Siyasileri görüyor musunuz dostlar?

Kimi “hava yolu” yapıyor, mevcut havaalanını büyütüyor,

Kimi “kara yolu” yapıyor; “Güney Çevre yolu”, “Kanuni yolu (Bulvarı)” gibi…

Hatta bu yerel seçimde en revaçta olan da “raylı sistem”, “demir yolu”, “hızlı tramvay”, “hızlı tren”, “hızlı hızlı tren”, “en hızlı tren” yolu hatta “en en en hızlı tren” yolu…

Bir tane siyasetçiden “deniz yolu” diye bir şey duydunuz mu?

Niye?

Duyamazsın dostlar duyamazsınız, çünkü hiçbir adayın böyle bir görüş açısı yok!

Yani her yol var, deniz yolu yok…

Kendimi iç Anadolu kentinde hissediyorum, haksız mıyım?

AHMETLERİN BAŞARISI…

Biri Büyükşehir’i kazandı, diğeri Ortahisar’ı…

Büyük Ahmet, Konya’yı bile geçti oy patlaması ile Trabzon’u Türkiye birincisi yaptı, tebrik etmek gerek.

Diğer Ahmet, Kaya gibi mübarek, Ortahisar’a vurdu yumruğunu, devirdi rakibini, hem de nerede ise yüzde 50 oy oranı ile.

Trabzon genelinde her iki kişiden biri büyük Ahmet’e, Ahmet Metin Genç’e oy verdi.

Ortahisar’da ise her iki kişiden biri küçük Ahmet’e, Ahmet Kaya’ya oy verdi.

Her iki Ahmet’e de görevlerinde başarılar diliyorum.

DENİZ’E KÜSTÜRDÜLER BİZİ…

Ara sıra yazarım Karadeniz’e nasıl ihanet etti sağ iktidarlar diye, kızarlar bana olsun, kızsınlar. Resmen ülkenin bir tarafının nasıl yok edildiğine şahit olmaktan üzüntü duyuyorum.

Mesut Yılmaz zamanında başladı Karadeniz’in doldurulup yol adı altında yağmalanması, şimdi reis eli ile de yağmalanıp duruyor. Yazları denize girdiğimiz, plaj voleybolu-futbolu-sutopu oynadığımız yerler şimdi otoban. Yol medeniyettir, eyvallah ama arkadaş doğa katledilerek ülkenin üçte birini atıl duruma sokmak medeniyet midir? Yollar bitti şimdi güzelim koyları doldurup hava limanı yapmak moda. Ordu-Giresun bitti, Rize-Artvin bitti.

Doymuyor iktidar şimdi Samsun-Sarp otoyolu için projeler hazırlanıyor, kesinlikle deniz dolgusu ile geçilecektir. Git azıcık ilerde Batum var 40 dakika ama kendini bambaşka bir yerde hissediyor insan adamlar denizini sahilini korumuş.

Benim Trabzon’da denize uzaklığım 50 metre, plaja uzaklığım 20 kilometre!

Emeği geçen işçiler hariç herkesin Allah…

TUHAF İSİMLERİN BAŞKENTİ: TRABZON

Eski ANAP siyasetçilerinden Azer Benli abimiz ile konuşmuştuk seçim öncesi, “İktidarı en son bırakan kent Trabzon’dur, unutma” demişti.

Haklı çıktı, nedir bu bizdeki güç aşkı anlamış değilim…

Bir de tuhaf isimlerin kenti olduk, farkında mısınız?

Valimizin ismi; Aziz Yıldırım!

AKP Trabzon milletvekilinin ismi: Vehbi Koç!

Ortahisar Belediye Başkanımız: Ahmet Kaya!

İskenderpaşa Mahalle Muhtarı: Ali Koç!

Yeminle başka kentte yaşamak istemiyorum.

BİR İLKBAHAR SABAHI…

Bana kızacaksınız, yargılayacaksınız biliyorum ama net konuşayım.

22 sene sonra bir seçim sonrası sevinçle yatıp, sevinçle kalktım.      

Çocuklara Ordu’da yol üzerinde çikolata çeşmesinden akarken aldığım kova Sagra çikolata tadındayım…

“Bir ilkbahar sabahı güneşle uyandın mı hiç” adlı şarkının fon müziği var ruh halimde.

Bir yandan bu umutla bakıyorum güne, bir yandan da umutla gelen şansı doğru kullanıp doğru kullanmayacak mıyız diye de ince bir tedirginlik var içimde.

Yine de bir sonun başlangıcını görmenin mutluluğu ile sizlere “hadi hayırlısı” diyorum.

Siyaseten çok güzel günler göreceğiz çocuklar…

MERAL ABLANIN TERCİHİ…

Seçimden önce birkaç yazıda bugünkü sonucu yazmıştım, milliyetçi arkadaşlar bana kızdılar.

Yine tekrarlıyorum, Meral abla 6’lı masayı kırıp masadan kalktığı an siyasete nokta koymuştu. Kendi ile birlikte Kılıçdaroğlu’nun da kaybetmesine neden oldu. Belli ki “müesses nizam” adına hareket etmişti, ben de her muhalif gibi kendine kızmıştım, öfke duymuştum.

Ama şu an iyi ki böyle işler gelişmiş diyorum.

Eğer geçen sene seçim kazanılmış ve iktidara gelinse idi süregiden ağır bir ekonomik krizle boğuşulacak, kısa vadede bunun üstesinden gelinemeyeceği için millette “bunlar geldiler bir şey beceremiyorlar” homurtuları yükselecekti. Gelinen noktada da erken seçim beklentileri peşi sıra gelecekti. Muhtemelen AKP tekrar belediyeleri ele geçirip iktidarı (KK’yi) bir erken seçime zorlayacaktı.

Bugünkü durum bence Meral ablanın bilmeden de olsa yaptığı bu hamlelerdir.

Her şerde bir hayır vardır, orta ve uzun vadede siyasetin normalleşmesinin önünü açtı.

Hadi güle güle…