ÖNÜNE GELEN DİNLİYOR İngiliz yazar George Orwell, 1949 yılında yayınlanan '1984' adlı kitabında, "Büyük Birader" adını verdiği komünist sistemin tek tip ve devletçi yapısının herkesi, her zaman, her yerde dinlediğini yazmıştı. Komünizm nerdeyse tarihe karıştı ama "dinleme" denen insanlık dışı olay dünyanın başına bela oldu. Önüne gelen dinliyor. Devlet dinliyor, yabancı ülke istihbaratları dinliyor. Çeteler dinliyor. Ne özel hayatın gizliliği kaldı ne siyasetin ne devletin. ODALAR BÖCEK DOLU Örneğin, ABD başta Almanya olmak üzere Türkiye ve dilediği devleti, kişiyi dinliyor. Başbakanımızın, muhalefet liderimizin odalarından böcekler çıkıyor. Bakanların, sanatçıların, gazetecilerin telefonları dinleniyor. MİT, Emniyet, Organize Suçlar, askeri ve jandarma istihbarat cep telefonlarını Telekom üzerinden çok kolay bir şekilde dinleyebiliyor. Hani "dinleme ayağa düştü" desek yanlış olmaz. Resmi, özel isteyen istediğini dinliyor. Sonra da ya basına sızdırıyor ya şantaj yapıyor. MENDERES’TEN GÜNÜMÜZE Adnan Menderes hükümetinin, 'Telefoncu Ayten' skandalı ile zor günler geçirdiğini unutmadık. Başbakan Bülent Ecevit'in çalışma masasındaki telefon MİT'e ait çıkmıştı. 1988 yılındaki birinci MİT raporu telefon dinleme itirafları ile doluydu. Turgut Özal, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı döneminde konutunun her yanından 'böcek' çıkartıyordu. Sonuçta günümüzde de değişen bir şey yok. Son olay ise bardağı taşırdı, ülke ayağa kalktı. DURUM ÇOK KÖTÜ İddia müthiş… Daha önce siyasilerin seks kasetlerini servis edenler 2011 yılından beri, "Selam Terör Örgütü" gerekçesiyle 7000 binden fazla siyasetçi, akademisyen, gazeteci, yazarı dinlemiş. Ayırım gözetilmemiş, dinci, liberal, solcu, şeriatçı, yandaş, kim varsa dinlenmiş. Peki sizce olay bu kadar mı? Hiç sanmıyoruz. Ne yazık ki, ülkemiz bugün, İngiliz yazarın 1949 yılında öngörü olarak yazdığından daha kötü durumda. Uğur güneri yazdı İşte detaylar... 'Selam Terör Örgütü' soruşturması adı altında siyasetçi, akademisyen, gazeteci, STK temsilcisi 7 bin kişinin dinlendiği iddiası Türkiye gündemini sarstı. Başbakan Erdoğan, yakın çevresi, bakanlar, gazeteciler, milletvekilleri, siyasetçi, yazar, STK temsilcileri ve işadamları da 3 yıl boyunca tele kulak tarafından dinlenmiş. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Efkan Ala, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Numan Kurtulmuş, Erol Erdoğan, Taner Yıldız, Yalçın Akdoğan gibi isimlerin yanı sıra Mithat Sancar, Mehmet Bekaroğlu, Temel Kotil, İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Ahmet İnsel, Hakan Çelik, Ali Bayramoğlu, Ertuğrul Özkök, Nihal Bengisu Karaca, Lütfullah Göktaş’ın dinlendiği iddiaları geniş yankı buldu. Dinlemelere Başbakan, hükümet üyeleri, muhalefet partileri ve sivil toplum örgütleri tepki göstererek ileri sürülen iddiaların araştırılmasını istediler. Başbakan Erdoğan, paralel devletin 7 bin kişiyi dinlemesiyle ilgili olarak "Beni ve cumhurbaşkanını dinleyen bir yapı söz konusu. Bu bile MİT Yasası'nın ne kadar gerekli olduğunu ortaya koyuyor" dedi.  Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "paralel yapının" telefon dinlemelerine ilişkin, "Şu anda bir değerlendirme yapmam gerekmez, esasen değerlendirilecek bir şey de yok. Yani her şey ortada" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız: "2.5, yıldır resmi olarak, 5 yıldır ise gayri resmi dinlendiğini tahmin eden birisiyim. Bunu bir bakan olarak, Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılmış bir hakaret olarak sayıyorum."  CHP lideri Kılıçdaroğlu: "Biz zaten dinleniyoruz. Bunu Sayın Erdoğan kendi grup toplantısında açıkladı. Hatta o kadar net açıkladı ki, 'Ey Kılıçdaroğlu, senin nefes alışını bile takip ediyoruz' dedi." MHP lideri Bahçeli: "MHP Genel Merkezi'nin dinlenildiğini biliyoruz. Bu düşüncelerimizi aktaramadığımız kesimlere, bu dinleme vasıtasıyla aktarıldığını kabul ettiğimiz için hoşgörüyle karşılıyoruz." MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural: "Yasa dışı dinleme varsa herkes hesabını verecektir." AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu: "Türkiye büyük bir operasyon ile karşı karşıya" diyerek; durumun milli güvenlik tehdidi olduğunu bildirdi. CHP Milletvekili M. Akif Hamzaçebi: "Hukuksuz dinlemeler CHP olarak bizim karşı olduğumuz bir durumdur" dedi. Muharrem İnce: "Türkiye hukuksuz dinlemelere, yolsuzluklara, bakan-başbakan çocukları için kamu imkanlarının kullanılmasına topyekûn karşı çıkmalıdır." Şamil Tayyar: "Listede adı olmayanlar kendini değersiz hissetmesin, biraz sabır, listenin devamı var:)"  Ramis Topal: "Ne oldu da şimdi bu duruma çirkin, ahlaksızca, kabul edilemez demeye başladılar? Muhalefet dinlerken bu işler ne hoştu, siz dinlenince tu kaka…"  İDDİALAR ASILSIZ Öte yandan Savcı Adnan Çimen, iddiaların tamamen asılsız olduğunu ileri sürerek, "Yasadışı herhangi bir işlem yapılmamıştır. İddia edilen soruşturmanın 2011 yılında yapıldığı belirtiliyor. Ben o dönemde özel yetkili mahkemelerde 1,5 yıl savcı olarak çalıştım. Ancak 2011'den beri aradan çok uzun süre geçti. Bana Sayın Başbakan ve çevresindekilerin isimlerinin bulunduğu dinleme talebi iletilmemiş ve tarafımdan da mahkemeden böyle bir talepte bulunulmamıştır" dedi HSYK’DAN SORUŞTURMA 7 bin kişinin telefonlarının dinlendiği iddiasının ardından flaş gelişme! Dinleme kararını ihbar kabul eden HSYK 3. Dairesi iddiaları görüşecek. HSYK, basında yer alan '7 bin kişinin dinlendiği' iddialarının ardından dinleme kararı veren mahkeme ve savcılar hakkında soruşturma açtı.