A+ A-
Yorum
10

Saadet Trabzon'dan ‘Hayata Değer Katan Kadınlar’ programı

Yayın Tarihi: 09.03.2025 - 15:09
Saadet Partisi Trabzon İl Kadın Kolları tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde düzenlenen ‘Hayata Değer Katan Kadınlar’ programında; annelik, iyilik, kültür-sanat ve girişimcilik-üreticilik alanlarında verilen ödüller sahiplerini buldu.
Kaynak:HABER MERKEZİ

Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Saadet Partisi İl Kadın Kolları Başkanı Sebanur Çelik, programın amacını ‘yaptıkları çalışmalarla örnek olan, kişiliği ve hayatı ile yol gösteren, azim, inanç, fedakârlıklarıyla ilham veren kadınlarımıza teşekkür etmek, hayatın tüm alanlarında yer alan ve varlıklarıyla hayata değer katan bütün kadınlarımızın yanında olduğumuzu göstermek’ sözleriyle ifade etti.

Başkan Çelik sözlerine şu şekilde devam etti:

Potansiyelini; iyinin, güzelin, faydalı ve doğru olanın gerçekleşmesi için kullanan kadın, dünyayı imar eder, medeniyeti inşa eder, toplumu ihya eder. Adaletin hâkim olduğu gelişmiş bir toplum için, kadınların etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk vb. alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan faydalanabilmeleri büyük önem taşımaktadır. Kadının eğitimini, sağlığını, sosyalleşmesini ve üretime katılmasını sağlamak, bunların önündeki engelleri kaldırmak, aslında hem bireye hem de topluma yapılan en büyük yatırımdır.

BUGÜN KADINLARIN EN BÜYÜK PROBLEMİ GEÇİM SIKINTISIDIR

Doğal olarak çalışmak zorunda kalan, bilgi birikimini ve tecrübesini üretime dönüştürmek isteyen kadınımız “çalışma hayatı” içinde büyük zorluklar yaşamaktadır ve çoğu zaman değersizleştirilmektedir. Evine gelir getirebilmek için, ağır şartlarda, uygun olmayan zaman ve zeminde, sosyal güvenceden mahrum statüde ve ucuz işgücü olarak çalışmak durumunda kalmaktadır. Çalışan kadının şartlarını, eşitlik ilkesinden ziyade adalet ilkesi ile düzenlemek devletin asli vazifesidir.

Özellikle düşük ücret ile çalışan kadınların, sorumlu oldukları çocuk ve yaşlı bakım hizmetlerinin, devlet tarafından “sosyal devlet” anlayışıyla karşılanması hususunda da  gerekli düzenlemelerin yapılması atılacak önemli bir adımdır.

ÜRETİMİN KARŞILIĞI SADECE PARA İLE ÖLÇÜLMEMELİDİR

“Çalışıp para kazanıyorsa değerlidir” yargısı, tüm hayatını, ailesi ve çocuklarına adayan ve bunu tercih eden “ev hanımını” değersizleştirmektedir. Hâlbuki ki her kadın evinde, çalışma alanında ülkesine büyük katkılar sunmaktadır. Kadın, yaratılışı gereği annelik vasfı ile toplumu oluşturan en önemli unsurdur. Bu nedenle kıymetli ve önemli sorumlulukları vardır. İlk mürebbiyedir. Yapıcı, onarıcı, toparlayıcı ve koruyucu özellikleri ile ailenin bel kemiğidir. Bu yüzden geleceğimizi şekillendiren ve evde ağır işçi olarak çalışan kadınların, ev hanımlarının, “özlük haklarının verilmesi” için yapılacak düzenlemeler bir lütuf değil, en doğal hakkın teslimidir.

KADIN İNTİHAR VE CİNAYETLERİ, ŞİDDET VE İSTİSMAR VAKALARI, BU MEMLEKETİN EN DERİN YARALARIDIR

Bu konuda en yüksek hassasiyeti göstermek hepimizin insanlık vazifesidir. Tek bir kadının, bir insanın uğradığı zulmün karşısında ayağa kalkmak öncelikle inancımızın gereğidir. Kişinin “hayatı” hiç kimsenin tekelinde değildir. Fiili duruma cezalar, en üst seviyeden verilmelidir.

GAYRETİMİZ VE MÜCADELEMİZ ADİL VE YAŞANABİLİR BİR DÜNYA İÇİNDİR

Bugün dünyanın dört bir yanında; çocuklarıyla savaşın ortasında hayatta kalma ve özgürlük mücadelesi veren, zor şartlar altında çalışarak yaşam mücadelesi veren, uğradığı haksızlık karşısında hukuk mücadelesi veren, esaret altında hayat mücadelesi veren tüm kadınlarımızın yanında olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum. Gayretimiz ve mücadelemiz adil ve yaşanabilir bir dünya içindir. Amacımız başta Türkiye’deki insanlar olmak üzere tüm insanlığın saadetidir.

Bugün insanlık, “hak ve adaletin hâkim olduğu yeni bir dünyanın” hayali ve ihtiyacı içindedir. Böyle bir dünyanın kurulumu için kadınlar olarak en üst seviyede sorumluluğa sahip olduğumuzun bilincinde olarak, devletin ve sivil toplumun, iş ve sosyal yaşamda, kadını ve toplumu önceleyen ve destekleyen her türlü çalışmasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz.

SADECE 8 MART’IN DEĞİL, HER GÜNÜN DEĞERLİ OLDUĞUNA İNANIYORUZ

Bugün kadını; yazılı-görsel-sosyal medyada, reklamın ve tanıtımın bir unsuru, şiddetin ve tacizin bir mağduru olmaktan çıkarıp, çalışan, düşünen, öğreten, iyileştiren, güzelleştiren, ilham veren yanının görünmesine, bilimin, sanatın, ekonominin, eğitimin, huzur ve barışın, sevginin öznesi olarak ülkemizin yarınlarına olan katkısının desteklenmesine hepimizin ihtiyacı var. Bu açıdan, kadınlarımızın başarılarıyla buluşmak için sadece 8 Mart’ın değil, her günün değerli olduğuna inanıyoruz.

Biliyoruz ki; kadınlarımızın cesareti, dirayeti ve fedakarlığı ile ülkemizin aşamayacağı engel yoktur. Ve biliyoruz ki, kadınların değer katmadığı hayat, siyaset, ekonomi, sivil toplum eksik kalacaktır.

Muhabir/Editör:Elif Yasemin AYDOĞAN
Etiketler