Hayatta kalan insanlar hayatlarını yeniden kurmanın peşindeler.

Evlerini, memleketlerini yaşadıkları travmalara rağmen terk etmiyorlar.

Hala cenazelerini çıkarmanın peşindeler.

Çünkü çoğu insan kayıp…

Düşünün bu dünyaya geliyorsun bir şeyler yaşayıp bir anda ölüyorsun, seni seven insanların başına gelip ağlayabilecekleri, dua edebilecekleri ve seninle olmak istediklerinde gelebileceği bir mezarın bile yok, olmuyor…

Herkes hayatına devam ediyor ama sen bu dünyadan geçip gidiyorsun.

Arkada kalan için de işler bir hayli zor, yaşam mücadelesi ve aklındaki acaba yaşıyor mu, şu an nerede soruları…

Bir taraftan da günlük yaşam kaygıları, bürokrasi ve toplumun zayıf belleği…

Gündem o kadar hızlı değişiyor ki derdini anlatacak, ben buradayım diyecek birilerini bulamıyorsun, karmaşık bir durum…

Muhtemelen 6 Şubat geçecek, acılı şarkılar eşliğinde video klipler paylaşacağız ama bu insanların sorunlarına yine bir çözüm yolu bulunmayacak, bulamayacaklar…

Keşke toplum olarak bu kadar duygusal olacağımıza olaylara daha mantıklı yaklaşabilsek…

Umarım o da olur, bir gün…

“AKSA” BİRAZDA AŞAĞI AKSA…

Malum, ekonomik krizden kredi kartlarına yükleniyoruz.

Kullandığım kart bolca kampanya yapıyor, mecburen giriyoruz.

Geçen senenin sonlarında tak diye bir mesaj geldi, şak diye girdim…

“Doğalgaz faturalarına 3 taksit”.

Bu ay banka ekstresi geldi doğalgaz kullanımı tek çekim girmiş faturaya, taksit yok yani!

Aradım ilgili bankayı, “Doğrudur Gürsel bey” dediler “O sadece İstanbul İGDAŞ aboneleri için, sizin doğalgaz aldığınız firma bizimle bu şekilde anlaşma yapmamış!”

AKSA’ya sesleniyorum;

Birazda aşağı baksanız ne olur?

Ne engellilere bir indirim yapıyorsunuz, ne de ödenen faturalara taksit imkânı yapıyorsunuz…

Bu Karadeniz’den hortumla para topluyorsunuz, ayıp ediyorsunuz ayıp…

130 BİN CANIMIZ GİTMİŞ…

Görüyor musunuz, siyaset nasıl iğrenç bir şey!

İnsanlara bile bile şahsi çıkarları için türlü türlü dolambaçlı sözler söyletiyor, artık gerçekten midem bulanmaya başladı…

Ben sayıya takılmıyorum, “Ülke gider, bayrak gider” ne demek arkadaş, ne demek?

Savaş mı bu?

Söz konusu olan afet, doğal afet ve önlemini almak sizin göreviniz.

Diğer illerde yaşayanlar insan değil mi, sadece İstanbul ‘mu söz konusu?

Evet, İstanbul ülkemiz için her konuda önemli bir kentimiz ancak sırf oy almak için böyle keyfi konuşmalar yapmak çok acı veriyor…

Bekliyoruz, ne zaman insana insan gibi değer verecek bu düzen… 

MUHTAR ADAYLARINA TAVSİYELER-2

İlk defa muhtar adayı olacaklara tüyolarımıza devam ediyoruz;

4- Mahallenin veya köyün en kalabalık ailelerinden birer aza belirleyeceksin. Hatta bütün sokakları önceden tespit edip en kalabalık sokaklardan birer aza yazacaksın. Her gün bu azalardan bazılarını ziyaret edip çay- kahvesini içeceksin. Bunun en doğrusu çay-kahve paralarının senin ödemen olduğunu söyleyeyim. Seçim kazanıncaya kadar devam, sonrası Allah kerim…

5- Konuşmalara başlarken “Hizmet yapmaya geliyoruz, hizmet edeceğiz, vatandaşın hizmetkârı olacağız” sözlerini sık sık tekrarlayacaksın. Hele şu sözleri “Allah nasip eder inşallah, yolumuzu açık eder inşallah” sakın unutmayacak ve sık sık tekrarlayacaksın.

6- Eski muhtar hakkında ne kadar çamur varsa bulup atacaksın, rakiplerin içinde bunlar geçerli. “Nereye bir çivi çaktı bu Muhtar?” hatta “Bu muhtar kendi işinde bile başarısız, ne yaptığı ortada” gibi incitici propagandalar bu seçimin vaz geçilmezleri olacak senin için.

7- Mahalle-köy camisinde seçime kadar muhakkak ölmüşlerinin adına bir mevlit okutturacaksın, akşam namazına müteakip. Mevlit şekerlerini mutlaka kapıda senin dağıtman şart. Ramazan yaklaşıyor, caminin de resmi olduğu ve senin de büyükçe isminin olduğu ramazan imsakiyelerini tek tek kapı kapı dağıtacaksın. Köyde mahalle de deli falan varsa onun sigarasını, tavuk dönerini hiç ihmal etme, deli deyip geçmeyeceksin sonucu valla onlar belirliyor…

Devam edeceğiz… 

BEŞİKDÜZÜ’NDE CHP DANSI…

Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz Ramis Uzun Beşikdüzü için bir değerdir.

2009’da Beşikdüzü’ne Belediye Başkanı seçilmiş, 2014’de kaybetmiş ama yılmamış 5 sene kapı kapı çalışmış ve 2019’da tekrar görevi devralmıştı.

2024 seçimlerine geldiğimizde sadece ve sadece amacı “sanal kasa” mucidini başkan adayı yapabilmek için türlü türlü dolambaçlı yollara giren bir CHP teşkilatları ile karşılaştı.

Şimdi size bu arkadaşların neler yaptığını tek tek anlatıp asabınızı bozmak istemiyorum ama şunu söyleyeyim, tüm CHP İl ve İlçe teşkilatlanmaları bu “sanal kasa”cı arkadaşın Beşikdüzü’ne adaylığına endeksli idi, öyle de oldu sonunda zaten…

Hâlbuki bu ayak oyunlarını yapmasanız çağırıp Ramis abiye hizmetlerinden dolayı tebrik-teşekkür etseniz ve artık kendisini parti teşkilatı olarak aday göstermenin zorluğunu yaşıyoruz deseniz, benim tanıdığım Ramis abi ayağa kalkar elini uzatır “partimin hizmetindeyim ve hizmetkârıyım” derdi.

“Sanal kasa” mucidinin peşine takıldınız ve bu duruma düşürdünüz partiyi.

Şimdi aynı Ramis abi ve sevenleri tek vücut olmuş karşınızda, gitmiş DP aday olmuş…

Eserinizle övünün, zerre kazanma umudunuz yok.

Yazıklar olsun size ve sizi yönetenlere…