Trabzonspor üç puanı kaleci Hakan’ın sayesinde aldı. Özellikle maçın başında, daha ikinci dakikada yaptığı kurtarışlar maçın Bursaspor lehine olmasının önüne geçti. Trabzonspor burada golü yemiş olsaydı, maçı döndürmesi çok kolay olmazdı. Hakan’ın yanına Özer’i de yazabiliriz. Galatasaray maçında sahayı ağlayarak terk eden Özer, Hakan ile birlikte maçın adamı oldu. Özer, hem attığı golle hem de oyun içindeki güzel futboluyla sahanın başarılı oyuncularından biriydi. Trabzonspor hafta sonu Rize karşısında galip gelen kadrosunu bozmadı, aynı kadro ve aynı dizilişle sahaya çıktı. Ersun hoca inat etti, Bosingwa’yı savunmanın göbeğinde, Yusuf’u da savunmanın solunda oynattı. Rize karşısına çıkarılan kadro başarılı mıydı? Bence değildi ama Ersun hoca için başarılı ki, yine aynı kadroyu tercih etti.

Oyuncu değişiklikleri aynı. Bosingwa sakatlanıp çıkmasa yine aynı tarz oyuncu değişiklikleri devam edecekti. ‘Trabzonspor başarılı bir oyun oynadı mı?’ desek yanılırız. Bursaspor ilk yarıda daha üstün olan taraftı. Net gol pozisyonları yakaladı ama Hakan müsaade etmedi. Trabzonspor’un ise ilk yarıda kaleyi tutan tek şutu yoktu. Gerçi ikinci yarıda da tek isabetli şutu Özer’in golüydü. Bir de maçın uzatmasında Mehmet Ekici’nin direkten dönen topu vardı. Bu top aynı zamanda kalecinin kurtarışıydı ama hakem görmedi, direkt aut verdi.

Maçın ikinci yarısında Bursa oyundan düştü. O beklediğimiz hücumdaki agresif Bursaspor’u sahada göremedik. Sonuç olarak; rakipten alınan üç puan, dördüncülük için önemliydi. Başakşehir de kazanmış. Fark 4 puana çıkmışken, burada kaybedilecek puanlar ‘Trabzonspor un dördüncülük yarışında geri düşmesi’ anlamına gelirdi. Orta hakem Fırat Aydınus ilk kez başarılı bir Trabzonspor maçı yönetti.

Tek önemli hatası maçın uzatmasında Bursaspor’un lehine verdiği faul atışı oldu. Burada Belluschi faulü kendi yaptı ama Trabzonspor aleyhine faulü verdi. Kullanılan serbest vuruş üst direkten döndü. Bu, gol olsaydı Fırat Aydınus maça direkt müdahale etmiş olacaktı. Bursaspor maçında iki takım taraftarlarının karşılıklı takımlarına destek olması ve birbirlerine jest yapmasını canı gönülden kutluyorum. Bütün tribünün Şenol Güneş’i canı gönülden alkışlayıp, bağrına basmasını tebrik ediyorum. Çünkü bunlar bizim değerlerimiz.