Nihat Erence: Son Söz...Son Fotoğraf...

‘Geri döneceğini bilirsen ayrılıklar güzeldir’ der şair…
Bilirsin ki,
bir zaman ayrı kalacak ama sonrasında geri dönecek…
O zaman, o ayrılığın bile bir anlamı vardır…

++++++++++++++

Tarih; 10 Haziran 2018…
Trabzon Havalimanı’nın hemen kapısında bekleyen araçla, yola çıktık…
Sevgili dost, güzel adam, Ahmet Firidin’in, ‘Hoş geldin abi. Gazeteye geçelim’ karşılamasının sonrasında tam 7 yılımı geçireceğim Karadeniz Gazetesi’ne geldim…
Yüzler yabancı değildi elbette…
Osman Diyadin, Asım Kemal Güner…
İstanbul’dayken sıkça sohbet ettiğim, dostlardı.
Sarılıp, hasbihal ettikten sonra, keyifli muhabbetimize bir isim daha katıldı…
‘Hoş geldin abi. Ben Gürhan… Gürhan Beşyıldız… Gazetenin sayfalarıyla ilgileniyorum…”
Böyle başlamıştı dostluğumuz. Sonrasında daha da arttı sohbetlerimiz..
Gazete sayfalarının bitmesinin sonrasında yanıma gelir, “Hadi abi bir Forum yapalım. Kahve içer kafa dağıtırız” derdi..
Çok şeyler konuştuk o sohbetlerde, hayattan, geçmişten…
Çok şeyler paylaştık yaşamdan…
Özelini konuşmayı sevmezdi mesela..
Israrcı da olmazdım bu nedenle..

+++++++++++
Gazetenin Arsin’e taşınmasından sonra, bu kez ‘Yol Arkadaşlığı’ yaptık tam 18 ay…
Bazen Asım baba da katılırdı bu yolculuklara…
Mekan belli..
Elbette Forum…
Yaz ise çay,
kış ise sahleh…
Bir keresinde hatırlıyorum, kahve söyledik birlikte.
‘Abi bu kahvenin hatrı 40 yıl sürecek mi?’ dedi..
Gülüştük birlikte…

+++++++++++++
İstanbul’a dönme kararı aldığımda gazetede bir sürpriz yaptı dostlar..
Pasta ve üzerinde bir mum…
Hep birlikte ‘aile’ fotoğrafı vermiştik..
Sonrasında bir yazı kaleme aldım, ‘Bazen çıkarken yoruluyoruz merdivenlerden, bazen inerken’ diye..
O yazıyı okumuş belli ki…
‘Abi galiba merdivenleri inmeye başladım’ dedi.
Kızdım…
‘Daha dur, Trabzon’a geldiğimde ne kahveler içeceğiz, ne sohbetler edeceğiz..”

++++++++++++++
Acı haberi aldığımda o sözü geldi aklıma, bir kez daha baktım o fotoğrafa…
‘Ne acelen vardı be Gürhan? Daha ne kahveler içip ne sohbetler edecektik..
Mekanın cennet olsun..
İnan ki unutulmayacaksın..