SON DAKİKA



Haber > Spor > Görülen lüzum üzerine…

Görülen lüzum üzerine…

26 Mayıs 2016 Perşembe - 10:05








Günebakış’ta Ali Öztürk’e, “öküzün altında buzağı arar” misali bize yamamaya çalıştığı kolektif hareketi ile ilgili hem köşesinde, hem gazetesinin manşetlerinde verdiği destekleri, “... Onlar binlerce sessiz yüreğin Gönülden temsilciliği yapıyorlar” cümlesiyle de hatırlatınca, bakın neler dedi? Bana yazdıklarında; “Doğrudur. O yıllar kolektifin öne çıktığı ve masum üniversite eylemleri görüntüsündeki yıllardı” dedi.

TGC Başkanı Yusuf Turgut’a yönelik yazısında ise bakışını bir tık daha yükseltip; “Demokratik öğrenci hareketi olarak doğan...” diye başladı. Oysa, o dönemlerde “bu işler böyle başlar” diye bizim satır arası şekliyle yazdıklarımız ortada. (Bu konuda görüşüm o gün ne ise bugün de odur.) KTÜ’nün raporları ve devletin resmi kayıtları da ortada... Dahası o günleri yaşayan meslektaşlarımız da hayattalar... Ama siz o günlerde konuya bakarken, yazarken “amacınız üzüm yemek değil de bağcıyı dövmek” olunca (tıpkı bugünkü gibi) , tabidir ki kamufle edilen gerçekleri göremez, söylense duyamaz, anlatılsa da anlayamazsınız!

Haa bir de; “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!” misali sen kargayı besleyeceksin, büyüteceksin. Sonra da karga milletin gözünü oymaya başlayınca, “denize düşen yalana sarılır!” hesabıyla başka hedeflerin peşine düşeceksin! Zaten, canhıraş bir şekilde verilen teşvik ödülü konusunu sürekli gündeme taşıman da bundan. Ödül töreni sırası ve sonrasında tüm meslektaşlarımızın gözünün önünde yaşananları istismar etmen de...

Bunu başta orada tüm Meslektaşlarımız olmak üzere cümle alem biliyor. Her ne hikmetsen seninle birlikte 1-2 kişi bilmiyor! Ödül töreninde öğrencinin davranışı spontane gelişmiştir. Bunu Günebakış düşmanlığı gibi bir safsataya taşımanın hiç manası da, yararı da yoktur. Orada da Günebakış’a karşı tek bir negatif davranışım dahi olmamıştır. Kaldı ki, kolektife destek söz konusu olunca, zat-ı alinizin eline su dahi dökemeyeceğimiz de zaten ortadadır! Bu arada; Gazeteciler cemiyetinde ta başından beri, “tek liste olsun” diyenlerden de biriyim. Onların ve benim düşündüğümü genel kurul ortaya koymuştur. Ama, hesabı başka olanlar buna müsaade etmemiştir. İki de bir seçim deniliyor ise, çıkar aday olursunuz. Olur biter. Bu kadar uzatmaya, başkaları üzerinden de pehlivanlık yapmaya da gerek yoktur

HOCALARIN HOCASI’NDAN “0.5 VERİMLİLİK YETMEZ.”


1925 Trabzon doğumlu Prof. Dr. Zeyyat Hatipoğlu kelimenin tam anlamıyla “Trabzon’da rüzgâr estirdi” dersek yeridir. Hareketleri ağırlaşmış olsa da, zihnindeki kıvraklıktan hiçbir şey kaybetmemiş olan Prof. Dr. Hatipoğlu, TRT Trabzon Radyosu’ndaki canlı yayında kendisine yönetilen “Nasıl bir Türkiye? Nasıl bir Trabzon?” sorusuna, “Önce Türkiye, Önce Trabzon” diyerek kalkınma noktasında net bir cevap verdi:

-“Türkiye, yüzde 4 kalkınma hızıyla değil, halen yüzde 0.5 olan verimlilik artışını yüzde 1’in üzerine, yüzde 1.5’a çıkardığı zaman kalkınır. Yoksa gerisi boştur. O.5 verimlilik yetmez.”

ERSUN YANAL İÇİN…

Öyle veya böyle tekrar geldi. Karar verici de, ne Trabzonspor kamuoyu, ne de bizler olmadığımız için şimdilik söyleyecek bir şeyimiz yok. Geçmişte yaptıklarında, söylediklerinde yanlış olanlar mı? Onları, Ersun hoca, tekrarlamadıktan, dolayısı ile hatırlatmadıktan sonra sorun yok! Ama, tekrarlar ve hatırlatırsa, sorun çok!

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap