Irina Shayk'den yaşantısına dair açıklamalar. The Telegraph dergisinin haziran sayısına kapak olan  Irina Shayk, şöhretinden ve sosyal medyadan bahsetti.  Şu sıralar New York’ta yaşayan Rus model, ünlü olmadan önceki hayatını anlattı: “Yemanzhelinsk’te doğdum. Babam madenci, annemse piyano öğretmeni. Yiyeceklerimizi kendi bahçemizde yetiştirirdik.” 20 yaşındayken keşfedilen Shayk, “Ablam güzellik okuluna giderdi ve ona katılmamı istedi. Bir gün ajans görevlisi bana Paris’te çalışmayı teklif etti. Birkaç ay düşündükten sonra kabul ettim” şeklinde konuştu.

Başlangıçta Paris’te parası olmadığı ve Fransızca bilmediği için zorlandığını söyleyen  29 yaşındaki model, “Birkaç model arkadaşla aynı daireyi paylaşıyorduk ve benimle dalga geçiyorladı” dedi ve ekledi:  “İnsanlar yaptığımız işin kolay olduğunu zannediyor fakat  bu gerçekten zor bir iş ve sektörde çok fazla rekabet var.”
 
‘Vücudumu seviyorum’

Estetik cerrahiye güvenmeyen Shayk, “Bu tamamen kendine güven meselesi. Çekimlerde kendime, ‘Vücudumu seviyorum ve bunu sergilemekten korkmuyorum’ derim. Keşke her kadın özel hissetse ve vücudunu sevse” açıklamalarını yaptı. Model ayrıca, ju-jitsu sporunu yaptığını ve çok eğlendiğini söyledi.
 
‘1860’larda yaşasaydım Dostoyevski’yle çıkardım’

Irina Shayk, şöhreti hakkında, “Bazen saklanmak istiyorsunuz ama aileniz ve arkadaşlarınız sizi tanıdığı için artık kimin ne söylediğini önemsemiyorsunuz” dedi. Instagram, Facebook ve Twitter kullanan Shayk, “Instagram’ı seviyorum ama bağımlı değilim. Rusya ve New York’daki arkadaşlarımla bazı markaları takip ediyorum” şeklinde konuştu. Dostoyevski’nin favori yazarı olduğunu belirten Rus model, “1860’larda yaşasaydım onunla çıkardım” açıklamasını yaptı.