Canım insanoğlu hep yasaklara karşı yatkındır. Çünkü
sorgular o, güzeli, çirkini, doğruyu ve yanlışı. Genellikle de hep kendi
doğrularını beğenir. Boşuna dememişler`,
“Akılları pazara çıkarsalar herkes kendi aklını beğenir” diye.
Geçen yazımda bir fıkra yazmıştım “Peki Biz Bunu Neden
Yedik” diye. Kurallara uyan, kendini düşünen bu arada yaşadığı topluma önem veren insanlar doğruları yaptı. Üç aya
yakın evlerinden dışarıya çıkmadılar. Bunlar da genellikle 65 yaş üstü insanlardı.
Ama o yaşlı insanların, genç oğulları, kızlar, torunları… Her gün sokaklarda
gezdiler ve evlerine koronavirüsü taşıdılar. Yaşlı kemsinin kurallara uyması
havada kaldı. Biz yani 65 yaş üstü insanlar, yürümeyi unuttuk. Eklemlerimiz
kireçlendi ve değişik hastalıklarla karşılaştık. Fakat sonuç olarak ‘olumlu’yu
tam olarak yakalayamadık.
Yine de bizler kurallara uymaya çalışıyoruz. Maskemizi
takıyor, saatlerimize uyuyoruz. Mesafeye
ve temizliğe özen gösteriyoruz. İyi güzel de virüs artış gösterdi. yedi
yüz kişilerden bin beş yüzlere çıktı, işte neden?
Yasaklara uymayan, hastalığı hafife alan, ‘Bana bulaşmaz’
duygusuna kapılan ve bu duyguya kendini inandıran insanlar, hastalığa davetiye
çıkardı ve çıkarmaktadır. Sayın Bakan’ın aylardır uyarmasına, bilgilendirmesine
karşın, toplumun bir kısmı ya dinlemiyor ya da Sayın Bakan’ın çabalarını
ciddiye almıyor. Bu kadar aymaz, kendini
bilmez insanların olduğu topluluklarda elbette ki virüsün yüzü gülüyor. Çünkü
kendisini davet edenlere karşı mutlu oluyor.
Bakıyorum da parklar dolu, deniz kıyıları dolu, yollar ve
lokantalar tıklım tıklım. Toplu taşıma araçları ise içler açısı. Bu oluşumun
koronaya davetiye çıkarmasını bilmek için bilim adamı olmaya gerek yok.
Sokaklara, toplu yerlere bakıyorum da, kuralları bozan insanların çoğu genç
kesim. Birçoğu liseyi, üniversiteyi bitirmiş insanlar. O zaman insanın içinden
‘eğitimin insana hiçbir katkısı olmuyor’ diye geçiyor.
Ben, gençlerden daha duyarlı olmalarını bekliyorum.
Kurallara uymayanları uyaran ve insanları bu korkunç savaşa karşı korunma
yollarını anlatmalarını bekliyorum. Bu gençlerimizin maskesiz sokakta
dolaşmamalarını bekliyorum. Geleceğimizin güvencesi olan gençlere güvenmek
istiyorum.
Yazık olmuyor mu kurallara uyan insanlara? Devlet ki haklı olarak yine zorlayıcı
birtakım kurallar getirirse haksız mı olacak? Ama kurunun yanında yaşlarda
yanacak. Ben kişinin kendisini sorgulamasından yanayım. Devlet, 82 milyon,
insanın peşine uyarıcı, kollayıcı kişiler takmayacağına göre, biz kendimizi
kollamak korumak zorundayız. Kendi temizliğimize özen göstermek, maskeye değer
verip kullanmak bizi bu salgın hastalıktan kurtaracaktır.
Gelin canlar bir olalım, bu korkunç salgından birlikte
kurtulalım. Kendimizi, ,insanlığı sevelim.
Koronavirüsün bizden güçlü olmadığını da unutmayalım.
İnsanlarımıza ve tüm dünya insanına sağlık, huzur, barış
diliyorum.