A+ A-
Yorum
10

Türkiye'de erken seçim gölgesinde koalisyon arayış

Yayın Tarihi: 11.07.2015 - 18:09 | Güncelleme Tarihi: 12.07.2015 - 11:54

Seçimden 33 gün, YSK’nın kesin sonuçları açıklamasından 21 gün, Meclis Başkanı seçilmesinden 9 gün sonra, Erdoğan nihayet birinci parti olarak çıkan AKP’nin Genel Başkanı Davutoğlu’na hükümeti kurma görevini verdi. Memleket bu süre içerisinde geçici bir hükümetle yönetiliyor. İşe bakın ki; görevi yeni hükümet kurulana kadar memlekete refakat etmek olan geçici hükümet, gerek kadrolaşma ve atama, gerekirse yönetsel açıdan almaması gereken tartışmalı kararlara imza attı, atmaya da devam ediyor. Erdoğan neden bu kadar geç hareket etti?

KURTAR BİZİ BAŞKAN!..

Bir koalisyon hükümeti kurulmasını istemiyor. Onun istediği AKP’nin tek başına iktidara geleceği bir erken seçim. Bunun koşullarını oluşturmaya çalışıyor. Süreyi uzatarak kamuoyunda bir usanç yaratma çabası içinde. Muhalefetin kendi içinde tartışma ve ayrışmalar yaşaması AKP’ye hareket serbestisi sağlıyor. Nitekim, MHP’nin muhalif bir seçeneğe kapalı olması ve Meclis Başkanlığı seçiminde AKP’ye avantaj sağlamasıyla ortaya çıkan gerilim, AKP için bir fırsat doğurdu. Muhalefet arasındaki her gerilimde, Erdoğan ipleri biraz daha eline alıyor. AKP, muhalefeti uzlaşmaz göstererek erken seçime avantajlı gitme arayışında. Özetle; gerilim, çözümsüzlük ortaya çıkacak ve memleketin Başkan Erdoğan’a ne kadar ihtiyacı olduğu anlaşılacak, millet de “Kurtar bizi Başkan!” diyecek.

DAVUTOĞLU NE YAPACAK?

Şu anda gerçekleşebilir bütün hükümet formülleri AKP üzerinden görünüyor. Yani Erdoğan ve AKP’nin, seçimlerde kaybettikleri inisiyatifi ele alma stratejisi, özellikle MHP’nin yaklaşımı nedeniyle başarıya ulaşmış durumda. Sürecin, asıl yönlendiricisinin Erdoğan olacağını unutmamak gerek. Bu da en büyük handikap. Ki bu durum, muhalefetin ‘Erdoğan anayasal sınırlara çekilmesi’ koşuluyla taban tabana zıt. AKP yarından itibaren 3 gün, sırasıyla CHP, MHP ve HDP ile bir nezaket görüşmesi yapacak. Partiler koşullarını daha önce açıklamıştı. İlk turda bu koşullar yüz yüze söylenecek. Büyük olasılıkla bayramda bu istek ve koşullar değerlendirilecek. AKP tarafından karşı istekler, uzlaşma ya da uzlaşmazlık noktaları belirlenecek. Kamuoyu eğilimleri izlenecek.

ASIL GÖRÜŞME İKİNCİ TURDA

Asıl koalisyon müzakereleri ise ikinci turda yapılacak. Bu turda daha somut ilke ya da başlıklar üzerinde görüşmeler beklenebilir. Ki AKP’nin CHP ve MHP ile bir araya gelmesi söz konusu. Eğer ikinci turda bir netleşme olmazsa, bir üçüncü turla biraz da zorlama bir koalisyon denenebilir. İkinci turda bir uzlaşma daha uzun vadeli, üçüncü turda uzlaşma ise kısa vadeli bir koalisyon anlamına gelebilir. AKP, 2 ya da 3 turda CHP ve MHP ile uzlaşma sağlayamazsa, el altından HDP ile dirsek temasına girebilir. Yapılacak son iş, AKP’nin MHP ya da HDP’den alacağı destekle bir azınlık seçim hükümeti kurması olabilir. Erdoğan’ın Davutoğlu’na hükümeti kurma görevini vermesi ile 45 günlük süre de başladı. Bu sürede hükümet kurulamazsa, mecliste grubu bulunan 4 partinin de temsil edildiği bir seçim hükümeti oluşabilir. MHP’nin, HDP’li bir hükümet oluşmaması için AKP’ye dışarıdan destek vermesi daha gerçekleşebilir gibi görünüyor.

KİM NE KADAR ÖDÜN VERECEK

AKP’nin, CHP ya da MHP ile koalisyon kurabileceği bir noktaya gelinmesi halinde ise ayrıntılar devreye girecektir. Temel konularda anlaşma olursa, ayrıntılarda uzlaşma sağlanması çok daha kolay olabilir. Ancak temel ilkeler konusu da hafife alınacak bir durum değildir. Çünkü muhalefet meydanlarda AKP’den hesap sorma konusunda çok söz vermiştir. Seçmen de AKP’yi cezalandırmıştır. Bu hassas ortamda sorun, partilerin karşılıklı verecekleri ödünlerin ne kadar olacağı ve o parti tabanlarında nasıl karşılanacağıyla ilgilidir.

ERKEN SEÇİM OLASILIĞI NEDEN GÜÇLÜ

AKP, 18 vekillikle kaybettiği tek başına iktidarı, seçimden erken seçime yaşanacak hükümet bunalımının psikolojisi üzerinden yeniden kazanmak isteyecektir. Ki, özellikle aralarında oy geçirgenliği bulunan MHP’den sağlayabileceği 2-3 puanlık bir kayma, bu amaca ulaşmasının yolunu açabilir. Son kamuoyu yoklamalarında parti yönetiminin tutumuna tepki duyan MHP’li oranının yüksek çıkması, AKP’nin bu umudunu arttıran bir etken. AKP, kendi istemlerine uygun bir koalisyon kuramazsa, sorumluluğu muhalefete atıp uzlaşma isteyen taraf görünümüyle seçime gitmek isteyecektir. Bu sıralarda yaşanabilecek ve toplumda infial yaratabilecek olaylar ya da kontrollü krizler, AKP’nin tek başına iktidar beklentisini güçlendirebilir, Erdoğan’ın başkanlık özlemlerini yeniden yeşertebilir.