Mesela,
Trabzonun 5000 yıllık tarihi geçmişiyle ile dünyanın en eski
kentlerinden bir olduğunu,
Liman kenti olarak,Asya ve UZAKDOĞU ile Batı dünyasının
kesiştiği noktada tarihi İpek Yolu'nun en önemli buluşma merkezinde
bulundugunu,
Çok farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığını,
Önünde deniz arkasında dağlarla kuşatılmış olmasına,ekip
biçilecek verimli ovalarının bulunmamasına rağmen stratejik konumundan dolayı
batı ve doğu dünyasının elde etmek için mücadele verilen bir yer olduğunu,
Roma İmparatorluğu'nun en önemli limanını Trabzon'da
yaptığını,
Tarihte deve kervanları ile yapılan ticaretin lojistik üssünün Trabzon olduğunu,
Farklı ülkelere ait tüccarların hanlarda konaklayıp ticaret
yaptıklarını,
Venediklilerin,Cenevizlilerin ticareti ellerinde tutmak için
Trabzon kıyılarında kıyasıya rekabet ettiklerini,
Roma'nın Bizsns'ın son
temsilcileri olarak kabul edilen Komnenlerin,kurdukları Trabzon
İmparatorluğu'nun etrafını kuşatan Türk unsurlarla sürekli mücadele içinde
olduğunu,
15 Ağustos 1461'de Fatih Sultan Mehmed'in uzun bir
kuşatmadan sonra şehrin anahtarını son İmparator David'in elinden aldığını,
Fatih'in İstanbulu fethinden hemen sonra,Trabzon
fethedimeden Istanbul'un fethi tamamlanmış sayılmaz dediğini,
Yavuz Sultan Selim'in Trabzon'da 22 yıl valilik yaptığını,
Kanuni Sultan Süleyman'ın bugünkü Ortahisar Mahallesinde
doğduğunu,
Mustafa Kemal Atatürk'ün Trabzon'u üç kez ziyaret edip tüm
nal varlığını Atatürk Köşkü'nde Türk Milletine bağışladığını,
Ruslar'ın 16 Nisan 1916 da tüm direnişlere rağmen Trabzon'u
işgal ettiğini,
İşgal sırasında Trabzonluların büyük bir kısmının şehirden
göç ettiğini,
Muhacirlikte çok
büyük sıkıntıların çekildiğini,
Kurtuluş sonrasında herşeyin yeniden başlatılıp şehrin yıkık
ve harap halinden bugünlere gelindiğini,
Trabzon Lisesi'nin 1867 yılında kuruluşuyla tüm Karadeniz
illerindeki gençlerin modern bir eğitim şanslarını elde ettiklerini,
Turkiye'de futbolla tanışan ilk İllerden birinin Trabzon
olduğunu,
Trabzonspor'un anadoludan çıkan ilk şampiyonun olduğunu,
K.T.Ü 'nün anadoluda kurulan ilk üniversitelerden biri
olduğunu,
Trabzon Havaalanı ve limanının kurulduğu yıllarda
Turkiye'de havacılık ve denizcilikte
önemli bir yere sahip olduğunu,
Karadeniz'in hırçın dalgalarına kendini
Faroz'da,Kemerkaya'da Uzunkum'da Ganita'da bırakıp yüzüldugü, limanın arka
tarafında balık tutulduğu günleri bilmeden,
Yaylası’nın suyunu içip şenliklerinde horon oynamadan,
Kentin kültür ve sanat anlaminda zenginliginin farkına
varmadan,
İşin en üzücü tarafı da istihdama yönelik yatırımların
azlığından,üretime yönelik planlamaları olmadığından işsizliğin yoğun oldugu
gerçeğini görmeden,
Trabzon'da yaşamak ya da Trabzon'un herhangi bir birimini
yönetmeye talip olmak bu kenti tanımamak anlamı taşırki ,bu da kabul edilir bir
durum değildir...
ÖNEMLİ OLAN TRABZON'DA YAŞAMAK DEĞİL "TRABZON'U
YAŞAMAK"TIR...