Dünyada bir ilk: Kuantum bilgisayarları arasında ışınlanma başarıyla gerçekleşti
Yayın Tarihi: 12.02.2025 - 09:32
Oxford Üniversitesi'nde yapılan bir deneyde, kuantum bilgisayarları arasında teleportasyonla bilgi aktarımı başarıyla gerçekleştirildi. Bu gelişme, kuantum teknolojisinin daha büyük sistemlerde kullanılabilirliğini ve esnekliğini artırma potansiyeli taşıyor.
Oxford Üniversitesi'ndeki bir laboratuvarda, kuantum işlemcilerin kritik birimleri farklı bilgisayarlar arasında başarıyla dağıtıldı. Bu deney, kuantum modüllerinin performansını kaybetmeden uzak mesafelere aktarılabileceğini gösterdi. Transfer sadece iki metre mesafede gerçekleşmiş olsa da, kuantum teknolojisinin bağlı sistemler arasında teleportasyonla genişletilebileceği kanıtlanmış oldu.
Teleportasyon nasıl çalışıyor?
Teleportasyon yani ışınlanma, sadece kuantum düzeyinde anlamlı olan bir olgudur. Nesneler, ölçüm yapılana kadar belirsiz bir durumda var olur. Bu belirsiz durumlar birleştirilerek, uzak mesafedeki bir nesne, diğerinin kuantum kimliğini alabilir. Bu süreç, kuantum bilgisayarlarının işleyişinde kritik rol oynar.
Kuantum bilgisayarlarının çalışma şekli
Klasik bilgisayarlar, bilgiyi bitler (0 veya 1) ile işlerken, kuantum bilgisayarları "qubit" adı verilen karmaşık olasılıkları kullanır. Bu qubit'lerin birbirine dolanması, doğru hesaplamaların yapılabilmesi için önemlidir. Ancak, bu dolanıklık, dış etkenlerden korunmalı ve doğru bir şekilde yönetilmelidir.
Işınlanmanın zorlukları
Kuantum bilgisayarları arasında veri aktarımı, ışık dalgaları kullanılarak yapılabilir ancak bu yöntem, verinin bozulmasına neden olabilir. Işınlanma ise, güvenilir verilerle, bilgilerin doğru bir şekilde iletilmesini sağlar.
Başarı oranı ve gelecekteki potansiyel
Oxford Üniversitesi'ndeki deneyde, ışınlanmayla aktarılan kuantum durumu, orijinal duruma yüzde 86 oranında benzerlik gösterdi. Bu başarı, gelecekte daha karmaşık kuantum işlemleri için büyük bir potansiyel taşıyor.
Kuantum ağları daha esnek hale geliyor
Kuantum modüllerini birbirine bağlayan bu sistem, modüllerin değiştirilmesine veya yükseltilmesine olanak tanır. Bu, kuantum ağlarının daha geniş bir yelpazede kullanılmasını sağlayacak ve fiziksel testler için güçlü araçlar sunacaktır.
Bu araştırma, Nature dergisinde yayımlandı.