Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Pehlevan; Yıldızlı TOKİ gibi Mağmat’ın da kaderine terk edileceğini ve plansız projelerin kamu kaynaklarını yanlış yönlendirdiğini vurgulayarak, Gün gelecek, o çok paraları işe yaramayacak.”dedi.
Trabzon Ortahisar ilçesine bağlı Geçit (Mağmat) Mahallesi’nde Meranın TOKİ’ye devri ve yapılaşma süreci tartışma konusu olmaya devam ediyor. Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası tarafından açılan davada, Trabzon İdare Mahkemesi’nin kararını bozarak dosyayı yeniden incelemeye gönderen istinaf mahkemesi, projenin hukuki sürecinin devam etmesi gerektiğini belirtmişti.
Yaşanan gelişmelerin ardından mahkeme kararına rağmen inşaat çalışmalarının sürmesi ile ilgili Ziraat Mühendisleri Oda Başkanı Cemil Pehlevan’a konuştuk. Sürecin hukuki boyutu ve bölgedeki altyapı yatırımları üzerine söyleşi gerçekleştirdiğimiz Pehlevan Mağmat’taki yapılan yapıları 1.700 konutlu Yıldızlı TOKİ yapılarıyla bir tutarak Mağmat’ın da kendi kaderine terk edileceğini ifade etti.
İşte Pehlevan ile ilgili gerçekleştirdiğimiz söyleşi;
İDARİ OTORİTE GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEDİ
Mahkeme kararına rağmen sürecin durdurulmaması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Mahkeme kararlarının uygulanmaması veya geciktirilmesi, hukuk devleti ilkesi açısından ciddi bir sorun teşkil eder. Bir mahkemenin verdiği karar, özellikle idare mahkemesi gibi kamu yararını gözeten bir mahkemeden geldiyse, bağlayıcıdır ve derhal uygulanmalıdır. Aksi takdirde, hukuk güvenliği ve bireylerin hak arama özgürlüğü zarar görür. Eğer bir mahkeme kararı, yapı çalışmalarını durdurmayı gerektiriyorsa ve buna rağmen faaliyetler devam ediyorsa, bu durum idari otoritenin görevini yerine getirmediğini gösterebilir.
YASAL SORUMLULUK DOĞURABİLİR
Mahkemenin bu kararına rağmen inşaatın devam etmesi hukuki bir ihlal anlamına gelir mi? İlgili kurumlar neden mahkeme kararına uygun hareket etmiyor?
Evet, mahkemenin bir kararına rağmen inşaatın devam etmesi genellikle hukuki bir ihlal anlamına gelir. Hukuk devleti ilkesine göre mahkeme kararları bağlayıcıdır ve gecikmeksizin yerine getirilmesi gerekir. Mahkemenin inşaatın durdurulmasına veya iptaline yönelik bir karar alması durumunda, ilgili tarafların bu kararı uygulamaması yasal sorumluluk doğurabilir.
‘YA MAHKEME YIK DERSE’
Mahkeme süreci tamamlanmadan devam eden inşaat çalışmalarının ileride hukuki ve idari sorunlara yol açabileceğini düşünüyor musunuz?
Tabi ki böyle bir olasılık var. Bu tür durumlar hem projenin sürdürülebilirliğini hem de ilgililerin sorumluluğunu etkileyebilir. İşte bu bağlamda ortaya çıkabilecek bazı sorunlar: Mahkeme süreci sonucunda inşaat faaliyetlerinin hukuka aykırı olduğuna karar verilirse, yapılan tüm çalışmaların durdurulması veya tamamlanan kısımların yıkılması gerekebilir. Bu, ciddi mali kayıplara ve kaynak israfına neden olabilir. Ayrıca, kararı görmezden gelen idari ve özel kişi veya kurumlar hakkında hukuki yaptırımlar uygulanabilir.
Ayrıca, Mahkeme süreci tamamlanmadan yürütülen inşaat çalışmaları, çevre ve şehircilik açısından telafisi zor zararlara yol açabilir. Bu zararların tespiti ve giderilmesi için ek kaynak ve zaman gerekebilir. Yani mahkeme süreci tamamlanmadan inşaata devam edilmesi, hem hukuki hem de idari açıdan riskli bir durumdur. Uzun vadede, bu durum daha büyük sorunlar yaratabilir ve projeyi yürüten taraflar açısından itibar kaybına yol açabilir. Hukuka uygun hareket edilmesi, bu tür olumsuz sonuçların önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir.
ALTYAPI OLMADAN ÜST YAPI NE KADAR MANTIKLI
Geçit (Mağmat) Merasında yapılması planlanan konutlar için ciddi bir maliyet gerektiği belirtiliyorsunuz. Özellikle yol, su, elektrik ve doğalgaz gibi altyapı çalışmalarının kapsamlı olacağı biliniyor. Bu konuda sizin değerlendirmeniz nedir?
Geçit Mağmat Mera’sında yapılması planlanan konut projeleri için altyapı çalışmalarının maliyetli ve kapsamlı olacağı kesindir. Bu durum projenin hem ekonomik hem de sürdürülebilirlik boyutunda dikkatle ele alınmasını gerektirir. Yol, su, elektrik ve doğalgaz gibi altyapılar herhangi bir konut projesinin olmazsa olmazıdır. Ancak bu hizmetlerin bölgeye ulaştırılması, arazinin coğrafi yapısı, uzaklık, yerleşim planlaması gibi faktörlere bağlı olarak maliyetleri artırabilir. Altyapı çalışmaları sırasında uzun vadeli bir yaklaşım benimsenmelidir. Örneğin, ileride büyüme potansiyeli göz önüne alınarak daha geniş kapsamlı altyapı projeleri planlanmalıdır.
Geçit Mağmat Mera’sındaki konut projesinin altyapı çalışmaları ciddi maliyetler gerektiriyorsa, bu durumun tüm paydaşlar açısından şeffaf bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Sürdürülebilirlik, maliyet yönetimi ve kamu yararı ilkeleri gözetilmeden yapılan projeler, ileride ekonomik, çevresel ve sosyal sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, hem planlama hem de uygulama süreçlerinde uzman bir ekip tarafından detaylı fizibilite çalışmaları yapılması kritik öneme sahiptir.
ADALET VURGUSU
Konutların inşa edilmesi için gerekli olan altyapı yatırımlarının, bu hizmetlere henüz sahip olmayan çevredeki köylerin önüne geçmesi, bölgede adaletsizlik yaratır mı? Bu durum bölgedeki kırsal nüfusun tepkisine neden olabilir mi?
İlk önce önceliklerin belirlenmesi gerekir. Çevredeki köylerde yol, su, elektrik ve doğalgaz gibi temel hizmetler eksikse, bu hizmetlerin önce yeni bir projeye tahsis edilmesi, mevcut kırsal nüfus tarafından haksızlık olarak görülebilir. Devletin veya ilgili kurumların hizmet önceliklerini net bir şekilde belirlememesi, toplumsal rahatsızlık yaratır. Ardından da kamu kaynaklarının dağılımı konusu var. Kamu kaynaklarının belirli bir kesime odaklanması, kırsal nüfusun dışlandığını hissetmesine neden olabilir. Özellikle altyapı yatırımları, tüm bölge halkının ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmalıdır.
KONFORLU ARABALARLA
YOLLARI HİSSETMİYORLAR!
Sizce, Mağmat’taki merada yapılan konutlar için yapılacak altyapı çalışmaları yerel yönetim ve ilgili kurumlar tarafından ekonomik açıdan yeterince değerlendirildi mi? Bu projeye ayrılan bütçe sizce nasıl yönetilmeli?
Mağmat'taki Merada yapılan konutlar için yapılacak altyapı çalışmalarının yerel yönetim ve ilgili kurumlar tarafından ekonomik açıdan yeterince değerlendirilip değerlendirilmediğini kesin olarak söylemek zor, ancak genellikle böyle projelerde dikkatli bir ekonomik analiz yapılması gereklidir. Eğer yeterli fizibilite çalışmaları ve maliyet-fayda analizleri yapılmamışsa, hem bütçenin yanlış yönetilmesi hem de projenin sürdürülebilir olmaması gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Şöyle ki; 1.700 konutlu Yıldızlı TOKİ 1,8 km yolun bakım ve genişlemesini yapamayanlar,500 konutluk Mağmat presesinin şehre uzaklığı yaklaşık 15 km’lik yolun bakım ve genişlemesini nasıl yapacak? Tabi ki yıldızlı TOKİ yolu gibi kendi kaderine terk edilecek. Sorumlular için sorun yok. Çünkü konforlu arabalarda yolların bozukluğunu hissetmiyorlar. Arabaları bozulunca kendi kaynaklarını değil kamunu kaynaklarını kullanıyorlar!
Haber: Ali Osman YÜRÜK