SON DAKİKA



Haber > Köşe Yazıları > "Seçim barajı" hesaplarının gerçekleri...

"Seçim barajı" hesaplarının gerçekleri...

17 Kasım 2017 Cuma - 09:00








En büyük gerçek olan rakamlarla arası pek iyi olmayan, Devlet Bahçeli’nin, seçim barajının düşürülmesi isteği sadece siyaset meydanında değil, her yerde, havada-karada tartışılıyor.

Kimine göre, “yanlış”, kimine göre “doğru.” Gerçi, bugün “yanlış” diyerek indirmeye yanaşmayanlar Türkiye’de siyaset sahnesine çıkmadan ve de iktidar olmadan önce, “indirilecek” sözü de vermişler idi ya neyse! Kararların ve kuralların akşamdan sabaha değiştiği bir ülkede “dün dediğin bugünkünü tutmuyor” türküsü tedavülden kalktığı ve de unutmak da en kolay amel haline geldiği için sıkıntı yok!

*

Biz gelelim Devlet Bahçeli’nin, “Barajın altında kalma sorunu çok” gibi gözüken bir süreçte “yok gibi” konuştuğu isteğe... Aslında bu sistem içerisinde Sayın Bahçeli’nin teklifi makul ve mantıklı. Çünkü Cumhurbaşkanı tamamen ayrı bir sistemle seçilecek. Yasama organı olan TBMM’yi oluşturacak milletvekilleri de apayrı bir sistemle.

Bu durumda, temsilde adaletin yasama organına tam olarak ve hakkaniyet ile yansıması için yüzde 10 barajının düşürülmesi değil, tamamen kaldırılması en doğrusu gibi gözüküyor. Hatta, illerde yaşanabilecek bölünmelerden dolayı, Türkiye genelinde örneğin toplamda yüzde 1 oy alan bir partiye oy verenlerin görüşleri bile mecliste temsil edilebilmelidir. Bunun çaresi de mevcut milletvekillerinin 100 tanesini Türkiye milletvekili statüsüne tahsis etmekle olur.


Zaten, 2019’da uygulanmaya başlanacak mevcut sistemde yasama organının yürütme anlamında pek işi ve yetkisi de olmayacağına göre... Milletvekilleri yatırımları takip etme, işe adam yerleştirme, hükümet adına demeç verme, ihalelere karışma gibi bugün bile sahip olmadıkları anayasal yetki ve davranışları 2019’dan sonra hiç ama hiç kullanamayacaklardır.

Tabir yerinde ise, herkesin bir titri olması misali onlarınki de sadece adliyede avukat misali “milletin vekili” sayılacaktır. O nedenle, barajın sıfırlanarak her kesimden, herkesin mecliste temsil edilmesinin önündeki tek engel olan bu rakamlar, perde arkasında başka siyasi ve kişisel hesaplara girilmeden kaldırılmalıdır.

*

Gelelim kaldırılıp kaldırılmayacağı konusundaki tahminimize. Hiç unutmayın, “En kötü gerçek, en güzel yalandan iyidir.”

Gerçek demokrasi ile uzaktan yakından ilgisi bulunmayan ve de adına “Türk Tipi” dediğimiz sistemin içindeki “güç güçlündür, haklının değil” anlayışı, bu ülkeyi öyle veya böyle yine “en kötü gerçek” ile haşır neşir edecektir.


Yani hani “baraj maraj” diyoruz ya, bunlardan baraj az veya çok yine yerinde duracaktır. Maraj ile de insanlar kendilerini, “seçme ve seçilme haklarını özgürce kullanıyor” sanarak demokratik bir toplumda yaşamaya devam edeceklerdir!

Nasıl bir demokrasi ise? O da Türk Tipi olmasın! Hani, okumayan, düşünmeyen, sormayan ve sorgulamayan insan tipinin oluşturduğu çoğunluk misali!

***

GERÇEK VE PARA...

Ben diyeyim “Her yerde”, siz söyleyin “içerde”, onlar desin “dışarıda” gerçekler konuşulmuyor! Neden dersiniz? Kıssadan hisse, bir Rus atasözüdür: “Para konuştuğu zaman, gerçek susar.” Şöyle veya böyle; en yakındakinden başlayarak, en ücra köşedekine kadar hak penceresinden akıl gözüyle bakıldığında bu söze; “Tamamen doğru” dememek mümkün müdür?


 

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap