İran’ın dini lideri Hamaney’ öldürülürse Nükleer düğmeye basılır mı?
Yayın Tarihi: 19.06.2025 - 13:02
İran-İsrail savaşında gerilim zirvede! Dini lider Ali Hamaney’in sığınağa çekildiği iddia edilirken, suikast senaryoları nükleer silah riskini gündeme getirdi. Trump ve Netanyahu’nun tehditleri, İran’ın füze cephaneliği ve uzmanların uyarıları neler söylüyor?
Kaynak:F5HABER
İsrail’in 13 Haziran 2025’te İran’ın nükleer tesislerine ve askeri hedeflerine düzenlediği saldırılarla başlayan çatışmalar, altıncı gününde karşılıklı bombardımanlarla sürüyor. Bu süreçte İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in nerede olduğu merak konusu. İran basınına göre Hamaney’in yerini çok az kişi biliyor ve yetkililere elektronik cihaz kullanmama talimatı verilmiş. Bazı kaynaklar, Hamaney’in başkent Tahran’ı tüneller aracılığıyla terk ederek kalesi Meşhed’e sığındığını öne sürüyor. Ancak bu iddialar resmi olarak doğrulanmadı.
Trump ve Netanyahu’dan Tehdit Dolu Açıklamalar
ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya platformu Truth Social’da yaptığı paylaşımda, Hamaney’in yerini bildiklerini iddia ederek, “Nerede saklandığını biliyoruz. Çok kolay bir hedef ama şimdilik güvende, en azından şimdilik onu öldürmeyeceğiz” dedi. Trump, aynı paylaşımda “Koşulsuz teslim” ifadesini kullanarak İran’a baskıyı artırdı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise Hamaney’e suikast düzenleyebileceklerini ima etti. Netanyahu, “Planlarımızı kamuoyu önünde detaylandırmayacağım ama ne gerekiyorsa yapacağız” diyerek İsrail’in kararlılığını vurguladı. Wall Street Journal’a konuşan bir İsrailli yetkili, Hamaney’e suikastin artık mümkün olduğunu ve nükleer programı durdurmak için hiçbir hedefin ihtimal dışı olmadığını belirtti.
Hamaney’in Stratejisi ve Füze Cephaneliği
Hamaney, 1989’dan bu yana İran’ın dini lideri olarak, İsrail’e karşı bölgesel vekil güçler (Hizbullah, Hamas, Husiler) ve dev bir füze cephaneliğiyle caydırıcılık politikası izledi. İran Devrim Muhafızları, Hürmüz Boğazı’ndan füze sistemlerine kadar ülkenin stratejik varlıklarını kontrol ediyor. Ancak İsrail’in 13 Haziran’dan bu yana Natanz, Fordo ve Arak gibi nükleer tesislere düzenlediği saldırılar, İran’ın hava savunma sistemlerinde ciddi zafiyetler olduğunu gösterdi. İran, misilleme olarak Tel Aviv ve Hayfa’yı balistik füzelerle vurdu, ancak can kayıpları sınırlı kaldı.
Hamaney’in hareketleri, en sıkı güvenlik protokolleriyle korunuyor. İran’ı 1989’daki Kuzey Kore ziyareti sonrası terk etmeyen liderin, Tahran’da sığınağa çekildiği veya Meşhed’e geçtiği spekülasyonları, rejimin hayatta kalma mücadelesi verdiği yorumlarını güçlendiriyor.
Suikast Nükleer Düğmeye Basar mı?
Ortadoğu uzmanı Rouzbeh Parsi, France24’e yaptığı açıklamada, Hamaney’e yönelik bir suikastin İran’ın nükleer silah geliştirme çabalarını hızlandırabileceği uyarısında bulundu. Parsi, “Hamaney’in kararsızlığı ve nükleer silah karşıtı fetvası, İran’ın bu yönde ilerlemesini engelledi. Eğer Hamaney öldürülürse, müzakere şansı ortadan kalkar ve İran’ın nükleer silahlara yönelmesi kaçınılmaz olur” dedi.
Parsi, İsrail’in suikast planlarının stratejik bir hedef eksikliğini yansıttığını ve ABD desteği olmadan rejim değişikliğinin mümkün olmadığını vurguladı. “İsrail, Tahran’la müzakere istemiyor ama İslam Cumhuriyeti’ni devirmek için ABD’ye ihtiyaçları var. Peki, rejim devrilirse yerine ne geçecek? Bu soru cevapsız” dedi.
CNN’e göre, ABD istihbaratı İran’ın nükleer silah üretme kapasitesine ulaşmasının 3 yıl sürebileceğini değerlendiriyor. Ancak İsrail, İran’ın birkaç gün içinde nükleer bomba üretebileceğini iddia ediyor. Bu çelişkili değerlendirmeler, suikast senaryolarının nükleer riski artırabileceği korkusunu körüklüyor.