İngiliz basının en önemli yayın organlarından biri olan The Guardian, Türk futbolunu inceleme altına altı. A Milli Takım ve Süper Lig'in mercek altına alındığı yazıda Süper Lig hakkında "Kısa vadeli sonuçlara ve anına başarıya takıntılı bir kulüp sistemi" ifadesi kullanıldı. Yazıda ayrıca "Türk futbolunun yeniden güçlü bir sesle yankı bulması gerçekten ilginç" ifadesi kullanıldı.
İngiliz basınının önde gelen yayın organlarından The Guardian, Türk futbolunu mercek altına aldı. Gazeteci Michael Butler imzası taşıyan inceleme dosyasında A Milli Takım'ın Almanya'da düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda elde ettiği başarı, Süper Lig ekiplerinin futbola yaklaşımını ve transfer politikalarına yer verildi.
Yazıda Türkiye'de yetişen genç futbolcuların önünde engeller olduğu vurgulanırken Süper Lig'in "kısa vadeli sonuçlara ve anında başarıya takıntılı bir kulüp sistemi" olduğu vurgulandı.
"Türk futbolunun yeniden güçlü bir sesle yankı bulması gerçekten ilginç" ifadesiyle sona eren yazıdan öne çıkan kısımlar şu şekilde:
"Türk futbolu bir dönem yaşıyor. Genç yetenek Kenan Yıldız, Juventus'ta 10 numaralı formayı giymeye başladı ve 2029'a kadar sözleşme imzaladı. Yıldız, geçtiğimiz hafta sonu Derby d’Italia'da Inter'e karşı 4-4'lük beraberliği getiren 2 son dakika golünün sahibi oldu. Hakan Çalhanoğlu o maçta forma giyemedi ancak pazartesi günü 2003'ten bu yana Ballon d'Or aday listesine giren ilk Türk futbolcu oldu ve Bukayo Saka ve Cole Palmer’ın üzerinde 20. sırada yer aldı. Ve Real Madrid'in Arda Güler'i; ülkenin tartışmasız yıldızı, Ballon d'Or’un Kopa Trophy ödülünde Lamine Yamal'ın ardından ikinci en iyi genç oyuncu olarak seçildi.
HOLLANDA MAÇINDAKİ KADRODA SADECE 4 OYUNCU TÜRKİYE'DE YETİŞTİ
Yurt dışında oynayan bu yetenekli oyuncuların yer aldığı Türkiye, EURO 2024 çeyrek finalinde Hollanda'ya elenirken şanssızdı. Ancak, Hollanda’ya karşı sahaya çıkan 10 sahada oyuncudan sadece dört tanesi ülkede doğmuş ya da Türk akademilerinden yetiştirilmişti. Ülkede yetişen Türk yeteneklerin yolu hala engellerle dolu.
KISA VADELİ SONUÇLARA VE ANINDA BAŞARIYA TAKINTILI BİR KULÜP SİSTEMİ
Bu, Türk futbolunun ana çelişkisidir: kendi oyuncularıyla gurur duyan bir taraftar kitlesi – bu nedenle Ankara doğumlu, İstanbul’da büyümüş olan Güler, Çalhanoğlu ve Yıldız’dan (her ikisi de Almanya doğumlu) daha çok ön planda. Ancak kısa vadeli sonuçlara ve anında başarıya takıntılı bir kulüp sistemi. Bu durum, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın oluşturduğu "Büyük Üçlü" ile özdeşleşiyor; birbirlerini geçme çabasında genellikle, kısa vadeli bir kayıptan kaçınarak kendi oyuncularını geliştirmek yerine, çoğunlukla geçmişteki en iyi dönemlerini geride bırakmış yabancı oyuncuları tercih ediyorlar.
DERBİDE HER İKİ TAKIMDA YAŞLI YILDIZLARLA DOLUYDU
Türkiye, dışarıdan transferlere bu kadar bağımlı olan tek ülke değil ve bu modelin sonuçlar elde edebileceğini belirtmekte fayda var. Mauro Icardi’nin golleri, Galatasaray'ı geçen sezon Süper Lig şampiyonu yaptı. Bu sezonda ise Beşiktaş’ın Ciro Immobile, Fenerbahçe’nin Edin Dzeko ve Dusan Tadic’in önünde gol krallığında lider durumda. Bu tür oyuncuları transfer etmek uzun zamandır alışılmış bir yöntem ve pazartesi günü Galatasaray ile Beşiktaş arasındaki derbi, her iki tarafında da yaşlı yıldızlarla doluydu.
OKAN BURUK DEĞİŞİMİN MERKEZİNDE YER ALIYOR
Ancak, Galatasaray, şu anda birçok yüksek maaşlı veteran oyuncu bulundurmasına rağmen – Icardi, Michy Batshuayi, Hakim Ziyech, Dries Mertens – bu ünlü kulüpte yeni bir zihniyetin ilk işaretleri görülüyor. 2002 Dünya Kupası yarı finaline ulaşan Türkiye kadrosunun bir parçası olan ve Galatasaray’ın altyapısından yetişmiş olan teknik direktör Okan Buruk, bu değişimin merkezinde yer alıyor ve 2022’de kulübe geri döndüğünden beri ekibini üst üste iki şampiyonluğa taşıdı. Pazartesi akşamı Beşiktaş’ı 2-1 yendikten sonra, Galatasaray Süper Lig'de altı puan farkla yeniden zirvede yer alıyor ve bu sezon şu ana kadar oynadığı 10 maçta yenilgi yüzü görmedi.
GALATASARAY, VETERAN OYUNCULARA OLAN BAĞLILIĞI AZALTMAYI ÇABALIYOR
Galatasaray’ın bu sezonki en önemli oyuncusu, Ağustos ayında Norwich'ten yaklaşık 20 milyon sterlin karşılığında transfer edilen Gabriel Sara oldu. Bu, Galatasaray'ın yüksek maaşlı veteran oyunculardan bağımlılığını azaltmak amacıyla yaptığı bilinçli bir çabanın parçası. Beşiktaş’a karşı sahaya çıkan Galatasaray'ın ilk 11'inde sadece Icardi (31) 30 yaşının üzerindeydi.
TÜRK FUTBOLUNUN YENİDEN GÜÇLÜ BİR SESLE YANKI BULMASI GERÇEKTEN İLGİNÇ
Norfolk’tan İstanbul’a giden yol pek de sık kullanılan bir güzergah değil ama Championship'teki gibi, Sara sıklıkla takımının ana yaratıcısı oldu. Şık sol ayağı ve etkili serbest vuruşlarıyla, 25 yaşındaki oyuncu Beşiktaş’a karşı iki asist yaparak bu sezonki skor katkısını beşe çıkardı. (Bu sezon Süper Lig’de en çok asist yapan oyuncu.) İster yurt dışında parlayan Türk milli takımı oyuncuları, ister Süper Lig'de yıldızlaşan beklenmedik yabancı oyuncular olsun, Türk futbolunun yeniden güçlü bir sesle yankı bulması gerçekten ilginç."
TRABZONSPOR'U UNUTTU!
İngiliz basının amiral gemisi olan The Guardian, gazetesi Türk futbolunu inceleme altına altına aldığı bir yazı yayımladı.Yazıda yabancı liglerde oynayan Türk oyunculardan, Milli takıma, Türkiye'de ki mücadeleye kadar detaylı bir yazı kaleme alan gazete Galatasaray,Fenerbahçe ve Beşiktaş analizlerine yer verirken, Türkiye'de defalarca şampiyon olmuş, avrupada başarılar kazanmış Trabzonspor'u unuttu!