Beşiktaş maçından çıkarılacak çok ders var. Bugün bunlarla yoğuralım dedik. Trabzonspor ‘50. yılda ben şampiyonluk yarışında varım. Ben şampiyonluğun en büyük adayıyım. Ben şampiyon olacağım’ diyorsa cumartesi günü oynadığı Beşiktaş maçı, bu düşünce için önemli örnektir. Olaya şu çerçeveden bakalım... Beşiktaş iyi bir takım, iyi de oynuyor. Bunu kabul etmeyen var mı? O zaman aklımıza şu geliyor: Eğer gelecek yıl hedefin şampiyonluksa, ya Beşiktaş özelliğinde bir kadro kuracaksın ya da Beşiktaş’ın üzerinde bir kadro teşkil edeceksin.

Bunun aşağısını düşünmek, bize göre yine yarışlardan kopmaktır. Beşiktaş da gelecek sezon mutlaka kadrosuna önemli takviyeler yapacaktır. Yapmalıdırlar da. Hedeflerinde Avrupa kupaları ve bu sezon olursa gelecek sezonla birlikte üçüncü şampiyonluğu yakalamak  olacaktır. Kısacası iş zor. Öyle konuşulduğu veya görüldüğü gibi değil. Trabzonspor’un mevcut kadrosuna baktığınızda, en az 5-6 tane nokta transferle kaliteli oyuncu almalıdır. Yönetim kurulu bunu yapacak güçtedir. Yeter ki menajerlere kolu kaptırmasınlar.

ÖNEMLİ GÜÇ

En büyük alkış taraftarlara... Üzerlerine düşen görevi fazlasıyla ifa ediyorlar. Helal olsun onlara! Akyazı Stadı’nı tıka basa doldurup, Trabzonspor’a doksan dakika boyunca destek oluyorlar. Bize göre yakalanan başarıda önemli payları vardı. Takımla bütünleştikleri için müthiş on ikinci güç haline geliyorlar. Trabzonspor’da helva yapmak için hemen hemen her şey var. İnşallah taraftarlarla takımın bağı hiç kopmaz, her maçta Akyazı Stadı ağzına kadar dolar. Ve bütün camia bunun keyfini çıkarır.

PİLOT MUAVİN OLDU

1461 Trabzon için Fatiha suresinin neredeyse sonuna gelindi. Hoca efendi neredeyse veleddalin amin deyip bu işi bitirecek! Hüsnü hoca zamanında birileri acayip fetva veriyordu, “Kan değişikliği şart” deniyordu. Ne oldu? Hüsnü hoca gitti, gelen ekip ne yaptı? Yazık ettiniz pilot takıma. Pilot’u adeta muavin durumuna getirdiniz el birliği ile.