SON DAKİKA



Haber > Gündem > Belediyecilik tecrübemle Ortahisar'a talibim

Belediyecilik tecrübemle Ortahisar'a talibim

22 Kasım 2013 Cuma - 09:21




AK Parti’den Ortahisar Belediye Başkanlığına talip olan Kayıkçı’dan Karadeniz’e önemli açıklamalar.





Pelitli Belediyesi’nde 2. dönem belediye başkanlığını tamamlamak üzere olan ve yeni kurulan Ortahisar Belediyesi için de AK Parti’den belediye başkan aday adaylığını açıklayan genç ve dinamik siyasetçi Ömer Kayıkçı, neden Ortahisar ilçesine aday olduğunu Karadeniz gazetesine anlattı... Pelitli Belediyesi’nde 2. dönem belediye başkanlığını tamamlamak üzere olan ve yeni kurulan Ortahisar Belediyesi için de AK Parti’den belediye başkanı aday adaylığını açıklayan genç ve dinamik siyasetçi Ömer Kayıkçı ile geçmişten günümüze ortaya koyduğu hizmetlerin genel analizini yaptıktan sonra; Ortahisar’ı, seçim sürecini ve AK Parti’nin temayül yoklamasını konuştuk. "Belde belediyeciliğinde Türkiye’de bizden iyisi yok" diyen Kayıkçı; Ortahisar için de iddialı konuştu: "Medeniyet, Medine şehrinin tedaisidir (çağrışımıdır). Meseleye bu tanım zaviyesinde baktığınız zaman şehircilik, başkan adayında bir medeniyet tasavvurunu zaruret haline getirir. Bizde belediyecilik, evinden sokağına, sokağından mahallesine, mahallesinden ilçesine topyekün bir medeniyet inşasıdır. İnsanın fıtratı üzerinden yükselen ve insanı yaşatmaya memur bir huzur medeniyetinin inşa ve ihya faaliyetidir. Bu noktada da başı boş vaatleri bir kenara bırakarak, yaptıklarımızı yapacaklarımıza teminat olarak gösteriyoruz. Bütçenin 100 Katı Hizmet KESKİN: Sayın Kayıkçı, 2 dönem Pelitli ’ye Belediye Başkanı olarak hizmet verdiniz. Bu süreçte özellikle havaalanı dönüşüm projelerini gerçekleştirirken; Pelitli’nin imarını da ciddi anlamda rehabilite ettiniz. Bunun yanı sıra şu anda teker teker sayamayacağımız birçok hizmeti de sayarak değil, adeta saçarak Pelitli halkının kullanımına sundunuz. Şimdi ise Ortahisar için aday adayısınız. Sizin ifadenizle yapacaklarınıza teminat olan ve Pelitli için yaptığınız hizmetlerin altını çizmek isterseniz öncelikli olarak neden veya nelerden bahsetmek istersiniz? KAYIKÇI: Yaklaşık 20 yıldır Pelitli’de yaşıyorum. Üniversite öğrenciliğimden itibaren özellikle çarpık kentleşmesi sinemde her dokunuşta kanayan bir yara idi. Pelitli’yi ne zaman bir tepeden seyretsem yaram kanardı. O dönemler Pelitli, altyapısı, üstyapısı ve sosyal donatısı olmayan hacimli bir köy görünümündeydi. Elbette bu anlamda bir coğrafyada hayat sürmenin sıkıntılarını her Pelitlili kadar ben de yaşıyordum. Yaşam kalitesini kısıtlayan şartlar, Pelitli’nin kaderi değildi. Bu, kaynakların etkin ve verimli kullanılamamışlığının sonucuydu. Yani, yönetim zaafının ortaya koyduğu bir manzara idi. Bu manzaranın Pelitli’ye bir mukadderat çizgisi gibi dayatılamayacağı gerekçesi ile siyasete atıldım. Allah nasip etti ve 2004 yılında Pelitli’ye Belediye Başkanı oldum. O zamanlar, şimdilerde bahsedilen bir kentsel dönüşüm projesi yoktu. Kaldı ki kentsel dönüşüm, belediyenin ne mali ne de idari anlamda altından kalkacağı bir proje değildi. İdari anlamda farklı kurumların onayına muhtaçken, mali anlamda da 10 bin nüfuslu, bütçesi 1,5 milyon TL olan bir belediye için kentsel dönüşüm adeta hayal gibi gözüküyordu. Biz, dönüşüm projesini tamamladığımızda maliyet 150 milyon TL idi. Yani, bütçemizin yaklaşık yüz katı olan bir proje hayata geçmiş ve bir hayal gerçek olmuştu. İnandık, halkımıza güvendik… Hayalimizi anlattık ve dönüşüm sürecinde hiçbir vatandaşımızın zarara uğramaması namına azami dikkati gösterdik. Hiç kimsenin hakkını örselemeden ve kalpleri kırmadan bu anlamda bir projeyi hayata geçirdik. Tabii bu, 7 yıllık titiz ve gayretli bir çalışmanın sonucuydu. Şimdilerde Pelitli’ninkentsel vitrinini de oluşturacak olan 80 dönümlük araziyi dönüştürmek adına yapacağımız yıkımlara bu ay içinde başlayacağız. Belde belediyesi olup da böylesine ciddi bir kentsel dönüşüme imza atan ilk ve tek belediye olmanın elbette haklı gururunu yaşıyoruz. Alt Ve Üstyapıda Atılım KESKİN: Pelitli’de yaşam kalitesinin arttırılması namına ortaya koyduğunuz alt ve üstyapı yatırımlarını özetlerseniz... KAYIKÇI: Biz göreve geldiğimiz dönemde dediğim gibi Pelitli, hacimli bir köy görünümünde idi. Altyapısı olmayan, üstyapısında da ciddi sıkıntıları olan hacimli ve hantal bir köy... Biz, 10 yılda 86 kilometre altyapı yaptık. Bu çalışmalarımızın çoğunu kayaları kırarak yaptık. Bunun maliyeti nasıl arttırdığını ve süreyi nasıl uzattığını elbette takdir edersiniz. Trabzon’da, yağmur suyu ile kanalizasyon suyunu birbirinden ayıran ve bu çalışmaları 5 yıl önce bitiren ilk ve tek belediyeyiz. Ulaşım olmadan, Pelitli’ye yeni ve sağlıklı yerleşim alanları açmak mümkün değildi. 2007 yılında, Akçaabat’tan başlayıp Kaşüstü’nde biten Kanuni Bulvarı’nı Karayolları’na aldırmak için gösterdiğimiz gayret adeta bir ikincisine rastlanmaz bir numaralı bürokrasi zaferiydi. O dönem Trabzon Belediyesi muhalefet partisinden olduğu için bu işe çok sıcak bakmadı. Biz Konaklar, Çimenli, Kaşüstü ayrımını Karayolları’na aldırmak için ciddi bir bürokrasi diplomasisi yürüttük. Azim ve gayretimiz sonucunda Karayolları bize, sadece bu kısım alınmaz dedikten sonra şuna ikna oldu: Alınacaksa, komple alınması gerekir. Bu gereklilik çerçevesinde de ilgili kurumu iradi olarak harekete geçmesi namına ikna ettik. Şu an hayata geçen bu yolda, tabiri caizse, gide gele aşındırdığımız kapılardaki ayak izlerimiz var. Görenler görür, görmeyene de selam olsun… Sadece Konaklar Çimenli arasındaki yolun maliyeti 70 milyon TL’dir. Biz burada imar uygulaması 555 ‘İMAR TECRÜBE DE İSTİYOR’ yaparak, Karayolları’nın bedel ödemeden yol çalışmalarına başlamasını sağladık. Bununla beraber sahilde, çarpık kentleşmeyi önlemek için kentsel dönüşüm projemizi hayata geçirirken, yeni yerleşim yerlerinde ortaya çıkan çarpıklıkları engellemek için de ciddi bir imar planlaması yaptık. İmar Kanunu’nun 18. maddesini uygulamak göründüğü kadar kolay değildir. Trabzon insanı asabidir ve toprağına bağlıdır. Ancak biz yorulmadan anlattık, insanımızın önüne projelerimizi koyduk ve Pelitli’yi bilinçlendirdik, bu hizmetleri başardık. Şimdi yeni ana arter imar hatları ile Pelitli’nin değerini adeta katbekat arttırdık. İnşaatlaşma ve planlı yapılaşma da buna bağlı olarak ciddi bir artış gösterdi. Pelitli her geçen gün büyümektedir. Çünkü Trabzon şehri artık sıkışmıştır ve doğuya doğru büyümektedir. Yaptığımız yolları eleştirenler de olmuştur. Ancak şu iyi bilinmelidir ki biz planlarımızı bugün için değil uzun vadede, gelecek için yapıyoruz. Gün gelecek, "Keşke daha çok yol olsaydı" denilecektir. Türkiye’de bütçesi bu kadar kısıtlı olup bu kadar yatırım yapan bir başka belediye varsa çıksın karşımıza, bu konuda açıkça meydan okuyorum. KESKİN: Sosyal belediyecilik anlayışı çerçevesinde Pelitli’de sosyal hayatın ivme kazanması namına ne gibi faaliyet ve yatırımlar yaptınız? KAYIKÇI: Belediye başkanlığına geldiğimiz dönem ile sosyal bakımdan şimdiki dönem arasında, Pelitli’de, elbette ciddi farklar vardır. Başta da söylediğim gibi belediyecilik yöneticide bir medeniyet tasavvurunu zaruret haline getirir. Çünkü, belediye kar maksimizasyonu üzerinden kurgulanmış bir işletme değildir. Hedefi insan olan ve insanı yaşatmaya memur bir hizmet kurumudur. Bunun için de hizmeti mihnet değil, cana minnet bilen bir şuura ihtiyaç vardır. Ekonomik gelişmeleri sosyal projeler ile desteklemezseniz, kamil bir toplum inşa edemezsiniz. Yeni yollar, yeni binalar elbette yapılır. Ancak, toplumsal alanı değerler alanı haline getirerek bir huzur toplumu inşa etmek istiyorsanız, sosyal alanları genişletmek zorundasınız. Sosyal alanları genişleterek insan hayatına huzura dair ivme kazandırmalısınız. Bu noktada şunun altını çizmek gerekirse; biz belediye olarak park, bahçe ve sosyal tesis yatırımlarının yanısıra, eğitim alanında da ciddi yatırımlar yaptık. Okullarımıza ek binalar yaptırdık. Hafta sonları bu okullarımızda kurslar açtırdık ve kurs giderlerini tamamen belediye olarak cebimizden karşıladık. Burada değerli öğretmenlerimizin katkı ve özverilerini de vurgulamam gerekir. Onlara da ayrıca teşekkür ediyorum. Gençlik merkezi getirdik. 10 yıllık tecrübe KESKİN: Büyükşehir Belediyesi hayata geçtiğinde kanunen belde belediyeleri kapanmak durumunda kalacak ve hatta yavaş yavaş kapanıyor da. Ortahisar ile alakalı görüşleriniz nelerdir? KAYIKÇI: Evet. Büyükşehir Belediyesi kapsamında belde belediyemiz kapatıldı ve şu anda Ortahisar’a katıldık. Tabii bu süreçte 10 yıllık bir belediyecilik tecrübesi edindik. Ben bu tecrübeyi 10 yılın sonunda bir köşeye atmak istemedim. Eğer ki Ortahisar da bu kanaatime iltifat edip 10 yıllık tecrübeyi sokağa atmak istemezse, biz tecrübemiz, birikimimiz ve maharetimizle hizmete talibiz. "Hizmeti cana minnet bilen bir şuurla" hizmete talibiz. Mevzu hizmet olunca ben, açık artırma lafazanlığını ve başı boş vaat pazarlamacılığını sevmiyorum, sadece "Ayinesi iştir, kişinin lafa bakılmaz" diyor ve Pelitli’yi gösteriyorum. Söz buraya gelince Cemil Meriç’in şu tespitini de ilave etmek istiyorum. "Seçmek için anlamak gerek, anlamak için mukayese etmek. Mukayese irfana dayanır" Evet! Vicdanını irfanıyla tahkim etmiş Ortahisar o gün mukayese edip anlayacak ve mutlaka doğruyu tercih edecektir. Bu noktada biz tercihimizi yaptık ve AK Parti dedik. Artık tercih Ortahisarlının ve takdir mutlak kudret sahibinin. O, hepimiz hakkında hayırlı olanı nasip etsin! KESKİN: Peki, Ortahisar için özellikle hangi alanlarda çalışmalarınızı yoğunlaştıracaksınız? KAYIKÇI: Ortahisar için gerekli ve kaldığı yerden devam edecek olan en önemli çalışma, 49 ‘İMAR TECRÜBE DE İSTİYOR’ kentsel dönüşümdür. Ki, bizim bu konudaki başarılarımız da ortadadır. Diğer bir önemli konu da yeni yerleşim yerlerini sağlıklı bir şekilde kente katarak bu alanlarda uzun vadeli bir imar planlaması yapmaktır. Burada konu yeni rant alanları yaratmak değil, sağlıklı bir çevrede yaşanır bir şehir inşa etmektir. Mesela, şu anda biz bir anket yaptırmaktayız. Halkımıza "Ortahisar Belediyesi’nden beklentileriniz nedir?" diye sorduk. Halkımızın geneli doğalgaz talebini dile getiriyor. Bina cephelerinde düzenlemeler istiyor. Trabzon baktığınız zaman deniz şehridir deniyor ancak denize resmen sırtımızı döndük. Artık denizle kucaklaşmamız gerekiyor. Trabzon Belediyesi’nin Ganita’dan Beşirli’ye kadar uzayan bir sahip projesi mevcut. Bu proje sonuna kadar desteklenmelidir. Hayata geçirilmesi Trabzon’umuzun özellikle turizm ve sosyal yaşantısı için elzemdir. Şunu da vurgulamak istiyorum: Trabzon insanı hiçbir bedel ödenmeden bu şehrin kalkındırılamayacağını, asli meselelerimizin hallolmayacağını bilmelidir. Trabzon’da yaşayan, şehir kültürünün bir parçasını oluşturan insan, şehrine, sokağına, komşusuna karşı sorumlulukları olduğunu ve gerektiğinde bunlarla alakalı bir bedel ödemek durumunda kalacağını idrak etmelidir. Bunu da onlara anlatacak olanlar bizleriz. Yoksa tek taraflı bir yapının uzun vadede ayakta sağlıklı kalması mümkün değildir. Yaşanabilir standardında bir il olmamız bu gerçeği göz ardı etmemiz manasına gelemez. Toplumsal güveni oluşturmak adına herkes elini taşın altına sokmalıdır. Bir baba, bir anne saat 22-23’te oğlu/kızı dışardayken pencere başında yolunu gözlüyor. Neden? Çünkü toplumsal güvenimiz gittikçe eriyor. Oysa bir Avrupa ülkesinde gece saat 2-3’te genç bir kız yahut erkek başına hiçbir sıkıntı gelmeden dilediğince şehrinde vakit geçirebiliyor. Pek tabii ki bu tek başına belediyenin işi değildir. Sivil toplum kuruluşlarının ve diğer kurumlarımızın da bu konuda vazifeden kaçınmamaları gerekmektedir. Sınırlar Kalkmalı KESKİN: Bu konuyla bağlantılı olarak "işsizlik" bu toplumsal karmaşanın neresinde durmaktadır? İnsanları psikolojik olarak etkileyen ve günümüzün en ciddi sorunlarından biri olan "işsizlik" hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz? KAYIKÇI: Bu meselede elbette çok haklısınız. Özellikle insanların kısa yoldan ve rahat bir şekilde para kazanma eğilimleri de oluyor. Ancak meseleye iki taraflı baktığınızda şöyle bir tablo da göze batıyor. Mesela, asgari ücretten fazla para ile çalıştırılmak üzere işçiler alıyoruz. Ancak işe aldığımız kişiler işi beğenmiyorlar ve ayrılıyorlar. Trabzon maalesef bana göre sanayi şehri olabilecek bir şehir değildir. Coğrafi bir analizde ne demek istediğim anlaşılacaktır. O nedenle de Trabzon’u İstanbul ile, Ankara ile karşılaştırmak çok yanlış ve yersizdir. Bütün bunlar veri alınarak bir planlama yapılmalıdır Trabzon’a. Örneğin ticari turizm üzerine gidilmeli ve eğitime önem verilmelidir. Kendi kapasiteli sanayisinde de Trabzon’u tek başına düşünmek yanlıştır. Gümüşhane’yi, Bayburt’u ve Erzincan’ı içine alacak bir hinterlant oluşturulması gerekmektedir. Bu da demiryolu projesi ile mümkün olabilir. Eğer bu atılımları yapabilirsek zaten bu saydığımız iller adeta Trabzon’un bir ilçesi haline gelecektir. Ekonomide bir birlik sağlanacaktır ki özellikle istihdam açısından bu ciddi faydalar ve şehir olarak da önemli bir büyümeye vesile olacaktır. Bizim bunu kesinlikle başarmamız lazım. 60-70 bin öğrencimiz var ancak bu öğrencilere sadece okullar açılsın da para kazanalım gözüyle bakmak ciddi felaketler doğuracaktır. Eğitime ekonomik bakılmamalıdır. Bu gençler burada okuyacaklar ve hayatları boyunca bir ayakları hep bu şehirde olacak. Çünkü burada bir yaşanmışlıkları mevcut olacak. Mimar, mühendis, avukat, doktor olduklarında da bu şehre hizmet noktasında ellerinden geleni yapacaklarına ben gönülden inanıyorum. İşte bu insanların Trabzon’a bakışını değiştirebilirsek, onların içinde bir vefa borcu oluşturabilirsek, uzun vadede Trabzon’a çok büyük hizmetler yapmış oluruz. KESKİN: AK Parti Trabzon’da bir temayül yoklaması yaptı. Öncelikle bir temayül değerlendirmesi yapabilir miyiz? Çünkü siz AK Parti’den önce Refah ve Fazilet partilerinde yer almış bir isimsiniz. Partiye sonradan monte olmuş biri değilsiniz. Şu soruyu da eklemek istiyorum: Bu durum yani siyasi kök açısından eski olmak AK Parti seçmeni için sizce önemli midir? Ömer KAYIKÇI: 1999 yılında ben Fazilet Partisi Merkez İlçe yönetimindeydim. O dönemde Pelitli’ye başkan adayı arıyorduk. 3 ay dolaştık ancak kimseyi bulamadık. 28 Şubat’ın izleri yeniydi ve en fanatik partililer bile aday olmaya çekiniyorlardı. Son akşam, ilçe başkanımız bana "Aday sensin. 1116 İMAR TECRÜBE DE İSTİYOR" dedi. 30 yaşında genç bir delikanlıydım. Olur mu, olmaz mı muhasebesinden sonra kabul ettim. Bu partinin en sıkıntılı dönemlerinde biz hep partimizin arkasından durduk. Ancak bu durumun, partimize başka partilerden katılıp canla başla çalışan insanlara karşı bir üstünlük olarak kullanılması çok çok yanlıştır. Çünkü artık AK Parti bir ideoloji partisi değildir. Oyu %50 olan, birbiri ile belki de ortak düşüncesi olmayan insanların siyaseten birleştiği bir partidir AK Parti. Kimin nereden geldiğinin önemi yoktur. Önemli olan neye hizmet ettiğidir ve günümüz AK Parti kriterlerine uygun olup olmadığıdır. O gün biz belki de kaybedeceğimizi bile bile bir bedel ödedik. Ancak bu ödediğimiz bedel 2004 yılında benim aday olmama vesile olan en büyük faktördü. Çünkü bu hayatta kaybetmiş olarak göründüğünüz bir olayda bir bakarsınız ki aslında çok şey kazanmışsınızdır. O gün 30 yaşında bir genç olarak o cesareti göstermeseydim, bir sonraki yerel seçimlerde aday olarak gösterilmeyecektim. "Siyasette vefa yoktur" sözü işte burada çürür. KESKİN: Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Erdoğan Bayraktar; TOKİ başkanlığı, milletvekilliği ve bakanlığı döneminde Trabzon’a çok büyük yatırımlar getirdi ve çok büyük projelerin yapımında görev üstlendi. Bu konuda ne söylemek istersiniz? KAYIKÇI: Sayın Bakanımız, TOKİ başkanıyken de bakanken de Türkiye’nin marka isimlerinden biri olmayı başarmış bir insandır. Vaktinde siyasilerin "Bu, olacak iş değil" dedikleri meselelerde, ümidimizin kırıldığı anlarda Erdoğan Bey, bürokrat olmasına rağmen, "Bize % 50 oy veren vatandaşın olurunu getirin, üstesinden gelemeyeceğimiz proje yoktur" demesini bilmiştir. O nedenle bu yaptığımız projenin gerçekleşmesinin sebebi % 99 Bakanımız Erdoğan Bayraktar’dır. Bunu net bir şekilde ifade etmek lazımdır. Biz de üzerimize düşen vazifelerin hiçbirinde pes etmedik. Trabzon’daki bütün mega projeler de zaten kendisinin koordinatörlüğünde yürütülmüş ve hayat bulmuştur. Böylesi çalışkan ve üretken bir insanın Trabzon’dan çıkması da bizim için tek kelimeyle gurur vesilesidir. Siyaset zaten hizmet odaklı yapılırsa şehirler ve ülkeler gelişir. Makam, mevki ve ün için yürütülen siyasette ise kazanan ancak kişiler olur ki bu kazanımlar da saman alevi gibi olur. Ancak Erdoğan Bayraktar ismi yıllar geçse de unutulmayacaktır bu şehirde ve bu ülkede. Biz de en büyük felsefesi hizmet olan bir partiden Ortahisar’a en büyük hizmetleri sunmak için aday adayı olduk. Bu konuda kendimize gereğinden fazla güveniyoruz. Çok değerli aday adaylarımız elbette var. Ancak şahsen ben kendimi tecrübem ve yaptıklarımın referansıyla açıkçası önde görüyorum. KESKİN: Temayül AK Parti için önemli bir konu. Ve siz de hali hazırda bir belediye başkanısınız. Genel merkezle de mutlaka birtakım görüşmeleriniz olacaktır. Biraz da bu süreç hakkında konuşabilir miyiz? Ömer KAYIKÇI: Elimizde şu an anketlerle ilgili herhangi bir done mevcut değil. Temayülden sonra genel merkezimizin anket çalışmalarını hızlandıracağını düşünmekteyim. Anket çalışmalarının içinde olmanın pek tabii ki çalışmalarını yapmaktayız. Çünkü şehrin bir bölümünde belediye başkanlığı yapmış biriyim. Özellikle şehrin batısında tanınan bilinen biri olmadığımızı biliyorduk. Bu bizim için bir eksiklik gibi görünse de giderilmez bir eksiklik değildir. Bu konuda biz de genel merkezden bağımsız olarak anket çalışmalarımızı yürüteceğiz. Ancak anket başlı başına bir etken değildir. Çünkü adayların geçmişlerine de bakılmalıdır. Seçim için bu anketler elbette ki önemlidir. Ancak asıl önemli olan şey seçildikten sonra yapılacaklardır. Önemli olan seçildikten sonrası KESKİN: Belediye başkanı olacak kişi pek tabii ki şehircilikten anlayan, tecrübesi olan, bu işe yatkın bir isim olmalı diyorsunuz... KAYIKÇI: Öncelikle şunu belirtiyorum: AK Parti, aday gösterdiği adayla seçimi kazandığında, bu ismin çalışmaları ile insanların oyuna talip olacaktır. Belediye başkanı olduğunuz zaman, iyi bir denge kurarak, şehriniz adına zararlı tavizlere girmemeniz gerekir. Seçim stratejilerinizi ince eleyip sık dokuyarak kurmak pek tabii ki önemlidir. Oysa asıl önemli olan şey, seçimlerden sonra yapacağınız çalışmalar, hizmetlerdir. Halkı memnun edemediğiniz takdirde, partinize en büyük kötülüğü yapmış olursunuz. Biz de bu konuda kendimize güveniyoruz ve iddialıyız. Büyükşehirde yetki paylaşımının nasıl olacağı ile alakalı bazı belirsizlikler de vardır. Bunların da karara bağlanmasıyla hizmet konusunda kendi payımıza düşecek olan en ufak ne hizmeti varsa hakkından geleceğimize inanıyorum. Ömer Kayıkçı kimdir? 1969 yılında Trabzon’un Arsin ilçesinde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Arsin`de tamamladıktan sonra; 1993 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık bölümünden mezun oldu. 2004 yılında AK Parti’den Pelitli Belediye Başkanı olarak seçilen Sayın Kayıkçı, 2008 yılında yapılan yerel seçimlerde güven tazeleyerek ikinci defa belediye başkanı olarak seçildi. Evli ve üç çocuk babası olan Kayıkçı, bu dönem birikim ve tecrübesini Ortahisar’a aktarmak istiyor.
Beğendim
1
Sevdim
1
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap