Meral abla son birkaç yıldır basiretsizliğin bırakın kitabını bence ansiklopedisini yazan bir siyasetçimizdir.

Onu destekleyen arkadaşlar, darılmasınlar gücenmesinler ama ben bugün sizlere kısa bir hatırlatma yapacağım, buyurun…

Birinci hatası: Altılı masaya güle oynaya iştirak etmesi.

İkinci hatası: Deva-Gelecek-DP gibi toplumda anca yüzde 1 karşılığı olan partilerle aynı ağırlığa sahip gösterilmesine gram tepki vermemesi.

Üçüncü hatası: Bir sene boyunca bu masada adaylık konusunu gündeme getirmemesi üstüne üstlük “Ben Başbakan olacağım” diye saçma sapan bir çıkışla iki yıl önceden kendi siyasi manevra alanını daraltması.

Dördüncü hatası: İş bu masanın Kılıçdaroğlu’nun adaylığını dayatmak için bir tezgâh kurgu olduğunu anlamayıp 1 sene boyunca uyanmaması.

Beşinci hatası: Seçime 2 ay kala, İmamoğlu ve Yavaş’tan hiçbir söz almadan ve ikinci B planın olmadan zehir zemberek bir açıklama ile masayı dağıtması, sonra da kuyruğunu arkaya kıstırıp geri dönmesi.

Altıncı hatası: Seçim dönemi boyunca hatta seçimden önceki birkaç yılda neredeyse İYİ Parti’nin tekelinde olması gereken sığınmacı ve kaçak sorununa dair tek kelime, söylem geliştirmemesi…

Belki bir sürü şey daha yazılabilir ama bunlar aklıma ilk gelenler…

Ha, ne mi olur bundan sonra?

Bakın kendisinden bugüne kadar zerre haber yapmayan TRT bile seri haberlerini yapmaya başladı, hayırlı olsun.

KTÜ’DEN ANLAMLI ARAŞTIRMA

Üniversitemizin öğretim üyelerinden Prof. Dr. Kenan Çelik hocamın bir araştırma yazısını okudum.

8 milyon kayıtlı öğrenci var Türkiye üniversitelerinde, OECD ülkeleri içerisinde birinciyiz. Ülke nüfusumuzun %9’una tekâmül ediyor.

Bu oran ABD’de %6, AB’de ise %5,7…

Toplam üniversite sayımız kamu, vakıf ve özelleri de içerisine alırsak 209.

21 üniversitenin, uluslararası hiçbir etkinliği yok!

21 üniversitenin, sosyal sorumluluk projesi yok!

65 üniversitenin, endüstriyel proje yönetimi yok!

88 üniversitenin patent, tasarım başvurusu yok!

28 üniversite TÜBİTAK bursundan yararlanmamış!

32 üniversitede uluslararası desteklenen ARGE yok!

Son 5 yılda açılan üniversite sayısı 80!

AB’de 20 öğrenciye 1 hoca, bizde 41,5 öğrenciye 1 hoca! Hatta 150 öğrenciye 1 hocanın düştüğü üniversitemiz bile var! 68 üniversite rektörünün uluslararası yayını yok!

Şimdi arkaya yaslanın ve derin bir nefes alın, son bir yılda ne kadar profesör yetiştirmişiz biliyor musunuz, 4 bin (yazı ile dört bin).

Ne diyelim, valla ağlanacak halimiz var…

KISSADAN HİSSE

Norveç Balıkçılık Bakanı, kız arkadaşı ile İran’a ve Çin’e tatile gitmişti.

Devletin kendisine tahsis ettiği cep telefonunu yanında götürdüğü ortaya çıktı.

Norveç ayağa kalktı, kıyamet koptu.

Hem devletin kendisine tahsis ettiği cep telefonunu tatilde kullandığı için hem de devletin telefonunu yurtdışında izinsiz kullanarak Norveç’in güvenliğini tehlikeye attığı için istifa etmek zorunda kaldı…

Aynı Türkiye gibi değil mi?

Gülmeyin…

TRABZON HURMASI

“Minareden minareye asılı kırmızılıklar, portakala, Trabzon hurmasına benzer yemişler sarkıtan sonbahar akşamlarında ben bıldırcını hatırlarım.” der Sait Faik Abasıyanık “Bir Sonbahar Akşamı” adlı yazısında…

AA haberine göre, “Bilecik merkeze bağlı Başköy köyünde dernek çatısı altında bir araya gelen kadınlar, köylülerden aldıkları Trabzon hurmasını yaş olarak pazarlamalarının yanı sıra pekmez, cips, lokum, sirke gibi katma değerli ürünlere dönüştürerek satıyor.”

Görüyor musunuz, taaa Bilecik’te bizim kentin hurmasını üretiyorlar, kurutuyorlar ve ev ekonomilerine destek oluyorlar.

Bu sene bile 2 köy ve bir ilçede yaklaşık 1650 dekar alandan 2 bin 170 ton Trabzon hurması rekoltesi bekleniyormuş…

Helal olsun valla Bilecikli üreticilere tebrik etmek gerekir, bizim burnumuzun önündeki cevheri göremeyip kendileri değerlendirmişler…

Hakikaten Trabzonspor bu sene şampiyon olabilir mi?

VEREMLİ PATLICAN KEBABI

Erzurumlu hacı abi Atatürk’e “laikliği getiren köpek” yakıştırması yapmıştı, tutuklanmıştı akabinde.

Şak diye çıktı, tüberküloz tedavisi görüyormuş!

Son gelen haberlere göre hacı amca insanlarımıza yemek servisi yapmaya devam ediyormuş.

Şimdi sormak lazım, hacı amcanın hastalığı geçmişse yargılama ne zaman olacak?

Yok, eğer verem değil idiyse neden serbest bırakıldı?

Ülkede sirk yok diye üzülmüyorum yeminle…