Süper Lig Mehmet Ali Yılmaz Sezonu’nun 9’uncu haftasında 18 Ekim Cumartesi günü (yarın) Çaykur Rizespor’a konuk olacak Trabzonspor’a deplasman yasağı getirildi. 53 TL’den satışa çıkan maç biletlerinin ardından alınan bu karar, bordo-mavili camiada büyük tepki topladı.
Trabzonspor taraftar grupları Trabzonlu Gençler, Gurbetçi Gençler ve Vira, kararın ardından art arda sert açıklamalarda bulundu.
“Bir şehire sahip çıkamayanlar koltuk işgalinden vazgeçsinler”
Trabzonlu Gençler grubu, kararın ardından yaptığı paylaşımda, diyerek şu ifadeleri kullandı:
"Milli ara ile beraber iki haftadır gündemi meşgul eden Rizespor deplasman tribününe taraftarlarımızın alınması konusu olumlu karar çıkmasına ve taraftarlarımızın bilet almasına rağmen tekrardan yasak gelmiştir.
Komşu iki şehrin karşılaşacağı bir maçta güvenlik bahanesine sığınan herkesi görevini yapmaya ve deplasmanımıza dokunmamaya davet ediyoruz!"
Açıklamanın devamında,
"Yeter artık. Her sezon aynı bahane, aynı haksızlık… En çok deplasman yasağına maruz kalan taraftar yine Trabzonspor taraftarı… Tüm Trabzonspor tribün grupları olarak tek ses, tek yürek diyoruz: Yasak değil, adalet istiyoruz." ifadeleri yer aldı.
Gurbetçi Gençler: “Kime göre, neye göre?”
Bir diğer taraftar grubu Gurbetçi Gençler, “Kime göre, neye göre?” başlıklı paylaşımıyla tepki gösterdi.
Açıklamada, "Söz konusu Trabzonspor olduğunda ‘yasak’ kelimesinin hak olduğu bir şartta Trabzonspor kimlerle nasıl, ne şekilde mücadele edecek? Bu vatan topraklarında karşılaşılan ‘yasak’ kelimesi bir tek Trabzonspor’a mı hak?" denildi.
Vira Grubu: “Bu karar derhal geri çekilmelidir”
Vira Grubu da yayımladığı açıklamada yasağın haksız ve keyfi olduğunu belirterek, "Hiçbir somut gerekçe olmaksızın alınan deplasman yasağı kararı, sporun doğasına ve adil rekabet anlayışına zarar vermektedir.
Ortada herhangi bir olumsuzluk veya güvenlik riski bulunmadığı halde böyle bir karar alınması, sorumluluktan kaçan ve en kolay yolu seçen bir anlayışın göstergesidir.
Alınan bu yasağın Trabzonspor taraftarı açısından tek bir dayanağı veya daha önce yaşanmış tek bir örneği varsa, göstersinler!
Tüm organizasyon süreçleri eksiksiz şekilde yürütülmüş, gerekli güvenlik ve izin planlamaları tamamlanmıştır.
Gerçeğe dayanmayan bu yasak, keyfi ve haksızdır." ifadelerini kullandı.
Grup açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
"Bu tür kararlar, gerginliği önlemek yerine artırır; toplumsal tansiyonu düşürmek yerine yükseltir. Bugün yaratılan bu tablo, yarın doğacak sonuçların da zeminidir.
Şimdi soruyoruz: Bu sorumluluğu kim üstlenecek? Sebepsiz yere yasak kararı alanlar, yarın oluşacak her olumsuzluğun da muhatabı olacaktır.
Sorun çözmek yerine yasak koymak, en basit ama en yanlış yoldur. Bu karar derhal geri çekilmelidir."