Psikoterapi, psikolojik olarak rahatlamak isteyen ve ruh sağlığını korumak isteyen kişiler tarafından tercih edilen bir yöntemdir. Bunun yanında psikolojik veya fiziksel herhangi bir tedavi gören ya da ilaç kullanan kişiler için de destekleyici olarak uygulanabilir. Hangi terapinin uygulanacağı, terapinin ne kadar süreceği kişinin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenir.

Uzman bir psikoterapistten destek almak kendinizi keşfedip duygu durumunuzu kavramanıza ve içsel değişimlerinizi fark etmenize yardımcı olacaktır. Hayattaki hedeflerinizi, isteklerinizi, amaçlarınızı belirleyerek netleştirebilir ve yaşam kalitenizin artmasını sağlayabilirsiniz.

Ancak toplumumuzda hala bazı yanlış anlamalar ve önyargılar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları;

1.    “Psikolog arkadaşı olanlar çok şanslı, onunla terapi yapabilir”

Psikologların yakın çevresiyle seans gerçekleştirmesi etik değildir. Çünkü terapötik ilişki oluşamayacağı için bu süreçten sağlıklı sonuç alınamaz. Sosyal yaşamımızdaki herkesin hayatında bir rolümüz vardır. Birinin arkadaşı, diğerinin sevgilisi, bir başkasının kızı gibi.

Tanışıklığımız bulunan insanların gözündeki yerimizi önemseriz, açıklarımızı göstermek istemeyiz. Hatta kimi zaman var olduğunu düşündüğümüz sorunları saklamaya çalışırız.

2.    “Terapi de konuşup nasıl iyileşeceğim?”

Terapi, sadece konuşmaktan ibaret değildir. Bir psikolog, çeşitli terapi teknikleri ve yöntemleri kullanarak danışanlarına rehberlik eder. Terapi, çeşitlilik gösteren etkileşimli ve iş birliği gerektiren bir süreçtir.

3.    “Sorunlarımı kendim çözerim.”

Sorunların çözümüne dair özgüvene sahip olmak önemli olsa da bazen zorluklarla başa çıkmak için yardım almak gerekebilir. Terapi, size iç görü kazandırır, duygusal süreçlerinizi anlamanıza yardımcı olur ve çözüm odaklı stratejiler geliştirmenizi sağlar. Psikoloğun rehberliğiyle, sorunlarınızı daha etkili bir şekilde çözer ve kendiniz hakkında derinlik kazanırsınız.

4.    “Sadece ruh sağlığı yerinde olmayanlar terapiye gider.”

Ne yazık ki en yaygın ve yanlış inançlardan birisidir. Terapi, sadece ciddi bir zihinsel hastalığı olan bireyler için değil, herkes içindir. Terapi bireye kaygı, stres, ilişki sorunları, yeniliklere adaptasyon gibi pek çok konuda destek sağlar ve kişinin hayatını kolaylaştırır.

5.    “Psikoloğum karar almamda beni yönlendirir.”

Hiçbir terapist danışan hakkında kararlar almaz ve onun adına seçimler yapmaz. Terapistin rolü, danışanın o kararsızlığı yaşamasına neden olan iç kargaşasını çözebilmesi için yoluna ışık tutmaktır. Alacağı kararların iyi ve kötü yönlerini değerlendirebilmesi için objektif, yargılamadan uzak ve güvenli ortamı sunar.  

Soru ve görüşleriniz için benimle iletişime geçebilirsiniz.