Yer gök fındık olur ise!

Evet, ifadenin tam anlamıyla; “Yer gök fındık olursa” ya da “iş yapma yerine kelam eyleme” üzerinden milyar dolarlık bir ürün kamuoyunu meşgul ederse olacağı budur. “Kamu” denilen toplumun tümü adına kalem oynatması, kelam etmesi gereken bir mesleği yapan birisi olarak, fındık sektörüne daha fazla yer ayırarak haksızlığa sebep olabiliyorsunuz! Ama ne yapayım? Bırakmıyorlar ki! * İşte dünkü Fındık Üreticileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin 4 sivil toplum örgütü ile birlikte Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde yaptıkları basın toplantısının metnine bile; “40 yıllık gazeteci olduğunu kendisinden öğrendiğimiz kişi...” denilerek, “Fındığınızı satmayın da görün” başlıklı ifademizi, “... üreticiyi tehdit”olarak algılamışlar. Oysa, “Fındığınızı satmayın” diye çağrı yapanlar Ziraat Odaları’nın temsilcileri idi. Ben de fiyatın 15-16 lira olduğu dönemlerde satmayanların ne hale düştüklerini kastederek, “...görün” ibaresini kullandım.

MAAŞLI SİVİL TOPLUMCU OLMAK!

Basın toplantısının bitiminde de “sataşma var” diyerek; “40 bitti, 41’e başladık meslekte” diyerek fındıkla ilgili her şeyi değilse bile çok şeyi dile getirdiğimizi, ama fiyatlarla ilgili tek cümle dahi hiç bir zaman kullanmadığımızı hatırlatarak sordum: “Sayın Başkan siz ve birlikte olduğunuz sivil toplum örgütlerinin başkanları, fındık üreticisinin hakkını savunurken, kuruluşlarınızdan maaş alıyor musunuz?” Cevap: “Hayır.” Peki; Ziraat Odalarının başkanları alıyor mu? Cevap: “Evet”‘ Ve devam etti: “Onlar zaten başka. Bir ara hükümet üreticilerden aldıkları dosya parasını kaldırma hesabı yaptığında, kapılara dayanıp uygulatmadılar.” İster istemez yine aklıma ziraati bir kenara koymuş Ziraat Odalarının başkanlarının basına demeç vermekten başka bir iş yapmadıkları gelmedi değil. Hele hele Trabzon Ortahisar Ziraat Odası’na başkan olarak atanan Arsinli hemşehrim Mustafa Bekâr’ın; son 15 yıldır uyguladığı projelerin tamamına yakını üretim ve üreticilere yönelik olan Trabzon Ticaret Borsası’nda  meclis başkanı olarak ücretsiz görev yapan Mehmet Cirav ile yakışıksız sözleri yok mu? “Kimse bize akıl vermeye kalkmasın.

Hizmet yolunda susmayacağız” diye demeç veren ve “kem sözünün sahibine ait olduğunu” unuttuğunu düşündüğümüz Sayın Bekar sanırsınız ki; üretici olması, üretimi arttırması, fındık ziraati ile uğraşması gereken Ziraat Odası Başkanı değil de, sadece basına açıklama yaparak, suskunluğunu gidermek isteyen birisi, fiyatlandırma uzmanı gibi! Kaldı ki, bir yazısında “dalkavuk” kelimesini kullandığı için mahkemelik olmuş birisi olarak, kendisine önerim, söz konusu ettiği ibareyi telafuz etmeden önce sözlüğe ve ardından da aynaya bir bakmasıdır. * Basın toplantısında ortaya konan görüşlerde bilgi noksanlığı bulunmasına rağmen, fındıkta ürüne destek verilmesi başta olmak üzere bir çok doğruda  yok değildi.

SATMAYIN, SATMAYIN, SORULAR!

O ki, “satmayın, satmayın” ile başladık,bugünlere sirayet eden sonucunu belli eden bir sorularla ile bitirelim: Soru: “2015 ürünü fındığı 1314 liradan üreticiye sattırmayarak, 2016 rekoltesine kimilerine göre 100-150200 bin ton ilave yapılmasına neden olanlar uzun zamandır piyasanın düşük olmasına sebep olmadılar mı? Alıcıları tedirgin etmediler mi? Fındığa yatırım yapmak isteyen yerli veya  yabancı sermayeyi durdurmadılar mı? Yalan yanlış beyanları, akıl almaz tahminleri ile üreticiyi mağdur etmediler mi?” Ve de hâlâ, utanmadan sıkılmadan geçmişlerinde yaptıkları hataları unutarak kabahati başkalarında aramayı sürdürmüyorlar mı?” İşte böyle, “yer gör fındık olur ise” gerçekleri yaza yaza bitiremezsiniz. Fındık sizi bitirir!