SON DAKİKA



Haber > Gündem > Zavallı Diyar-ı İslam..

Zavallı Diyar-ı İslam..

03 Ekim 2015 Cumartesi - 09:34








Bir Kurban Bayramı daha geride kaldı. Ama bayram öncesi korktuğum, bu kez ehl-i saliplerin bugünkü temsilcilerinin eliyle değil, bizatihi Müslüman gafleti ile vücuda geldi. Hac’da önce vinç, sonra da şeytan taşlama hesabına Müslümanların birbirlerini ezmeleriyle gerçekleşti. Oysa, bakınız son çeyrek asırlık dini bayramlara, o veya bu nedenle başta İsrail olmak üzere mutlaka bir İslâm ülkesine bomba yağdırılmıştır. Ya da ehl-i salip hesabına Müslüman geçinenler eliyle camiler de bile bombalar patlatılmıştır.

*

Ama, bayram biter bitmez, geçmişte ehl-i salipin ayrı kutuplarında yer alanlar, bu kez Türkiye’nin gaflet ve delaleti ile savaş ve terör bataklığına itilen Suriye’ye birlikte saldırmaya başladılar. Amerika ve güdümündekiler yetmezmiş gibi, Rusya’da kağıt üzerinde başka, ama gerçekte aynı amaç için ben diyeyim “Suriye”ye”, siz söyleyin “Müslümanlara” bomba yağdırmaya başladı. Hem de içine 2 milyondan fazla insanı mülteci durumuna düşüren Türkiye seyrederken!

*

Durun, şu “ehl-i salip” ne demek onu bir ifade edelim de, daha idrak ederek paylaşımı sürdürelim. Ehl-i salip; Kudüs’ü Müslümanların elinden alarak onların kuvvet ve saltanatlarına son vermeyi amaçlayan, bunun için de bir ısım Avrupa hükümdarlarıyla derebeylerinin komutaları altında toplanarak zaman zaman İslâm ülkelerine hücum etmiş olan mutaassıp Hristiyan topluluklarına verilen unvandır.


*

Zavallı konumuna düşürülen Diyar-ı İslâm’a ve son hazin tablosu Suriye’ye bakmaya devam edelim mi? Edelim etmesine de, “6 ay sonra Şam’da cuma namazını hep birlikte kılacağız” diye taahhütte bulunarak, bir gecede kardeş dediklerini düşman ilan edip, adını da Esad’dan Esed’e çeviren, bugün ise istemeseler de tekrar “Esad” demeye başlayanlar, aradan 10 tane 6 ay geçmesine rağmen bırakın cuma namazını, Halep’te bile başını secdeye koyamayanlar ve şürekası kızar da, bize de saldırırlar mı? Dikkatli olmak lazım! Alıştılar ya!

*

Hadi devam edelim. Ehl-i salipin tamamının Ortadoğu’yu egemenliği altına alıp, Kudüs’ü de başkent yapmak isteyen ben diyeyim “Yahudinin”, siz söyleyin “İsrail’in” güdümünde ve kontrolünde olduğunu bilmeyenlerin, anlamayanların, şimdi sanki karşı kutupta imişcisine Rusya’nın saldırmasına hayret edenler, şimdi ABD’nin “Çözüm Esad ile olacak” talimatı karşısında hâlâ “Esad’sız Suriye’ye ihtiyaç var” demeleri karşısında güler misin, ağlar mısın? Yahu, kimse sizi takmıyor, umursamıyor, hesaba katmıyor. Görmüyor, duymuyor, anlamıyor musunuz?

*


Aklıma yine Ara’f suresi 179’uncu ayet getiriyorsunuz ama, bu kez yazmayacağım! Ama; Mehmet Akif’in Çanakkale Şehitleri’nde “Sen ki, son ehl-i salîbin kırarak savletini” diye tarif edip; “Ey şehit oğlu şehid, isteme benden makber, Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber” dediği şehitlerin kemiklerinin sızladığını, kabirlerinde “Biz İlayı Kelimetullah adına şahadeti seçip, İstiklal Mücadelesi’ni Türk milletinin böyle bir nesili, böyle bir yönetimini için mi yaptık?” diye üzüldüklerini, ağladıklarını hisseder gibi olduğumu paylaşmadan da geçemeyeceğim. * Hem de, ben diyeyim “Diyar-ı İslam”ın, siz söyleyin “İslâm Alemi”nin bu kadar zavallı, biçare duruma hiçbir zaman düşmediği, düşürülmediği gerçeğini büyük bir acıyla hissederek...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap