Ne yanlış, ne doğru ayıramıyor. Fayda edeni, zarar vereni göremiyor. Camianın sorunu bu. Trabzonspor’un ihtiyacı belli, bilen için kolay. Ne yazık ki yarım akıllılar etrafı kapladı. Her hamlede boş çekiyorlar. Dün sahada olduğu için kayıp sebebi saydığını, bugün kulübede oturduğu için kayıp sebebi yazıyor. Bir ölçüsü, bir standardı olması lazım sözün. ‘Cardozo oyundan çıktı’ diye takımın hocasına eksik söyleniyor. Adam emekli, adam ihtiyar...

Adım atana kadar mevsim geçiyor. Stoper Necip etrafından dolanıyor, tur atıyor. ‘Niye çıkardın?’ deniyor. Hiç olur mu öyle şey? ‘Neden oynattın, nasıl oyunda tuttun?’ diyeceğine... Zayıf futbolcular bunlar. Kaç hoca yediler saymadınız mı? ‘Kim beğendi, kim onay verdi?’ diye sorgulayacağına, aklınca bir garibe yükleniyor. Son oynanan maçta iki stoper eksiklik gösterdi. İki santrafor, iki açık fayda etmedi.

BAL ligi seviyesinde kaleci her pozisyon falso verdi. Önceki maçlardan daha fazla gayretli olsalar da, pozisyonun isteğine cevap veremediler. İşlerin bu derece bozulduğu dönemde gelmeseydin keşke Hami hoca... Her eksiği sana yazıyorlar. Söyleyeyim doğrusunu, zerre farklılık gösteremedin hoca. Balıkçı Temel bakkal Hasan da senin kadar yapardı. Senden önce onca maç oynayıp, topu dürtemeyenleri kullandın.

Genel kabul görenlerden on bir kurup, sahaya sürdün. Oynadığı mevkiinin istediğini yapanları aramadın. Seni yetiştiren, o formayı giymenin birinci sebebi bir adam 8-10 hafta çalıştı orada. Mevkiinin istediği işleri yapanları kullandı. İsme, resme bakmadan. Takdir edersiniz ki, sonuç da aldı. Bir şey bilmiyorsan bari o yoldan gitseydin. Balıkçı Temel’den fark etmeliydin. Her oyunda eksiklik gösterenlerin yerine, genç bebeleri kullansaydın. Nasılsa kaybediyorsun, bir arayışın olsaydı. 1461’den, altyapıdan yeni futbolcular katabilirdin.

Yani şimdi, o Erkan’ın maç boyu ne ürettiğine bakabilirsin. Aynı şekilde Sefa’nın, Cardozo, Muhammet Demir’in... İzle son maçı bir daha. Sıfır fayda olduğunu göreceksin. Sıfır maliyetli Akakpo işte... Sıfır hatayla oynuyor. Orta yapamıyor açıkların, kafaya çıkamıyor santraforların, hücum presi hak getire, takım savunmasına katılamıyor. Eğer alt yapı o derece yetersizse, Trabzonspor’a hizmet edecek seviyede değilse, kapatalım gitsin. Saha içi roller hoca, roller...

Kafasına göre davranıyor futbolcuların. Yol haritası yok takımının, oyun mecburiyetleri yok. Senin seçimlerin değil, futbolcunun tercihleri işliyor. Sistemin çalışması için kurgulanmış taktiklerin olması lazım. On küsur maçtır böyle bir karakter göstermedi takım. ‘Savunuyor’ diyemem, ‘hücum ediyor’ diyemem, ‘olgun atak organizasyonu yapıyor’ diyemem, alan daraltmıyor, önde basmıyor... Tamam, işte Hami hocanın oyun karakteri denecek, farklı hiçbir şey göstermiyor takımın. Şu yazdıklarımın eksiği var, fazlası yok. O yükün altına girerken hesap edecektiniz. ‘Bulanık suda balık tutmak şansa kalmıştır’ bilirsiniz...