Trabzonspor Medical Park forması giyen Tutku Açık, Bordo-Mavili kulübün basın departmanına röportaj vererek kendisi hakkında bilinmeyenleri dile getir
İşte Tutku Açık'ın o röportajı...
Dile kolay; 2 lig, 4 Türkiye Kupası ve 6 da Cumhurbaşkanlığı Kupası
Bu kariyere sahip Tutku Açık, madalya arşivini Trabzonspor Medical Park forması altında genişletmek istiyor. Hayattaki en büyük prensibinin çalışmak olduğunu dile getiren ligin asist kralı, kulübün 5 sene içerisinde koyduğu şampiyonluk hedefinin öncülerinden biri olduğu için de hem heyecanlı hem de gururlu olduğunu söylüyor. Sizleri, tutkulu bir basketçinin röportajıyla baş başa bırakıyoruz
Bu yıl ve önümüzdeki yıllar için hedef ne?
Buradaki organizasyonun en önemli özelliği 5 sene içerisinde koyulan şampiyonluk hedefi. Bir anda en uç hedeflerle yola çıkılması, bana göre hata olurdu. Her sene için takımdaki eksikler gözetilip, üzerine koyarak yola devam edeceğiz. Bu hedef ve heyecan açıkçası beni cezp etti. Öncelikli hedefimiz ligde kalıcı olmak ardından da play-offa kalmak. Bunu adlandırmak güzel ama kendi içimde başka hedeflerim de var. Bu hedef de daha yukarıları. Kolay mı? Değil. Ligimiz bu sene çok zor. Ligdeki tüm takımlar kaliteli. Başarı için her anlamda birlik ve beraberlik şart. Tam anlamıyla takım olmayı başarırsak önemli bir eşiği aşmış oluruz.
Kısa sürede büyük başarılar gelmez diyorsun
Yapılanmayla ilgili düşüncelerini biraz açar mısın?
Öncelikle şunu söyleyeyim: Burada, hedefli ve heyecanlı insanların arasında olmaktan ötürü çok mutluyum. Sayın Başkanımız Abiş Hopikoğlu ve Kulübümüze yeniden sponsor olan Sayın Muharrem Ustanın da verdiği destekle birlikte güzel bir yapılanma var. Bu birlikteliği sürdürmek çok önemli. Sporda kısa süreli başarı olmaz. İstediğiniz kadar para harcayın geleceğe yönelik planız yoksa başarı gelmez. Bazı temel olguların yavaş yavaş gerçekleşeceğini öğrenmemiz lazım. Burada da geleceğe yönelik koyulmuş hedefler var. Bizler bu hedeflerin öncüsü olacağız ve daha sonra bu çıta üzerine katarak yükselecek. En sonunda da beklenen başarı gelecek.
Özellikle bu yıl kadroya önemli isimler transfer edildi ve beklentiler yüksek
Bu durum, üzerimde baskı oluşturmuyor. Hedeflerin yüksek olması benim için de Trabzonspor için de çok iyi. Hayattaki en büyük prensibim çalışmak. Gerektiğinden de fazla çalışma yapıp sahada en iyisini vermek isterim. Sonu olumlu ya da olumsuz olsun, her zaman çalışmayı isterim. Bugüne kadar eğer bir şeyleri başarmışsam onu da özverili çalışmama borçluyum. Camiamız şuan emin olsun: Hedefleri tutturmak için, ben ve takım arkadaşlarım elimizden gelenin fazlasını ortaya koyacağız.
Takımın oyun karakterini nasıl tanımlarsın?
Skor yapabilme kapasitemiz çok yüksek. Bu, işin kesin kısmı. Bazen hücum performansımız düşebilir ama şunu net olarak söyleyebilirim: İstediğimiz savunmayı sahaya yansıtabilirsek, seyircinin de desteğiyle ligde yenemeyeceğimiz takım yok. Röportajın başında da söyledim: Bu iş birlik beraberlik işi. Bu, 1 kişinin yapacağı/başarabileceği bir iş değil. Ne kadar çalışır, ne kadar tekrar yaparsak ve birlikteliğimizi ne kadar artırırsak o zaman göze hoş gelen basketbol oynayabiliriz.
Takımdaki genç oyuncuları, bir ağabeyleri olarak nasıl görüyorsun?
Bütün genç oyuncularımızı gelişmeye açıklar. Ekstra çalışıp-ki onu da yapıyorlar- buldukları süreleri iyi değerlendirmeleri lazım. Bu kulüp onlar açısından büyük bir şans. Çünkü antrenör, tüm gençlere belirli sürelerde, sahada belli sorumluluklar veriyor. Bu şansı iyi kullanmaları lazım. Oynamayan oyuncularımız var: İsmet ve Mustafa
Trabzonsporun altyapısından yetişen iki isim
Onların da aynı şekilde, oynamasalar bile bizimle yaptıkları antrenmanlarda kendilerini geliştirme şansları çok fazla. Bunu iyi değerlendireceklerini düşünüyorum. Her zaman forma gelecekmiş gibi kendilerini hazır tutmaları lazım.
Kupada son 8 takım arasına kalmayı başardık. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?
Kupada yaptığımız çok büyük bir işti. Şuna inanıyorum: Yeterli seviyede çalışamadık. Buna rağmen kupada özverimiz, mücadelemiz ve biraz da şansın yardımıyla zorlu rakiplerin arasından sıyrılmayı başardık. Birliktelik çok önemli. Özellikle antrenmanda birliktelik çok önemli. Diğer takımlardan 20-25 gün eksiğimiz var. Basketbolun içerisinde olan insanlar bunun ne derece önemli bir eksiklik olduğu bilir. Ligde de 2 yenilgi aldık. Her şeye rağmen içeride oynadığımız maçı kazanabilirdik fakat bu kazalar tüm takımların başına gelebilir. Lige kötü başladık, moralimiz bozulsa da önümüzde 28 maçımız daha var ve her mağlubiyetin ardından birbirimizi yersek bu, lige iyi yansımaz. Önümüzde iyi bir çalışma fırsatımız var ve bunu iyi değerlendirip sahaya yansıtacağız.
Khalid El Aminin sakatlığı takımı etkiledi mi?
Tabii ki etkiledi. Khalid hem çok iyi bir oyuncu hem de iyi bir insan. Khalidle uzun süre diyebileceğimiz bir arkadaşlığımız var. Türk Telekomda beraber oynadık, final oynadık, kupa kazandık. Çok iyi bir oyuncu. Eksikliği, hem saha içinde teknik olarak hem de saha dışında moral olarak bizi çok etkiledi. Futbolda bu tarz şeyler maalesef var. Umarım bundan sonrası için başka sakatlıklar yaşanmaz.
Baktığın yönün tam tersi tarafına nokta paslar atıyorsun
Mesela futbolda, Ronaldinho bunu çok yapıyor. Bunun için özel çalışman oldu mu?
Basketbola başladığımdan beri bu tarz paslar atıyorum. İlkokul maçlarımın görüntüleri var elimde. Orada bile baktığım yönün tersine pas atıyordum.
Gizli yeteneklerin var mı?
Futbol. Çok iyi futbol oynarım. Basketbola başlamadan önce futbolcuydum. Santrfor oynuyordum. Okul takımıyla maçlarım vardı. Gol krallığım bile var. En beğendiğim golcü Tanju Çolaktı. Chelseaden Evertona kiralık olarak giden Lukakuyu da çok beğenirim.
Lakabın?
Lakabım yok.
Sence Türk Basketbolunda altyapı sıkıntısı var mı?
Var. Herkes yabancı oyuncu sayısının serbest bırakılmasını istiyor, ben tam tersini istiyorum. Bizim jenerasyon, basketbol piyasasında ortaya çıktığı zaman 2 ya da 3 yabancı vardı. Mehmet Okur, Hidayet gibi isimler hep bu zamanda çıktı. Şimdiki sistemde takımların genelde 5 yabancısı var. 1 yabancı arkadaşı da Türkleştirip oynatıyorlar, etti sana 6 yabancı. Bir takımın rotasyonu 8-9 oyuncu arasında yapılabildiği için de genç oyuncular şans bulamıyor. Bence bir takımda en fazla 3 yabancı olmalı. Yabancı oyuncu sayısını serbest bırakırsanız Türk oyuncuların şans bulma ihtimali yok. Bu da Türk Basketbolunun geleceği için tehlike.
Mâlumun; Karadeniz yaylaları dillere destandır
Yaylaya gitme fırsatın oldu mu?
Aydere gittik
Orası bana inanılmaz bir yer geldi. Kendi kendime, Biz buraları neden bilmiyoruz dedim. Oraya gidip de büyülenmeyecek insan tanımıyorum.
Trabzon şehrini nasıl buldun? Mesela yemekler
Trabzona daha önce genç takımlarda eleme maçları için gelmiştim. O zamandan bu zamana Trabzon çok değişmiş. Bence tek kelimeyle mükemmel bir yer. Karadeniz hakikaten mükemmel bir yermiş. Geç de olsa fark ettim ama en azından burada yaşama fırsatı bulduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Trabzonun yemekleri inanılmaz lezzetli. Her şey doğal olduğu için farklı tat alıyoruz. Mesela sebzeler ve etler müthiş. Balık mevsimi de yavaş yavaş başladı. Balığın da tadına bakacağım ancak yemek konusunda burası 1 numara diyebilirim.
Şehre çabuk uyum sağladın
Trabzon insanı çok yardımsever. Bu durum beni çok etkiledi. Her konuda yardımcı olmaya çalışıyorlar ve oldukça da sıcakkanlılar. İstanbulda komşu diye bir kavram yok ama burada komşuluk var. O nedenle de çok mutluyum.
A Milli Basketbol Takımımız, 2013 Avrupa Basketbol Şampiyonasında sence neden başarısız oldu?
Kadro olarak final oynayabilecek kapasitedeydik. Kötü bir turnuva geçirdik. Gerek bireysel, gerekse de takım olarak. İyi bir jenerasyonumuz vardı ve o jenerasyonu da yavaş yavaş kaybediyoruz. Artık umarım yeni jenerasyonla şampiyonalarda başarı ve istikrarı yakalarız. Çünkü Türk basketbolu yaptığı yatırımlarla oralarda olmayı hak ediyor.
Son olarak geleceğin için konuşalım
Aktif basketbol kariyerini tamamladıktan sonra yine parkede kalmayı düşünüyor musun?
Parkede kalmayı kesinlikle istiyorum ama parkede ne şekilde kalacağıma karar vermiş değilim. Üst yapıda antrenör ya da menajer olarak mı yoksa altyapıda oyuncu yetiştirecek pozisyonda mı? Kafamdaki bu 3 seçenek arasında gidip geliyorum. Allah sakatlık vermezse oynayabildiğim kadar oynayacağım ama kariyerimi tamamladıktan sonra da basketbola hizmete devam edeceğim.