HDP'nin PKK-KCK-İmralı üçgeninde siyaseti(!)

TC Devleti, HDP’ye dünyalar kadar fırsat ve tolerans tanıyarak; onu legal siyasi ortamda, güya haklarını korumaya çalıştığı halkın menfaati için meclis çatısı altında görev yapmasına zaman ve fırsat tanımıştır. Kendileri de bunu bilmektedir ki; TC asla 1990’ların Türkiyesi değil. İstediğiniz kadar patırtı kütürtü yapın, sizin TC ile baş edip onu dize getirmeniz mümkün değil. Bu arada bazı sinsi ve hasıraltı dış desteklerin dışında da(Mesela Almanya) desteğiniz pek kalmadı, ses de getiremiyeceksiniz. HDP, Kandil’e ve KCK’ya “Artık silahlarla bir yere varmamız mümkün değil, kendi insanımıza ihanetten vazgeçin” diyecek demesine; dünden de razı, ama bakıyor ki HDP’yi ipleyen yok.

Ne Kandil ne de KCK kendi yolunda gitmeye şimdilik kararlı. Zira onların terörden başka hayatiyetlerini sürdürme imkânları yok. Kanları ancak terörle, uyuşturucu, sigara kaçakçılığı, kadın ticareti, kerhane işletmeciliği ile mümkün. Bunları da ancak silahlarla sağlayabilir. Peki HDP ve bizim Selahattin bey ‘silahlara veda’ çağrısı yapsa. Yapsın hikâye; onu kimse dinlemeyecek ya, işte o zaman da forsu yerlerde sürünecek. İşte HDP onun için Kandil’ine dönüp “Yahu artık sizin haydutluktan başka hiçbir fonksiyonunuz kalmadı” diyemiyor.

Zira HDP’nin en önemli ayakta durma argümanı, bölgeden oy çıkarma potansiyeli PKK’ya arka verilerek, halkı sindirip zorla uygulanan tehdit unsuru ile kaim. “İmralı” meselesine gelince; İmralı canisinin artık ortada sadece bir “Nasrettin hoca hikâyesi” olarak kalmaktan ileri gidemediğini; o da, HDP de anladı. Bırakın adamı yatsın yattığı yerde. Yalan mı söylüyorum ey HDP’li yönetici arkadaşlarım?

İSTEDİĞİNİZ KADAR KALLEŞLİK YAPIN: İstediğiniz kadar bomba patlatın, yol kesin, insanları şerefsizce arkadan kurşunlayın. Emellerinize, uşaklığını yaptığınız dış güçlere yaranmaya çalışın, HDP’nin Seloları, Sırrılarına, Gültenlerine, vs... sesleniyorum. Asla emellerinize ulaşamayacaksınız. Bu millet sizi yavaş yavaş ta olsa boğacak. Herzaman heryerde ve her asırda ortaya çıkan iki yüzlü karakteriniz, Ermeni ırkınız(Siz söylüyorsunuz) ve güvenilmez yapınız yüzünden Allah’ın adaleti asırlar boyu sizleri asla bir medeniyet yapmadı, yine de olamayacaksınız.

Ancak ve ancak bulunduğunuz coğrafyalarda Hassan Sabbah vari Alamutlarda, Kandillerde hayatiyetinizi lanetli olarak sürdürme imkânınız olacak. Selolar, Ahmetler, Sırrılar, Gültenlerin çocukları kolejlerde ceviz kırarken; ey zavallı Güneydoğu insanı, sizin çocuklarınız ve sizler de dağlarda üç yıl vade ile çürüyüp gideceksiniz. Aklınızı başınıza alın. Türk milletini ve neslini tüm Dünya bir araya geldi de tarihten silemedi, sizin buna asla gücünüz yetmez, yetmeyecek. Yolları, barajları, asfaltları, arabaları yakın. Sizler bu yangınlarda yanıp kaybolacaksınız. Ama TC, Allah’ın izni ile kıyamete kadar var olacak. Zira Türk milleti asildir, adildir, merhametlidir; gerektiğinde de haddini aşanlara karşı “Kahhardır”...