bir turizm getirisi olarak geri dönebilir... Dert söyletir derler ya, Trabzon konusu açıldığı zaman kimse susmuyor. Ben de bu son ama en önemli konuya vurgu yapmadan bitirmeyeceğim. Belediyecilik sadece maddi hizmetlerin adresi değildir. Belediyeler, toplumun kültür ve sanatına da büyük katkılar sağlamalıdır.

Özellikle de gençlerin meşguliyetlerini yönlendirebilmeli, onlara paylaşım içinde olacaklarıkaliteli sosyal alanlar oluşturmalıdır. Daha en başta yanlış bir amaç için düzenlendiğine inandığım Varlıbaş’ın, kültür ve sanat merkezi olarak yeniden düzenlenerek, Trabzon gençlerinin hizmetine sunulması gerekir. Hiç olmazsa gençlerimizi daha kaliteli ortamlarla tanıştırıp, boş vakitlerini yaratıcı ve verimli kullanacakları bir hizmet alanı için bunu yapın... Çok geç kalmayın!