Trabzonspor’un eski asbaşkanı Hikmet Onur, çarpıcı açıklamalar yaptı. Bordo-Mavili kulübün 26 Mayıs 2013’te yaptığı Olağanüstü Genel Kurul’da mevcut yönetime destek veren Onur, büyük hayal kırıklığı yaşadığını söyledi. Onur, "Böyle yöneticilik yapacaklarını bilseydim asla oy vermezdim" dedi. Yapılan yanlışlardan sonra taraftarın maça bile gitmediğine dikkat çeken camianın dinamik ismi ve eski asbaşkanı Onur, "Bence en büyük kaybımız, seyircinin artık maçlara gelmemesidir. Bu durum bir şekilde izah edilmelidir" vurgusunu yaptı. Onur, şöyle devam etti: "Bu durum aslında taraftarların takıma küsmesinden kaynaklanmıyor; yönetimin gereğinden fazla politize bir anlayış sergilemesinden kaynaklanıyor. Trabzonspor’un içinde politika her zaman olmuştur. Ben 1974’ten beri bu kulübün içindeyim. Yönetim siyasetle ilişkilerini iyi tutmalı ancak aşırıya varan bir politik görüş sergilemenin özellikle Trabzonspor gibi taraftar grubunun büyük çoğunluğunun iktidar yanlısı olmadığından hareket edersek çok yanlış bir tutum olduğunu görüyoruz." Hikmet Onur, yönetimin iktidar yanlısı tavrından dolayı yaptığı yanlışlardan bahsederken "Bizi bile kongre öncesinde yanlarına almayı başardılar. Açıkçası benim için kocaman bir hayal kırıklığı oldu. Böyle olacağını bilseydim kesinlikle oy vermezdim. Sayın Mehmet Ali Yılmaz’ın da olurunu aldık, o da aynı görüşteydi. Seçmenleri yönlendirdik ve sonuçta seçimi kazandı. Ama yaptıklarını görünce hayal kırıklığı yaşamamak elde değil. Şimdi düşünüyorum da bu yönetim aslında seçimi kazanacağını pek beklemiyordu. Bu bir kere ekonomi işi, para işi. Kongreden önce üç aylık bir süre içinde 60 milyon TL ödenmesi gerekiyordu, hiç değilse bu rakamın en az yarısı hazır hale getirilmeliydi. Böyle bir hazırlıkları olmamış görünüyordu. Buna rağmen bizi yanlarına almayı başardılar. Gelir gelmez bilet fiyatlarına yüzde yüz zam yaptılar, sonra tekrar geriye çektiler. Politik izlenimler iyi karşılanmadı. Küskünler çoğaltıldı. Kulüp içerisindeki yapılaşma anormal şekilde dağıtıldı, yerine fazlasıyla insanlar alındı. Sanıyorum zafer sarhoşluğu içinde oldu bunlar." Yönetime gerek yok Bakan Bayraktar’ın oğlunun transfere karıştığı ve yönetimden daha aktif durumda olduğu söylemlerine ise Onur, "Böyle bir şey kabul edilemez. Benim yöneticiliğimde olsa bırakıp giderim. Eğer biz Trabzonspor camiasının oylarıyla oraya gelmişsek Trabzonspor kulübünün menfaatleri doğrultusunda hareket etmekle mükellefiz. Biz eğer iktidardaki, muhalefetteki veya onların yakınları söz sahibi olmaya kalkışmışsa -ki öyle diyorlar- ben yakınen şahit olmadım, hatta orada oda falan da vermişler. Bunlar doğruysa son derece yanlış, o zaman yönetimin ne anlamı var? Yönetim neyi yönetecek? İşlevleri ne? Bunları düşünmek lazım" dedi. Kongre artık şart oldu Geçtiğimiz günlerde aralık ayında en azından güven tazeleme adına seçimli kongre yapılması yönünde beyan verdiğini hatırlatan Onur, şunları kaydetti: "5 ay önceki kongrede usulsüzlük yapıldığı ki, doğrudur hukukçular da aynı görüşteydi. O nedenle de mahkeme gereğini yaptı ve yapılan tüzük değişikliğini kabul etmedi. Aralık ayında yeniden seçimli kongre yapılması gerektiğine karar verdi." Onur, "Görünen o ki Trabzonspor’un mutlaka ve mutlaka her kesimce aklanabileceği seçimli kongre yapma şartı var. Başka çaresi yok. Yoksa hiç gitmez. Bugün iyi bir sonuç alırsın, iki manşetle zirveye falan yazılır. Ondan sonra bir tökezlersin, haydi yerden yere vurulursun. Madem ki iyi yaptığım inancı taşıyorsun, ben olsam şöyle bir durumda kongre kararı alırım" diye konuştu. Madem geldi çizgisini korumalı Teknik Direktör Mustafa Akçay hakkında da değerlendirmede bulunan Onur, "Ben asbaşkanken Mustafa Akçay, Giray Bulak’ın yardımcısı olarak görev yapıyordu. İnsan olarak mükemmel bir kişiliğe sahiptir. Ama birdenbire böyle bir göreve getirilir de bunun altından kalkabilir mi derseniz, benim kafamda az da olsa soru işaretleri var. Beyanlarına bakıyorum böyle çocuksu beyanlar... ‘Ben İncil okuyorum’ gibi açıklamalar... Vatandaş ‘bana ne, ne okursan oku’ diyor. Biraz erken geldi ama madem geldi o çizgisini korumalı" diye konuştu. Dört parçaya bölünmüş ONUR: Bugüne kadar Mehmet Ali Bey’e muhalif olanlar, onun yanında olanlar veya bir başkası için... Birlik beraberlik hepsinin üzerinde ittifak edebileceği bir başkan yönetiminde birleşmeyle mümkün olur. Bu durum da çok zor. Büyük bir felaket görmeli Trabzonspor ki onu da istemeyiz. Artık ne yapıyoruz, güçlerimizi birleştirip her şeyimizi Trabzonspor için seferber edelim demedikçe olmaz. Trabzonspor aslında şu an 4 parçaya bölünmüş, ben öyle görüyorum. İşte Mehmet Ali Yılmazcılar, İdmanocaklılar, Kuyumcular ve Faruk Özakçılar… Trabzonspor’un tüm unsurlarını bir araya getirmek kalbur üstü bir ismin başkanlığı altında mümkündür. 16 milyon TL nasıl ödendi? Trabzonspor’da oluşan borçlanmayı eski yönetimin yaptığına dikkat çeken Onur, "Sayın Sadri Şener’in izlediği politika, yönetimsel hatalar, anormal rakamlarla yapılan transferler ve bazı oyuncuların bedelsiz olarak takımdan ayrılmaları nedeniyle borç bu rakamlara ulaştı" dedi. Onur, şöyle devam etti: "Borcun 191 milyon TL olduğundan bahsediliyordu ancak son yapılan mali kongrede bunun 16 milyon TL’nin ödendiği açıklandı. Nasıl ödendiği yönünde doyurucu bir açıklama yok. Bu para nasıl ödendi? Şimdi duyuyoruz personelin maaşlarını ödemekte sorunlar var. 16 trilyonluk bir girdi nasıl sağlandı? Birikmiş futbolcu alacakları nasıl ödendi? Öyle yuvarlak açıklamayla olmaz bu işler. Bu yönetim göreve ilk geldiğinde yaptıkları bir hesap vardı, 12 milyon TL’lik bir açıktan bahsedildi. Ne oldu sonra, bu para nerede? Böyle bir açıklama yapılıyorsa bunun kamuoyunun önüne koyulması lazım. İddia makamı iddiasını ispatlamakla mükelleftir." Başkan parayı bulmak zorunda ONUR: Ben bu yönetim oluşmadan önce İstanbul’da birkaç iş adamıyla görüştüm. İsimleri bende kalsın. Bütün ısrarlarıma rağmen ekonomik tablodan dolayı cesaret edemediler. Başkan ya parayı verecek ya bulacak. İster yönetim kurulundaki arkadaşlarından alsın. Ama Trabzonspor’un icralarla işi olmasın. Şu anda bakıyorum konuştuklarım içerisinde -İstanbul’da buna Sayın Mehmet Ali Yılmaz da dahildir- ‘Niye girelim’ diyorlar. Nuri Albayrak mesela ‘30 trilyon için ibra edilmemişim. Şimdi 200 trilyonun altına niye gireyim’ diyor. Adam haklı. Sayın başkanımız Mehmet Ali Yılmaz da aynı şeyi söylüyor. Biz herkese eşit mesafedeydik “Bizim dönemimizde siyaset olması gereken yerdeydi” diyen Onur, “Bütün partilere eşit mesafedeydik. Hepsinin genel başkanı kulübe gelmiş, aynı kabulü ve aynı ilgiyi görmüşlerdi. Ne bir eksik ne fazla şekilde davranmışız. İktidar olsun, muhalefet olsun, hangisi olursa olsun. Amaç buydu. Elbette politika da hayatımızın bir parçası. İktidara yakın olmakla sana para mı veriyorlar? Ya da sana bir yerden arsa mı tahsis ettiler de Trabzonspor menfaat elde etti? Kişisel duygulara bağlı politik yol almaya kesinlikle karşıyım. Yani oradan bir şeyler kazanacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Politika öyle bir şeydir ki bir anda bırakır, pat diye ortada kalırsınız” ifadelerini kullandı. PARAN VARSA TRANSFER YAPARSIN... Trabzonspor’un eski asbaşkanı Hikmet Onur, Spor Müdürümüz Gökmen Özağcı ve muhabirlerimiz Özer Çalık ile Ümmügülsüm Aydemir’e çarpıcı açıklamalarda bulundu. Onur, “Şimdi ‘devre arasında transfer yapacağız’ diyorlar. Bunun için para var mı onu açıklasın. Desin ki benim üç futbolcuya ihtiyacım var. Lazım olan finansım hazır, temin ettim edeceğim falan filan... Transfer parayla olur” dedi. Trabzonspor’un yeri her zaman zirvedir Trabzonspor’un aldığı saha sonuçlarıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Hikmet Onur, şunları söyledi: "Takım iyi gidiyor ama umut vermiyor. İstikrar yok. Ben bile en basit lig maçında acaba ne olur endişesini taşıyorum. İnandırıcılık meselesidir bu. Başta yönetim olmak üzere teknik kadro bu durumu iyi değerlendirmelidir. Trabzonspor her zaman ismen de olsa zirvenin adayıdır. Ama iki aşağı iki yukarı derken ilk 5 arasında yeri hazır olmalıdır. Biz buna alıştırmışızdır kendimizi. Bazen istisnalar olmuştur. Şu an bakıyorum Avrupa’daki iyi performansın bence yüzde 60’ı şans. Futbolda hep şanslı olan da kazanır diye bir şey yok." Onur olmasa 4 basamak gerideydi Trabzonspor’un şanslı sonuçlar aldığının altını çizen eski asbaşkan, "Öyle maçlar oynanıyor ki mesela kaleci Onur olmasaydı ben iddia ediyorum Trabzonspor bulunduğu yerin dört sıra daha altında olurdu. Trabzonspor’un şu an Onur’un dışında satarak paraya çevireceği değerli bir oyuncusu yok. 1 veya 2 milyonluk futbolcudan bahsetmiyorum. Öyle bir futbolcu yok. Hepsi gitmiş" dedi. Trabzonspor kupayı alamaz Hikmet Onur, TFF’nin 2010-2011 sezonunda Trabzonspor’un hak ettiği kupasını vermeyeceğini iddia etti. "Trabzonspor kupayı alamaz" diyen Onur, "Ehemmiyetini de kaybetti bu durum. Alsan ne olacak ki, neyi sağlamış olacaksınız ki? Şampiyonluğunuzu tescil ettirebiliyor musunuz? O olmadan kupayı almışsın ne olacak ki? Kupa sembolik bir şey. Daha önce neredeydi Trabzonspor? Mevcut iktidar Trabzonspor’un şampiyonluğunun tescili için, kupası için kulübün yanında olsaydı bunlar çoktan alınmıştı. Bütün iş iktidar partisinin tavrıyla alakalı. Başka izahı yok" dedi. Ben isim önermedim Bu yönetimin oluşturulmasında biz kesinlikle bir isim dahi önermedik. Benim önüme listeyi koydular, "İstediğin ismi yaz" dediler. Ben "Hayır, yönetim kurulunun kimlerden oluşacağına karışmam" dedim. Başları sağ, gidip sorun.