SON DAKİKA



Haber > Spor > Koltuk sevdam olsaydı önceki seçimi alırdım!

Koltuk sevdam olsaydı önceki seçimi alırdım!

20 Kasım 2015 Cuma - 10:03




Trabzonspor Başkan Adayı Muharrem Usta'dan flaş açıklamalar...





Usta, "Başkanlıkla ilgili yola çıktığım zaman geceleri uykum kaçıyor. Trabzonspor’un içinde bulunduğu bu yükün altından kalkmak için terlemek gerekiyor, emek vermek gerekiyor, uykularınızın kaçması gerekiyor. Koltuk sevdam olsaydı ben önceki seçimi almasını bilirdim" dedi.

Trabzonspor Başkan Adayı Muharrem Usta, adaylık sürecini ve projelerini değerlendirirken kaygılarını da dile getirdi. Usta, özellikle Trabzonspor'u ekonomik yönden ferahlatacak projelerle başkanlığa soyunduğunun altını çizerek, Bordo-Mavili ekibini adeta küllerinden doğuracaklarını vadetti. Tüm başkan adaylarına saygı duyduğunu ifade eden Usta, kulübün 50. yılında taraftarları yılların özlemi şampiyonlukla coşturmak için taşın altına elini koyacaklarını açıkladı. Usta, camianın tüm değerlerini aynı pota etrafında toplayarak başarı kıstasının ilk adımını atmak istediklerini de ifade etti. İşte Muharrem Usta'nın o çok konuşulacak açıklamaları…

EKONOMİK DARBOĞAZ AŞILMALI

Trabzonspor’un sorunları var, her kulüpte olduğu gibi. Ama bizim son yıllarda sorunlarımız biraz daha derinleşti. 2-3 alanda bu sorunları belirlemek lazım ki ne yapacağımızı onun üstüne tanımlamak gerekir. Birincisi, finansal açıdan kulüp gerçekten bayağı sıkıntıda. Burada bir felaket tellalığı yapmaya gerek görmüyorum ancak gerçekten sorunlu bir tablomuz var. Elbette ekonomik anlamda bir şeyler yapılması lazım. Trabzonspor’un gelirlerinin neredeyse yüzde doksan beşi naklen yayın gelirleri ve Spor Toto'dan geliyor. O sabit gelirleri çıkardığında neredeyse gelirleri yok gibi. Halbuki spor kulüplerinin en önemli gelir kaynağının başında sponsorluklar gelir, ürettiği projeler veya stat gelirleri gelir. Trabzonspor’un düşünün ki 80 milyon geliri var, bunun içinde ancak 4,5 milyon stat geliri, sponsorluk geliri ya da diğer gelirler… Bu inanılmaz küçük boyutlarda. Fakat sponsorluk ve diğer gelirleri elde etmenin yolu bu bedelleri ödeyecek olan iş dünyasının kulübün başarısıyla orantılı kulübe yatırım yapmasıdır. Yani hiç kimsenin parası kolay kazanılmış değildir.

Akyazı karanlığa gömülmeyecek

Sadece maçlarda gidip gelinen, bunun dışında karanlığa gömülmüş bir Akyazı’yı asla istemiyoruz. Biz orayı Trabzon’un yaşanan bir yeri haline getireceğiz. Hem stadın kendisi yaşayan bir stat olacak hem de çevresiyle Trabzon’un, insanların nefes aldığı, başka faaliyetlerin olduğu bir stat olacak orası. Avrupa’da böyle birçok stat var. Anahtarı ve ışıkları kapatılıp antrenmandan antrenmana açılan ya da maçtan maça açılan bir stat olmaz. Yaklaşık 250 milyonluk bir yatırım… Anahtarı kapatılarak maçtan maça açılan bir stat olamaz. Trabzonspor için kalıcı stat gelirimiz, loca, seyirci gelirlerimiz dışında o bahsettiğim yaşanılabilir, insanların cıvıl cıvıl 365 gün 24 saat yaşadığı bir tesis ve bir bölge yaparak Trabzonspor’a yıllık 10 ila 15 milyon lira ve ayrıca her yıl gelir sağlayacak bir vizyonla bu işe soyunuyoruz. 

Benim gönlümden kimse söküp alamaz

2010-2011 sezonuna dönüp bakıldığında net bir şey söylüyorum. Benim gönlümde ve tüm Trabzonsporluların gönlünde 2010-2011 sezonunun şampiyonu Trabzonspor’dur. Mahkeme ne derse desin bunu benim gönlümden kimse söküp alamaz. Adli yargıda süreç devam ediyor. Bunun bir de Avrupa süreci var.  Bu bir hukuk mücadelesidir ama hukuk mücadelesi tek başına bir mücadele değildir. Elbette lobidir, elbette bir güçtür. Ama bakın Trabzonspor olarak geriye dönüp bir öz eleştiri yapalım... Güç birlikten doğuyorsa Trabzonspor, tarihinin en büyük parçalanmasını yaşıyor. Peki bu hukuk mücadelesi bu kadar parçalanmış yapıda nasıl verilir? Hukuk mücadelesini yurt içinde veriyorsanız, en iyi hukukçularla bunu yaparsınız. Yurt dışında veriyorsanız yine en iyisiyle yaparsınız.  Avrupa’daki süreci, hukuk mücadelesini biz en iyi hukukçularla yapacağız.  Diyorum ki, biz 2010-2011’de Avrupa’ya, Şampiyorlar Ligi’ne gittik mi, gittik. Fenerbahçe’ye Avrupa yasağı geldi mi, geldi. Onun için vaadimiz nettir, biz mücadelemizi hukuk zemininde veririz. Ama Trabzonspor yeniden ayağa kalkacak ve şampiyonluğa koşacak. Benim için işin gerçek tarifi budur.

Türkiye'ye yakışır sponsorluk

Akyazı Stadı yapılıyor şu anda, ona biz de destek vereceğiz. Gelecek sezon başına yetişmesi için olağanüstü bir gayret içerisinde olacağız. Ben 2016-2017 sezonunun Trabzonspor açısından yeni ismiyle, sponsorun da gelmiş olduğu yeni ismiyle şimdilik Akyazı’da olan tesislerimize başlamış olacağına inanıyorum. Orada da şu anda daha biz adayken Türkiye’deki önemli firmalarla görüşmeler yapıyoruz. Göreceksiniz Türkiye’de Trabzonspor’a, Türkiye’ye yakışan iyi bir isim sponsorluğumuzu halletmiş olacağız. O şu an borçlarımızın kapatılmasında önemli bir kaynak olacaktır. Çünkü stat ismi kulübün hangi şartlarda bulunduğuna göre değer ifade eder. Öyle zor durumda olursunuz ki 100 liralık malınızı 30 liraya satmak zorunda olursunuz. Bu biraz da denge meselesidir. Biz orada iyi bir işe adım atacağız. Trabzonspor’un isim hakkını Anadolu ölçeğine bakıldığında fevkalade bir noktada olabilecek bir yere getireceğiz. Ama iyi bir rakamla, iyi bir sponsorla Trabzon’daki Akyazı’yı ismiyle beraber bir düzene sokmuş olacağız. Tabii o stadın yaşayan bir stat olması lazım. 

Trabzonspor küllerinden doğacak

Trabzonspor’un kesinlikle kalıcı gelirlere ihtiyacı var, bunlar olmadan olmaz. O nedenle Trabzonspor’un öncelikle ekonomik anlamda kısa vadede büyük borcunun kapatılması için büyük projelere ihtiyacı var. İkincisi de gelirlerinin yarışabilir bir düzeye çıkabilmesi gerekiyor. O 76-80-85 milyon aralığında yıllardır dönüp duruyoruz. 5-7 yıldır yerinde sayan bu rakam nasıl olabilir de 130 milyona çıkabilir? İşte buna kafa yormak gerekir. Bizim gibi insanlar ve o çok değerli Trabzonspor markası altında bir araya geldiğinde, taraftarla bütünleştiğinde, başta buraya emek veren tüm başkanlarımız olmak üzere, şu anki başkanımız da dahil, taraftarıyla, bürokratıyla, iş adamıyla kenetlenmiş bir Trabzonspor çok kısa sürede küllerinden doğacak ve yeni bir güneş doğacaktır. Biz de bunun heyecanını  yaşıyoruz.

Başkanlık sevdam yok

Benim adaylık sürecim devam ediyor ama yola çıktığımı söyledim. Adaylık sürecine girene kadar bu teklifi bize yapanlara 'lütfen birlikte olalım, zaten beraberdik' dedik. Muharrem Usta olarak asla ve asla Trabzonspor koltuğuyla ilgili bir hesabım yok. Hiçbir ön şartım olmadan açık çek veriyorum, benim başkan olmak diye bir sevdam yok. Eğer birden çok aday varsa camianın önde gelenleri, başkanlar 100 kişi toplansın, derlerse ki benim teklifim bu olmuştu, başkan şu kişi olsun, sen onun listesine geç… varım. Başkan adayı Muharrem Usta olsun, onlar senin listene gelsin… varım. Hiçbiriniz olmasın, başka birisi olsun, siz oraya gidin… ona da varım. Ama öyle birisi de varsa ona söyleyeceğim tek bir şey var. O her kimse çatı demişlerdi ya, o önce kendisi çıkıp şunu demeli: Ben Trabzonspor’un bütün sorunlarını biliyorum, projelerimi yaptım, bunun altından kalkabilirim. Buna inanırsam onun da çatısı altına girmeye varım. Çünkü hani girersiniz de çatı çöker. İşte bu kadar şeffaf. 

Stratejimizi iyi belirleyeceğiz

İnsanların olduğu yerde sorunlar vardır. Spor varsa sorun olabilir, Trabzonspor’umuzun federasyonla ilgili sorunu şike ile ilgili sportif açıdan almış olduğu kararla ilgilidir ve Trabzonspor bu konuda haklıdır. Ama haklı olmak orayı terk etmekle bir şey elde etme sonucu doğurmuyor. Ben şuna inanan birisiyim: Haksızlık varsa hakkınızın medeni ölçülerde, kulübünüzün gücüyle, taraftarınızın gücüyle, birlikteliğiyle, kullandığınız her cümlenin özenilerek kullanılmasıyla, stratejik bir plan üzerinde yürüyerek kazanılacağına inanıyorum. Bizim yönetimimiz stratejik bir plan üzerinde yürüyecek, günlük üzerinde yürümeyecek. Stratejiniz varsa ve bu strateji size bu federasyonda olmanızı gerektiriyorsa gerektiriyor ama federasyonda da yine bir stratejiniz olacak. Biz stratejik insanlar olacağız. Bu stratejide nerede olmamız gerekiyorsa birinci sınıf olacağız, olmaya çalışacağız.

Kafamda gri hiçbir şey yok!

Bir haftadır hareketlenmeye başladım. Bir hafta öncesine kadar defalarca, onlarca bizzat kendim, ekibimde olan arkadaşlar, aracılarla başkalarına aday olanlara ve olmayı düşünenlere hep bu teklifi yaptım. Onlarca defa 'asla geri dönmeyiz, istiyorsanız buyurun siz de çıkın' dedik. İşte ben böyle yola çıktım. Ve hala söylüyorum, benim Trabzonspor’un içinde bulunduğu durumla ilgili yapılacaklar konusunda hiçbir endişem yok. Projeler, neler yapılacak, ekonomik olarak, camianın bütünlüğü olarak, kamuoyu algısı olarak, Türkiye’deki spor kamuoyuna verilecek mesajlar olarak burada kafamda gri hiçbir şey yok. Her şey orada. Burası tamam. Ama benim başkanlıkla ilgili yola çıktığım zaman geceleri uykum kaçıyor. Korkumdan değil, ne olacak diye değil, Trabzonspor’un içinde bulunduğu bu yükün altından kalkmak için terlemek gerekiyor, emek vermek gerekiyor, uykularınızın kaçması gerekiyor. Onun için o koltuk bana sevdalı gelmiyor, ben oraya şehvetle bakan birisi değilim. Koltuk sevdam olsaydı ben önceki seçimi almasını bilirdim. Bunu bütün Trabzonspor kamuoyu biliyor. 

Tartışmalardan utanç duyuyorum

Bunca sorunu olan Trabzonspor’un adaylar varken hangisi başkanlık yapsın yapmasın diye çok basit bir tartışma içerisine çekilmesini zül görüyorum ve bundan kendi adıma utanç duyuyorum. Üstelik tüzüğün asla müsaade etmediği bir şeyi konuşuyoruz. Yani biz seçime giderken Trabzonspor’un sorunları yerine tüzükte olmayan bir sorunu mu konuşalım? Buradan Trabzon kamuoyuna da sesleniyorum. Bizim Trabzonspor koltuğuyla ilgili bir hesabımızın olmadığını Trabzonspor taraftarı da, kamuoyu da önceki seçimde de bilir, o seçimden bugüne kadar yaptıklarımızla da bilir, verdiğimiz demeçlerle de bilir, bugünkü yaptıklarımızla da bilir. 


Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap