SON DAKİKA



Haber > Gündem > "İşkencede zamanaşımını kaldıracağız"

"İşkencede zamanaşımını kaldıracağız"

19 Aralık 2012 Çarşamba - 14:16




Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 4. yargı paketinde işkencede zamanaşımının kaldırılacağını açıkladı.





Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, TRT-HABER’e konuk olduğu programda önemli açıklamalar yaptı. Bozdağ, işkencenin üstünün örtülemeyeceğini belirterek, “İşkencenin hoş görülmesi veya görmezden gelinmesi, bir şekilde üzerinin örtülmesi söz konusu değil. Türkiye bundan çok çekti ve bunun da pek çok bedelini her alanda ödedi. Onun için biz AK Parti olarak iktidara geldiğimiz ilk günden itibaren Türkiye’de bu konunun gündemden düşmesi gerekir. Artık 'falan karakolda veya falan hapishanede veya falan yerde devletin görevlileri işkence yapıyor' haberlerinin olmadığı bir Türkiye’yi hayata geçirmemiz lazım. Biz bunu başardık. Şu anda artık böyle şeyler yok. Bundan sonra olması da mümkün değil. İşkencede de zaman aşımını kaldıracağız. Dördüncü yargı paketinin içinde o da var. Her şartta yargı önüne çıkacaktır ve bundan sonra işkence suçlarında zaman aşımı olmayacaktır. İşkenceciler her şartta çıkacaktır. Ama bu geriye dönük yürümez. Bundan sonrakiler için ceza hukukunun genel ilkeleri çerçevesinde olacak” diye konuştu. “Ama şunu ifade etmek istiyorum. Diyelim ki bir haksızlık oldu, bir hukuksuzluk oldu size biri işkence yaptı. Bu haksızlığa karşı mücadele etmenin yolu, haksızlık yapanın yaptığını misliyle yaptığın zaman siz o haksızlık yapan karşısında kendinizi bir başka yere koyarsınız” diyen Bozdağ, şunları söyledi: “Ben bunu açık söylüyorum. Çünkü şuna bakmak lazım. AK Parti'ye kapatılma davası açıldı. Biz hangi yolu seçtik. AK Parti meşru zeminde mücadele yolunu seçti. O gün davayı biz uzatabilirdik. Pek çok kişi şunu kullanın şunu yapın dedi. Ben savunmada çalışan birisiyim. Mahkemeye giden birisiyim. O dönemde Sayın Başbakanın sözü şu oldu. Türkiye çok önemli bir dönemeçte. Biz bu davayı uzatamayız. Davayı en kısa zamanda bitirelim. Türkiye kaybetmesin. AK Parti kaybederse kaybetsin. Biz bunu böyle işlettik. 28 Şubat oldu. Türkiye’de pek çok kişi sıkıntı çekti. Benim bir sürü tanıdığım, arkadaşım var. Denklikleri iptal edildi. Başka yerde okudu diye. Askere çağrıldılar. Kısa dönem askerlik yapmışlar, uzun dönem askerliğe çağrıldılar. Pek çok hakları hukukları ellerinden alındı. Üniversitelerde başörtüsü yüzünden okuldan atılan pek çok kızımız oldu. Kimse silaha sarıldı mı? Kimse 'ben bunun bedelini sana ödeteceğim' dedi mi? Doğru olan şu: Bir haksızlık olduğu zaman o haksızlık karşısında susmamak, onu ifade etmek ve bir daha bu haksızlıkların olmaması için hak olan yolda mücadeleyi sürdürmek. Hukukun içinde kalarak bunu yapmak. Herkesin bunu yapması lazım. Birisi bana kötü muamelede bulundu, ben ona daha kötü muamele yapma hakkını kendimde görürsem, bunun adı ihkak-ı hak olur, bunun adı şahsi öç olur, şahsi intikam olur. Bu da başka kapıları açar. Onun için Türkiye’de hak mücadelesini, hukuk mücadelesini legal bizim legal zeminde meşru zeminde haklılığımızı koruyarak yapmamız lazım.” “BÜLENT BEY BİLGE POLİTİKACI” Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın kamuoyunda tartışılan açıklamalarıyla ilgili de değerlendirmeler yapan Bozdağ, “Şimdi söyle söyleyeyim. Bülent Bey, çok bilge bir politikacıdır. Yıllarını bu işe vermiş, devlet tecrübesi, siyaset tecrübesi, kendi bilgi birikimi çok yüksek birisidir. Ben şimdi Bülent abinin sözlerine ilişkin bir şeyin içerisine girmek istemem. Benim söylediğim şeyi, oradan Bülent Bey’in söylediklerinin karşısına koyarsanız, razı olmam. Benim söylediğim şey, bir kişi, kim olursa olsun, kendisine bir haksızlık yapılırsa, başkalarına haksızlık yapma hakkını bulmamalı. Bu doğru bir şey değil. Hiç hoşunuza gitmeyen, asla kabul edemeyeceğimiz şeyler olabilir. Haklılığı korumak en büyük güçtür. Haklı kalmak en büyük güçtür. Güçlü olmak istiyorsak, haklılığımız koruyacağız, haklı olacağız. Bunun mücadelesini vereceğiz. Biz bunu yapacağız” dedi. Bozdağ, Arınç’ın Abdullah Öcalan ve Durmuş Yılmaz ile ilgili sözlerini hatırlatılması üzerine ise, “Tabii, Abdullah Öcalan, Durmuş Yılmaz’la alakalı, o döneme ait ilgililerle ya da diğer ismi geçen kişiyle konuşmuş olabilir. Benim orada anladığım iyi çevrenin, iyi arkadaşın, insanların daha iyi olmasına yol açtığı, kötü çevre kötü arkadaşın insanları kötüye noktalara götürdüğüne ilişkindir" diye konuştu.
Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap