Behram Kılıç yazdı.. .''Uğurcan Fenerbahçe’ye neden satılamaz!''

Uğurcan şampiyon olunan sezon takımın en iyisiydi. Şampiyonluğu onun elleri getirdi. Ama o sezon takımda yer alan bir iki yabancı oyuncu hariç neredeyse tüm yabancılardan daha az maaş aldı. Sen evin oğlusun dendi. Sen Trabzonlusun dendi. Sen evladımızsın dendi. Uğurcan geçen sezon dökülen takımın en iyisiydi. Onun eldivenleri sayesinde Trabzonspor ligin son haftalarında kâbus görmekten kurtuldu. Takımda bazı yabancılar hariç yine bir çok yabancı oyuncudan daha az maaş aldı. Sen bizim evladımızsın dendi. Sen kaptanımızsın. Senin fedakârlık yapman gerek dendi. Hepsini yaptı. Yaptı da ne oldu? Başı göğe mi erdi. Hayır. Yapmış olmakla kaldı. Ve hepsi geride kaldı. Futbol hayatının en verimli dönemlerinde kazandığının iki katını kazanabileceği bir ortamda o çok sevdiği Trabzonspor’da kaldı. Problem çıkartmadı. Oynadı. Kaptanlık yaptı. Büyüklük yaptı. Olgunluk gösterdi. Anlayışlı davrandı.

Sezon açılışına kısa bir süre kala üstelik sözleşmesi devam ettiği halde Uğurcan yine gündemde. Uğurcan manşetlerde. Yönetime yakın gazetecilere bakarsan Uğurcan gitmek istiyor. Kadro dışı kalması gündemdeymiş. Uğurcan, Trabzonspor yönetimi istemezse bir yere gidemez. Trabzonspor yönetimi de Uğurcan konusunda kısa ve net bir açıklama yaparak tüm süreci yönetebilir. Ama böyle bir açıklama yapmıyorlar. Şunu da yapmıyor yönetim: Yıllardır ne dediysek yapan bir Uğurcan’ımız var. Bu sefer o ne istiyorsa onu vereceğiz ve kaptan ait olduğu yerde kalacak” diyebilirler ama demiyorlar.

Yönetim bugüne kadar Uğurcan’ın yerli olmasını onun aleyhinde olacak şekilde kullandı. Ama artık yeter. Bugün gelinen noktada aynı yönetim ona istediklerini vermek yerine ondan para kazanmak istiyor. Hem de taraftarın önüne atarak. Yönetime yakın medya mensuplarınca da itibarsızlaştırarak. Klişe cümleler duyuyoruz. Trabzonspor’u istemeyeni Trabzonsporda istemez. Kimse Trabzonspor’dan büyük değil. Çok klişe cümleler yahu. Maalesef her zaman tesirli olmuştur bu cümleler. Kitleleri de peşinden sürüklemiştir.

Kimse Trabzonspor’dan büyük değil. Doğru. Ama burada kimse Trabzonspor’un büyüklüğünü tartışmıyor ki. Mevcut yönetim Trabzonspor’un büyüklüğüne yakışır şekilde kulübü yönetiyor mu? Ama bunu tartışabiliriz.

Birileri Uğurcan’ı F.Bahçe’ye satmaya çalışıyor. Avrupa’da her hangi bir takımın vereceği 10 milyon Avro, F.Bahçe’nin vereceği 20 milyon Avro’dan daha değerlidir bana göre. Bunu bilebilecek bir yönetim var mı Trabzonspor’da. Yönetimde herşeyin para olmadığını bilen birileri var. Biliyorum var. Hem sonra daha çok para kazanmak profesyonel yönetilen bir kulüp için geçerli olabilir. Ama Ertuğrul Doğan yönetimlerinin bugüne kadar 45'e yakın futbolcu transfer ettiğini ve transfer ettiği bu oyunculardan bazılarını üstüne para vererek gönderdiğini hatırlayalım. Uğurcan’dan gelecek 10 milyonu da 20 milyonu da bu yönetim kullanacak sonuçta. Nasıl kullanacakları da geçmişte nasıl kullandıklarına baktığımızda üç aşağı beş yukarı belli. Bu yüzden daha fazla para veriyor diye F.Bahçe’ye ya da G.Saray’a bu oyuncu satılamaz. Yönetimin Uğurcan’ı daha fazla para veren İstanbul takımlarından birine satma hakkı yok. Yönetimin Uğurcan’ı İstanbul takımlarına satarak taraftarı hayal kırıklığına uğratma hakkı da yok. Uğurcan’a hakkını versinler, yeter.

Bu aşamada Trabzonspor taraftarı klişe cümleler kurmak yerine kaptanına sahip çıkmalı. Bu takımdan manevi olarak hak ettiğini alan kaptanlarının maddi olarak da hakettiğini almasını sağlamalı. Yönetimin ne yapalım gitmek istiyor gibi söylemlerine itibar etmemeli.