Memur sendikası sendikal yasalardan dolayı AYM tarafından iptal edilen bir maddesi gereği çalışan memurların aylığından her ay 345 tl kesilmesine şiddetle itiraz ederken seyyanen verilen 8077 tl için emekli memura bir kuruş dahi verilmemesine nedense hiç ses çıkarmadı?

Unutmayalım o emekli memurlar bu devlete, millete yıllarca hizmet vermişlerdi…

Sendika nedir?

Hak hukuk ve adalet ekseninde zamanında üyesi olduğu emekli de dahil olmak üzere herkesin hakkını aramak için mücadele eden bir kurum değil mi?

Çalışanlar yarın siz de emekli olduğunuzda bu gerçeklerle karşılaştığınızda üyesi olduğunuz sendikaya karşı eleştirilerinizi yapmaya başladığınızda iş işten geçmiş olacak.

İşçi sendikalarının, esnaf odalarının da zamanında faal üyesi olan emeklilerin hakları ile ilgili hiçbir tepki koymamaları da manidar değil mi?

Zamanında hem SGK’ya hem de bağlı bulundukları sendika, oda gibi mesleki kuruluşlara prim ve aidatlarını peşin peşin ödeyip emekliliğe hak kazanan emeği ile emekli olmuş mensubunun hakkını aramamak da nasıl bir mantık tutulmasıdır?

Yani senin 30 yıllık üyeliğin bitti. Benim de seninle işim bitti, bak başının çaresine mi diyor bu eski yol arkadaşları emeklilere?

Belli ki öyle diyorlar.

Devletin özellikle 10 bin küsür TL maaş alan emekliler olmak üzere tüm emeklilere ait maaşlarında güncelleme yapması gerekir…

Trabzon’da ramazan pidesi bile geçen yıl 15 tl iken bu yıl 30 TL olduğuna göre hesap ortada.

KÜÇÜK AMA ÖNEMLİ DOKUNUŞLAR

Belediye hizmetlerini bizzat belediyeciler kısa ve öz olarak "İnsanın doğumundan ölümüne kadar ihtiyaç duyduğu her hizmeti karşılamaya çalışan kurum" diye tanımlar.

Biz de diyoruz ki belki birkaç dokunuşla halledilebilecek kent sorunlarına odaklanmak için,

Mesela;

-Hangi belediye başkan adayımız ihtiyaçlıların derdine derman olacak yardımları başka illerde de uygulandığı gibi "Kentkart"a yükleyip, o meşhur koli dağıtım merasimlerinden vazgeçeceklerini programına  alacak?

-Hangi belediye başkan adayımız, İş-Kur kapsamında tahsis edilen geçici 6 aylık işçi alımlarında yayla sezonu boyunca üretim yapan gerçek yaylacı kadınlarımız başta olmak üzere emeği ile ekonomiye katkı veren kırsal alandaki üretici olarak çalışan insanlarımıza tahsis edeceğim diyecek?

-Hangi başkan adayımız göreve geldiklerinde yaylaların gerçek hüviyetine kavuşması için gayret göstereceğini somut bir şekilde deklare edecek?

Yaylalardaki imar ve yapılaşma kirliliğine kesin çözüm için çaba sarf edecek?

-Yine soralım vatandaş olarak:

Hangi belediye başkan adayımız göreve geldiğinde dolmuşlarımız için sabit durak uygulamasını uygulayarak "müsait yerde ineyim"," istediğim yerde bineyim" devrine son vereceğini programına alacak?

Liste uzar gider, adayların programlarında bunlara benzer projeler tabii ki vardır.

Olmalıdır da...

Belediyecilik "insan ve kent" odaklı hizmeti on planda tuttuğunda "mutlu insanların yaşadığı mutlu kent" olarak tanınır, bilinir...

Trabzonlu mutlu bir kentte mutlu yaşamayı arzuluyor.