EN YAŞANILABİLİR KENT Mİ DEDİNİZ

Forbes adlı ABD kökenli derginin Türkiye versiyonu, "En yaşanılabilir kentler" sıralaması yapmış; Trabzon, Muğla ve Eskişehir birinci çıkmış.

Başta Trabzon’un yöneticileri bir süredir bu konuyu işleyerek ne kadar başarılı olduklarını, Trabzon’u nerelere getirdiklerini ballandıra ballandıra anlatıp duruyorlar.

Trabzon’da yaşayanlar olarak bütün bunları hayretler içinde izliyoruz.

Trabzon en yaşanılabilir kentmiş!

Her şey iç içe. Her yerde kuralsızlık egemen. Yürüyecek doğru dürüst kaldırımı yok. Alt yapı bitmiş. Yollar ve işgal altındaki kaldırımlar yamalı bohça gibi. Kent merkezi dolmuşların işgali altında.

Ülkenin en pahalı yerlerinden biri. Genç nüfusun ezici bir kısmı işsiz. Bir yılda işsizlik yüzde 35 civarında artmış. Esnaf giderek azalıyor, işsizlik artıyor. Kredi bataklarında Türkiye’de ilk sırada.

Kentin en önemli hastanesi ve doğum hastanesi kent dışında. İnsanların hastaneye gidip gelmesi işkence.

Bazı alt yapı yatırımları dışında uzun yıllardır kente üretici yatırım ya da istihdam açısından hiçbir şey yapılmamış. Diğer illere göre oldukça geri kalmasından dolayı kent yöneticileri iktidar mensuplarınca bile eleştiriliyor.

Kent, Meydan’a sıkışmış, diğer bölgeleri kocaman bir köy. Sosyal yaşam neredeyse sıfır, kültürel yaşam kısır... Neredeyse her yere, sonradan görme kaba ve lümpen bir kültür egemen. Gerilim egemen. Barış ve sevgi eksik.

Kentin çevresinde denetimsiz bir yapılaşma almış başını gidiyor. Hele bir Çukurçayır var ki, tam bir cinayet. Boztepe işgal altında. Kırsal alanlarda talan ve pazarlama sürüyor.

Sayacak o kadar çok şey var ki.

Trabzon en yaşanılabilir kentmiş! Ucuz bir yalan bu.

Trabzon garip, aldatılmış, ihanete uğramış... Trabzonlu kendini aldatan ve ihanet edenleri omuzlarında taşıyor.

Eğer Trabzon Türkiye’nin en yaşanılabilir kenti ise, vay Türkiye’nin haline!

HOCA EFENDİ VE MÜFTÜLÜK

Araklı’nın hocaları meşhurdur. Adı bizde saklı bir hoca efendi, tarihi bir camide cenaze namazında vaaz vermiş; ''... Bugüne kadar saçının tek bir telini göstermeyen bu annemiz gibi, kadınlarımız saçını göstermezlerse, cennete giderler.''

Bir anlamda başı açık kadınların cehenneme gideceğini söylüyor. Kendini Allah’ın yerine koyup hüküm veriyor hoca efendi. Kimin cennete gidip kimin gitmeyeceğini söylemek senin ne haddine? Sen kimsin? Ne hakla başı açık kadınları cehennemlik suçlular gibi gösterirsin?

Bu ayrımcı, utanç verici ve kendini Tanrı’nın yerine koyan yobaz sözde hocalar için Müftülüğü göreve çağırıyorum.